Foza Yusuf: Türkiye’yi IŞİD’den biz koruduk

HABER MERKEZİ - ABD’nin YPG’ye ağır silahlar verilmesi yönünde karar alması Suriyeli siyasetçilerin de gündeminde.

Türkiye’nin bölgeye dönük politikası açısından sonuçları merak edilen kararı, Kuzey Suriye Federal Yönetimi Eş Başkanı Foza Yusuf değerlendirdi.

Amerika’nın Sesi Radyosu Kürtçe Servisi’nden Mutlu Çiviroğlu’nun soruların yanıtlayan Foza Yusuf, karara olumsuz tepki veren Türkiye’ye ilişkin çarpıcı ifadeler kullandı. "Türkiye’nin Kürtlere karşı yürüttüğü düşmanlık projesini yorumlamakta gerçekten zorlanıyoruz" diyen Yusuf, "Kürtler, hiçbir zaman Türkiye’ye tehdit olmadılar. Hatta aksine, Türkiye sınırlarını IŞİD’den, diğer terörist gruplardan korudular. Yoksa şu an Türkiye, belki Suriye’ye dönüşmüştü" dedi.

"KÜRTLERE SİLAH VERİLMESİ KARARI ÖNEMLİDİR"

Yusuf, ABD Başkanı’nın YPG’ye silah verilmesi kararını onamasını olumlu bulduklarını belirterek başladığı konuşmasında karara ilişkin şunları söyledi:

"IŞİD’e karşı mücadelede ki YPG ve YPJ, ayrıca Demokratik Suriye Güçleri (QSD) IŞİD’e ve diğer Selefi gruplara karşı amansız bir mücadele veriyor, bu karar önemli bir etki yaratır. Uluslararası Koalisyon Güçleri ile IŞİD’e karşı mücadele eden bu güçler arasındaki işbirliği, beraberinde büyük başarıları da getirdi. Bu kararı da başarılı işbirliğinin bir sonucu olarak görebiliriz. Bu nedenle olumlu ve bir o kadar da önemli bir karardır. Bu adım, Rakka’ya dönük hamle açısından da önemli kazanımları beraberinde getirecektir; aynı zamanda siyasi açıdan da Suriye krizinin başından bu yana özellikle bizim alanımızda yaşanan sıkıntıların giderilmesine de ciddi katkılar sunacaktır."

"IŞİD'E KARŞI MÜCADELEDE TEMEL GÜÇ KÜRTLERDİR"

Kürtlerin Suriye’de cihadçı Selefist gruplara karşı yürüttüğü etkin mücadelenin ve bu mücadelenin diğer kesimler üzerindeki etkisini de değerlendiren Foza Yusuf, kararın alınmasında bu durumun etkisinin olduğunu da savunuyor:

"Hepimiz biliyoruz ki IŞİD’e karşı mücadelede başat güç, daha doğru deyimle halkı teröristlere karşı koruyan, bölgenin güvenliğini etkin bir biçimde sağlayan temel güç, YPG ve YPJ’dir. Ne yazık ki uluslararası güçlerin çıkarları, Türkiye’nin baskıları nedeniyle YPG’nin etkileri, bölgeye yönelik yaklaşımları görülmüyordu, görünmek istenmiyordu. ABD Başkanı’nın onayıyla yaşama geçen son kararın bu açıdan da önemi var. Çünkü Kürtler bölgenin başat güçlerindendir, Kürtlerle ilişkilerin de Suriye’nin değişiminde stratejik önemi vardır. Bu, Kürtlerin daha ciddiye alınmasını gerektiren önemli bir durumdur. Bu nedenle Kürtlerle ittifak kurulması ve desteklenmesi gerekir. Bu kararın böyle bir mesajı da var."

"TÜRKİYE BUGÜN İYİ BİR NOKTADA OLABİLİRDİ"

Foza Yusuf, Türkiye’nin karara yönelik tepkileri ile Türkiye’nin Kürtlerle ilişkisini şu sözlerle değerlendirdi:

"Türkiye eğer geçtiğimiz dönemde Kürtlerle demokratik bir ittifak geliştirmiş olsaydı, inanıyorum ki şimdi Türkiye’nin durumu da olumlu bir noktada olurdu. Böylesi bir demokratik işbirliği gelişmiş olsaydı Türkiye hem Ortadoğu’da, hem de uluslararası tüm ilişkilerinde çok daha iyi bir durumda olabilirdi. Kürtlere düşmanlık Türkiye’ye hiçbirşey kazandırmaz. Amerika bu anlamda doğru bir siyaset yürüyor. Çünkü bölgede demokratik siyaseti yürüten temel güç Kürtlerdir. Suriye’nin geleceğine ilişkin demokratik proje üretenler de Kürtlerdir. Diğer güçler ne siyasi, ne askeri, ne de geleceğe ilişkin projeler üretme noktasında Kürtlerle aynı noktada değiller. Diğer güçler çok dağınıktı ve kimseye umut vermiyordu. Kürtlerin bu tablosu diğer dağınık olan Türkmen ve Arapları, diğer halkların önemli bir kısmını da demokratik değişim projelerinde bir araya getirdi. Türkiye açısından bir kez daha şunu söyleyebilirim. Başından beri Türkiye’nin Kürtlere karşı yürüttüğü düşmanlık projesini yorumlamakta gerçekten zorlanıyoruz. Kürtler, hiçbir zaman Türkiye’ye tehdit olmadılar. Hatta aksine, Türkiye sınırlarını IŞİD’den, diğer terörist gruplardan korudular. Yoksa şu an Türkiye, belki Suriye’ye dönüşmüştü. Kürtler, Türkiye’ye düşmanlık yapmadılar. Kürtler, demokratik değerlerle içiçe bir yaşamda, haklarını, özgürlüklerini talep ediyorlar. Bu da Türkiye’ye hiçbir zarar vermez."