Fransa'da polis tarafından öldürülen 17 yaşındaki Nael kimdi?

Fransa'da polis tarafından öldürülen 17 yaşındaki Nael kimdi?
17 yaşındaki Nael M.’nin öldürülmesi, Fransa'nın dört bir yanındaki şehirlerin yanı sıra büyüdüğü Paris'in batısındaki Nanterre banliyösünde de isyana yol açtı. Peki Nael M. nasıl biriydi?

Artı Gerçek - Nael M. tek çocuktu ve annesi tarafından Mounia tarafından büyütülmüştü. Paket servis şoförü olarak çalışıyordu ve ragbi liginde oynuyordu. Eğitim süreci “kaotik” olarak tanımlandı. Elektrikçi olmak için eğitim almak üzere yaşadığı yerden çok da uzak olmayan Suresnes'deki bir üniversiteye kaydolmuştu.

SABIKA KAYDI YOKTU

BBC Türkçe'nin aktardığı habere göre, Cezayir asıllı Nael'i tanıyanlar, annesi Mounia ile birlikte yaşadığı Nanterre'de çok sevildiğini ve muhtemelen babasını hiç tanımadığını söyledi. Üniversiteye devamsızlığı çoktu. Sabıka kaydı yoktu ama polis tarafından biliniyordu. Olay günü işe gitmeden önce annesine "Seni seviyorum anne" diyerek, kocaman bir öpücük vermişti. Salı günü sabah saat 09:00’dan kısa bir süre sonra, polisin trafik kontrolü sırasında bir Mercedes arabanın direksiyonunda göğsünden yakın mesafeden vurularak öldürüldü.

Nael, son üç yılını Pirates of Nanterre (Nanterre’nin Korsanları) Ragbi Kulübü’nde oynayarak geçirmişti. Ovale Citoyen adlı bir dernek tarafından yürütülen, okulda zorluk çeken gençler için bir entegrasyon programının parçasıydı. Program, yoksunluk çeken bölgelerdeki insanları staja sokmayı amaçlıyordu ve Nael elektrikçi olmayı öğreniyordu.

Ovale Citoyen Başkanı Jeff Puech, yerel olarak onu en iyi tanıyan yetişkinlerden biriydi. Onu daha birkaç gün önce görmüştü, ondan “ragbi ile geçinmeye çalışan bir çocuk" olarak söz etti. Le Parisien'e konuşan Puech, "Uyuşturucu satan veya suç işlemekten zevk alan bir çocuk değildi, sosyal ve profesyonel olarak topluma uyum sağlama iradesine sahip biriydi" dedi. Gençle ilgili olarak sosyal medyada girişilen karakter suikastından çok uzak bir portre çizdi, “örnek tavırları” nedeniyle genci övdü. Pablo Picasso binasına taşınmadan önce Nanterre'nin Vieux-Pont kesiminde annesiyle yaşarken Nael'i tanımıştı.

'ASLA ŞİDDETE BAŞVURMADI'

Ölümünden kısa bir süre sonra, bir ambulans görevlisi olan Marouane bir polis memuruna çocuğu küçük kardeşi gibi tanıdığını söyledi. Onun nazik, yardımsever bir çocuk olarak büyüdüğünü görmüştü. Gazetecilere verdiği demeçte, "Asla kimseye elini kaldırmadı ve asla şiddete başvurmadı" diyordu.

Annesi, polis memurunun oğluna baktığında "Arap’a benzeyen, küçük bir çocuk gördüğüne ve canına kıymak istediğine" inanıyor. France 5 TV'ye yaptığı açıklamada, polis teşkilatını değil, ateş eden memuru suçladığını söyledi: "Polis olan arkadaşlarım var - tüm kalpleriyle benim yanımdalar" dedi. "Şimdi ne yapacağım?" diye soruyor annesi. "Her şeyimi ona adadım" diyor. "Sadece bir çocuğum var, 10 çocuğum yok. O benim hayatımdı, en iyi arkadaşımdı." Anneannesi ondan "nazik, iyi bir çocuk" olarak söz etti. Sosyalist Parti lideri Olivier Faure, "Durmayı reddetmek size öldürme yetkisi vermez. Cumhuriyet’in bütün çocukları adalete erişim hakkına sahiptir" ifadelerini kullandı.

EHLİYET ALMAK İÇİN ÇOK GENÇTİ

Nael, 2021'den bu yana durma emrine uymayı reddettiği için beş polis kontrolüne tabi tutulmuştu. Polis tarafından durdurulduğunda, Polonya plakalı ve iki yolcu taşıyan bir arabadaydı. 17 yaşındaydı, yani ehliyet almak için çok gençti. Geçen hafta sonu, polisin emrine uymayı reddettiği için gözaltına alındığı ve Eylül ayında çocuk mahkemesine çıkarılacağı bildirildi. Son zamanlarda başını belaya soktuğunda bunların çoğu arabalarla ilgiliydi. Ölümünün yol açtığı isyanlar, Fransa'daki pek çok kişi için 2005 yılında iki gencin, Zyed Benna ve Bouna Traoré'nin, bir futbol maçından sonra Clichy-sous-Bois banliyösünde polisten kaçarken Paris'te bir elektrik trafosuna çarparak elektrik akımına kapıldığı olayları hatırlatıyor. (KAYNAK)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar