Fidan'a göre 'Suriye'deki olayları dış müdahaleyle açıklamak' yanlış

Fidan'a göre 'Suriye'deki olayları dış müdahaleyle açıklamak' yanlış
İran Dışişleri Bakanı Arakçi, Suriye'de cihatçı grupların hükümet güçlerine saldırıp Halep'in büyük kısmını ele geçirmesi üzerine önce Şam'ı, sonra Ankara'yı ziyaret etti. Fidan, ortak basın toplantısında cihatçılara değil, Esad yönetimine yüklendi.

Artı Gerçek - Türkiye de dahil çok sayıda ülkenin 'terör örgütü' listesinde bulunan Heyet Tahrir el Şam'ın (El Kaide/El Nusra) başını çektiği cihatçıların Suriye hükümet güçlerine başlattığı saldırının üzerine bölge turuna çıkan İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Şam'ın ardından Ankara'yı ziyaret etti. Arakçi, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'la görüştü. İki bakanın düzenlediği ortak basın toplantısında görüş ayrılıkları su yüzüne çıktı.

FİDAN: DIŞ MÜDAHALE, SURİYE GERÇEKLERİNİ ANLAMAK İSTEMEYENLERİN MAZERETİ

Fidan'ın "Suriye'deki olayları herhangi bir dış müdahaleyle açıklamaya çalışmak bu aşamada yanlış olacaktır. Bu Suriye ile ilgili gerçekleri anlamak istemeyenlerin sığındığı bir sığınaktır, hatadır" sözleri dikkat çekti.

FİDAN, HTŞ SALDIRISININ SEBEBİ OLARAK ESAD YÖNETİMİNİ GÖSTERDİ

"Rejimin siyasi sürece samimi biçimde dahil olmaması bir hataydı" diyen Fidan, Suriye ordusunun İdlib'deki cihatçıların "sızma" girişimi ile gerekçelendirdiği saldırıları için "Son olarak sivillere yönelik kapsamlı saldırılar gerçekleştirmesi, iç savaşı yeniden alevlendirdi" ifadelerini kullandı.

'ŞAM, MEŞRU MUHALEFETLE UZLAŞMALI' DEDİ

"Biz bu konulardaki uyarılarımızı ilgili tüm taraflara defalarca yapmıştık. Son gelişmeler Şam'ın kendi halkıyla ve meşru muhalefetle uzlaşı sağlaması gerektiğini bir kez daha gösteriyor. Türkiye bu yönde gereken tüm katkıyı sağlamaya hazırdır" manzarası çizen Dışişleri Bakanı, şu çıkışları yaptı:

'SEBEP, SORUNLARIN ÇÖZÜLMEMİŞ OLMASI'

"Astana süreci sahadaki sıcak ve yoğun çatışmaların durmasını sağlamıştı. Böylece rejimin muhalefetle siyasi alanda angajmanlarını ilerletilmesini hedeflemişti. Geldiğimiz noktada Suriye’de geniş çaplı çatışmaların tekrar başlamasının nedeni bu ülkenin birbiriyle bağlantılı sorunlarının 13 yılı aşkın süredir çözülmemiş olmasıdır. "

'ASTANA SÜRECİ NE YAPTI, NE YAPMADI?'

"Suriye meselesi, çeşitli boyutlarda evrilen bir mesele. Biz bu 13 yılın muhasebesini yaparak ve önemli sonuçlara ulaşarak yeni dönemde nasıl adımlar atılabilir, hep onun hesabı içerisinde olduk. Suriye'deki iç savaşın geçmişte Astana Süreci ile belirli bir noktada durdurulması ve tarafların statüko içerisinde ateşkes halinde olması, çok önemli bir başarı. Bu başarının hayata geçmesinde Türkiye, Rusya ve İran'ın çok büyük payı var. Suriye rejimi ve muhalefeti, Türkiye, Rusya ve İran tarafından ortaya konulan çerçeveyi büyük ölçüde takip etti."

'ERDOĞAN'IN UZATTIĞI DOST ELİ HAVADA KALDI'

"Fakat geçtiğimiz yıllar içerisinde biz sessizlik sürecinin gerçekten büyük bir siyasi çözüme ulaşmada bir fırsat teşkil etmesini çok istedik. Hep bu yönde çalıştık. İranlı dostlarımızla, Rus dostlarımızla bu konuda çok konuştuk. En son aşamada Cumhurbaşkanımız (Recep Tayyip Erdoğan) dostluk elini en üst düzeyde ulaşarak, bu sorunun diyalogla bir an önce çözülmesi gerektiğinin altını bir kez daha çizdi."

'ASTANA SÜRECİ İLE YÖNETİLECEK BİR DURUM OLMAKTAN ÇIKTI'

"Ötelenmiş sorunlar Astana Süreci ile yönetilecek bir durum olmaktan da çıktı. Özellikle nüfusun yarısının yerinden edilmiş olması, gerek ülke içinde gerek ülke dışına 10 milyondan fazla insanın çıkmış olması. Diğer taraftan terörle ilgili konular, bölgede olan gelişmeler... Bunların hepsi tabii meseleyi daha yönetilmesi güç ve karmaşık hale getirdi."

'HER TÜRLÜ TEHDİDİ BULUNDUĞU YERDE YOK EDECEĞİZ'

Yine de yakın zamanda Astana Süreci'nin hayata geçirileceğinden söz eden Fidan "Türkiye istikrarsızlık ortamından istifade etmeye çalışan terör örgütlerine asla ve asla geçit vermeyecektir. Ulusal güvenliğimize ve halkımıza yönelen her türlü tehdidi bulunduğu yerde yok edeceğiz" diye ekledi.

İRANLI BAKAN: GÖRÜŞ AYRILIKLARI DOĞAL

İran Dışişleri Bakanı Arakçi ise sözlerine, "Kısa süre içerisinde ikinci Türkiye ziyaretim. Bu, iki ülkenin yakın işbirliğini göstermektedir. İki ülkenin ortak menfaatleri ve ortak endişeleri vardır. Tabii ki bazı fikir ayrılıkları da olabilir ki, bu da doğaldır. Bu ziyaret iki ülke arasında bölgesel meseleler ve zorluklara ilişkin yakın istişarelerin yapılmasıyla ilgili" diye başladı.

'SALDIRANLAR ABD-İSRAİL BAĞLANTILI ÖRGÜTLER'

Suriye'deki saldırılardan İsrail'i sorumlu tutan Arakçi "Edindiğimiz bilgiye göre Suriye'deki terör gruplarının Amerika ve Siyonist rejimle yakın ilişkisi ve koordinasyonu bulunmakta. Bu gruplar, dikkati Siyonist rejimin Filistin ve Lübnan'daki suçlarından uzaklaştırmak ve başarısızlıklarını telafi etmek amacıyla Suriye'de güvensizlik ortamı yaratmaya teşvik edilmiştir. Siyonist rejimin bu gerilimin çıkması hususundaki rolünü göz ardı etmek büyük hata olur" diye konuştu.

'BAŞTA KOMŞULAR TÜM BÖLGE ÜLKELERİNİ VURUR'

İran Dışişleri Bakanı, "Suriye'nin kuzeyindeki tekfirci grupların tekrar aktifleşmesi ve özellikle Halep kentine saldırmaları endişe vericidir. Suriye'nin güvenliğini ve istikrarını büyük bir tehlikeye atmıştır. Böyle tehlikeli bir durum, kesinlikle bütün bölge ülkeleri ve başta Suriye'nin komşularını da etkileyecektir" uyarısında bulunarak şu vurguları yaptı:

'TÜRKİYE İLE İSTİŞARE HER ZAMAN BÜYÜK ÖNEME SAHİP'

"Bölgede barış ve istikrarın korunması için Suriye'deki barış ve istikrarın korunması lazım. Suriye ile ilgili bölgedeki istişareler büyük önem arz ediyor. Bu minvalde Türkiye ile istişare de her zaman büyük öneme sahip. Suriye'deki gerilimi azaltma konusunda istişare çok önemli."

'DIŞİŞLERİ BAKANLARI DÜZEYİNDE ASTANA TOPLANTISI KARARLAŞTIRDIK'

"Astana sürecinin kazanımlarının korunmasında fikir birliğini sağladık. Bir sonraki Astana toplantısını da dışişleri bakanları düzeyinde bir an önce düzenlemeyi kararlaştırdık. Biz bu süreci destekliyoruz. Bu sürecin tıkanmasını engellememiz lazım."

'SURİYELİ MÜLTECİLERİN ÜLKELERİNE GERİ DÖNÜŞ YOLUNU ELE ALDIK'

"Fidan'la Suriye'de istikrarın sağlanması ve Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönüş yolunu da ele aldık. İstişarelerimiz net, dostane ve yapıcıydı. Suriye'nin barış ve istikrara doğru ilerlemesi konusunda mutabıkız. Toprak bütünlüğü ve egemenliğinin korunması gerekiyor. Suriye'de iyi bir yönetim için de gereken tedbirlerin alınması gerekiyor. Bazı konularda görüş ayrılığımız olsa da daha yakın istişare ve diyalog konusunda karar aldık. Bölgenin istikrarı doğrultusunda işbirliği yapacağız." (HABER MERKEZİ)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar