Tüm iç hukuk yolları tükendi: Mersin'de Atatürk Parkı'nın kaderi artık liman işletmecisinin elinde

Uluslararası Mersin Limanı İşletmecisi, limanın şehrin tek yeşil alanı olan Atatürk Parkı'nda doğru genişlemesine karşı açılan tüm davaları kazandı. İç hukuk yollarının tükendiğini belirten TMMOB, 'karardan vazgeçin' çağrısı yaptı

Tüm iç hukuk yolları tükendi: Mersin'de Atatürk Parkı'nın kaderi artık liman işletmecisinin elinde

Abidin YAĞMUR

MERSİN - 2007 yılında özelleştirilen Mersin Limanını işleten yabancı sermayeli Uluslararası Mersin Limanı İşletmecisi (MIP), liman sahasının, şehrin tek yeşil alanı olan Atatürk Parkı önlerine doğru genişlemesi projesiyle ilgili davaları kazandı. Önünde yasal bir engel kalmayan şirket, liman genişleme projesine başlayacağını 'Mersin İçin Hep Birlikte' adını verdiği bir etkinlikle duyurdu. Gazetecilerin davet edilmediği etkinliğe, şehirdeki hiçbir belediye başkanı da davetli oldukları halde katılmadı.

TEMSİLİ TEMEL ATMA TÖRENİ YAPILDI

Mersin Limanı genişleme projesinin temsili temel atma töreni Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, MIP Yönetim Kurulu Başkanı Flemming Dalgaard, PSA Avrupa, Akdeniz, Amerika Bölge CEO’su ve MIP Yönetim Kurulu Üyesi David Yang, MIP Genel Müdürü Ajay Kumar Singh’in katılımıyla yapıldı.

TÜM İÇ HUKUK YOLLARI KAPANDI

Liman işletmecesinin etkinliği tepkileri de beraberinde getirdi. TMMOB Mersin İl Koordinasyon Kurulu, limanın genişleme projesine karşı açılan davalarda tüm iç hukuk yollarının tükendiğini duyurdu ve liman işletmecesine bir kez daha 'karardan vazgeçin' çağrısında bulundu.

İKİ FARKLI BİLİRKİŞİ İKİ FARKLI RAPOR VERDİ

TMMOB İl Koordinasyon Sekreteri İbrahim Yücesoy, liman genişleme projesine karşı Mersin Büyükşehir Belediyesinin 2020 yılında Mersin İdare Mahkemesinde dava açtığını, TMMOB’un da aynı davaya müdahil olduğu hatırlattı. Yücesou, dava sürecinde görevlendirilen ilk bilirkişi heyetinin, limanın genişlemesinin Atatürk Parkı'na ve şehir trafiğine zarar vereceğini vurguladığını belirtti. Daha sonra davalı MIP tarafından İTÜ Döner Sermaye İşletmeleri Müdürlüğüne parası ödenerek, Konut Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğünce yeni bir bilirkişi raporu hazırlatıldığına dikkat çeken Yücesoy, bu raporda ise liman genişlemesinin Atatürk Parkı'na ve şehre olumsuz etkilerinin görmezden gelindiğini dile getirdi.

DAVALAR REDDEDİLDİ

Mersin İdare Mahkemesi'nin, Adana Bölge İdare Mahkemesi'nin ve Danıştay 6. Dairesi'nin ikinci bilirkişi raporunu dikkate alarak belediyenin ve TMMOB’un açtığı davaları reddettiğine dikkat çeken Yücesoy, "TMMOB Mersin İl Koordinasyon Kurulu olarak 22 Haziran 2020 tarihinden bu tarafa Mersin'e ait olan bir limanın kiracı firması ile girmiş olduğumuz dava süreçleri, maddi bedel ödenerek alınan bilirkişi raporlarıve hızlı bir şekilde verilen üst mahkeme kararları ile bütün yasal yollarımız kapatılmıştır" dedi.

'MERSİN KÖRFEZİ'NİN BİYOÇEŞİTLİLİĞİ ZARAR GÖRECEK'

Mersin Limanı'nın Atatürk Parkı'na doğru genişlemesi projesine karşı çıkmaya, ilgili kurumları uyarmaya devam ettiklerini belirten Yücesoy, şöyle devam etti:

"Söz konusu proje yapıldığı zaman kentin en önemli kamusal yeşil alanı olan Atatürk Parkımızda ses ve görüntü kirliliğinden dolayı insanlar vakit geçiremeyecek. Söz konusu genişleme projesi faaliyete geçtiği zaman Mersin Körfezi'nin belirli bir bölümü doğal habitatını kaybedip biyoçeşitlilik yönüyle önemli değişiklikler ve kayıplar verecektir.

Söz konusu proje yapılmaya başlandığı an hem Atatürk Parkı'ndan hem de limanın kuzeyinde kent girişindeki özel proje alanları limanın baskısına maruz kalacak ve gelecekte bu bölgelerde kentten ayrışıp liman statüsüne girme potansiyeli içerecektir. Kentte imar planlarında yer tespiti yapılan lojistik bölgeler ve depolama alanlarının hiçbir işlevi kalmayacak."

'ŞİRKET SOSYAL AKLANMA ÇABASI İÇİNDE'

Uluslararası Mersin Limanı İşletmecisi (MIP) tarafından düzenlenen etkinliğe ve şirket yetkililerinin 'sosyal sorumluluk projeleri yapacağız' yönündeki açıklamalarına da tepki gösteren Yücesoy, "Belirli sosyal etkinlikler düzenleyerek ya da paydaş kurumlar ile gösterilmeye çalışılan dayanışma görüntüleri ile MIP’nin toplum nezdindeki imajını düzeltmeye yönelik çalışmalar içerisinde olup 'sosyal aklanma' ya da 'yeşil aklanma' stratejileri içerisinde faaliyetler sürdürdüklerinin farkındayız.

MIP’nin oluşturmaya çalıştığı, hiçbir kent ve toplum yararını temel almayan bu tür 'aklanma' çalışmalarına kentlilerin liman genişleme faaliyetlerin olumsuzlukları biliyor olmasına karşı kayıtsız kalmalarını ve eşlik etmelerini hezeyan içerisinde bulduğumuzu ve kınadığımızı kamuoyunun bilgisine sunarak dönüşü olmayan bir yoldan dönülmesini tekrardan yineliyoruz" ifadelerini kullandı.