İran'da Jîna Mahsa Amini protestoları sonrası ilk seçim: Muhafazakar tonlar arasında tercih yapmaya kaç kişi katılacak?

İran'da Jîna Mahsa Amini protestoları sonrası ilk seçim: Muhafazakar tonlar arasında tercih yapmaya kaç kişi katılacak?
İran'da bugün düzenlenen parlamento seçimleri ile Uzmanlar Meclisi seçimlerinde Batı medyasına göre boykot havası hakimdi. 2020 seçimlerindeki yüzde 42.5'e kıyasla nasıl bir katılım olacağı merak konusu.

Artı Gerçek - İsrail'in Gazze Savaşı etrafındaki misilleme sarmalının gölgesinde bugün İran'da parlamento seçimleri ile Uzmanlar Meclisi seçimleri düzenlendi. İranlılar, ekonomik sıkıntılar ve siyasi-toplumsal özgürlüklere yönelik kısıtlamalar eşliğinde sandığa çağrıldı.

HAMANEY: DÜŞMANLARIMIZI HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATIN

Oy vermeyi "dini görev" olarak nitelendiren dini lider Ayetullah Ali Hamaney, İran'da oyunu kullanan ilk kişi oldu. Hamaney, devlet televizyonuna, "Mümkün olan en kısa sürede oy verin... Bugün hem İran'ın dostlarının hem İran'a beddua edenlerin gözleri seçim sonuçlarında. Dostlarınızı mutlu edin, düşmanlarınızı hayal kırıklığına uğratın" dedi.

ELENDİKTEN SONRA 15 BİNDEN FAZLA ADAY KALDI

Dini yönetim modelinin meşruiyeti için yeni bir sınav niteliğindeki seçimlerde, 20 yılı aşkın süredir muhafazakarların hakimiyetindeki parlamentonun 290 sandalyesi için 15 binden fazla aday yarıştı. Ancak öncesinde 12 din adamından oluşan, başkanı 97 yaşında olan aşırı muhafazakar Anayasa Koruma Konseyi, aday adayları arasında eleme yaptı. Dolayısıyla çoğu hapiste ya da siyasi yasaklı olan reformcu siyasilerin "özgür ve adil değil" diye eleştirdiği seçim yarışı, İslam devrimi ideallerine bağlılık ilan eden aşırı muhafazakarlar ile muhafazakarlar arasında geçti.

2020'DEKİ DÜŞÜK KATILIM REKORU KIRILACAK MI?

Seçimler, Kürt kadın Jîna Mahsa Amini'nin Eylül 2022'de başı açık olduğu gerekçesiyle "ahlak polisi" tarafından gözaltına alındıktan sonra ölmesinin tetiklediği protestoların 1979 İslam Devrimi sonrasının en önemli siyasi çalkantılarından birine dönüşmesinden beri kamuoyu nabzının ilk kez yoklanması açısından önemli.

Dini lider etrafında yapılanan yönetimin, Jîna Mahsa Amini protestolarıyla zarar gören meşruiyetini onarmak için yüksek katılıma ihtiyacı var. Ancak resmi anketler, İranlıların yalnızca yüzde 41'inin oy vereceğini gösteriyor. 2016 parlamento seçimlerine yüzde 62 katılımdan sonra 2020 parlamento seçimlerinde katılım yüzde 42.5'e düşmüştü. Bu, 1979 İran Devrimi sonrası katılımın en düşük kaldığı seçim olarak kayda geçmişti.

SEÇİM BOYKOTU ÇAĞRILARI

İranlı aktivistler ve muhalifler, yüksek katılımın İslam Cumhuriyeti'ni meşrulaştıracağını öne sürerek sosyal medyada #VOTENoVote (Oy verme) ve #ElectionCircus (Seçim Sirki) etiketlerini devreye soktu. Hapisteki Nobel Barış Ödüllü kadın hakları savunucusu Nergis Muhammadi, seçimi "danışıklı dövüş" diye niteledi.

Reuters'e konuşan 22 yaşındaki İsfahanlı üniversite öğrencisi Mehran, "rejim değişikliği istediğini" belirtti. Mehran "Oy vermemeye karar verdim, çünkü bu sadece İslam Cumhuriyeti'nin nüfuzunu güçlendirmeye hizmet edecek" diyerek ekledi: "Özgür yaşamak istiyorum."

ARD: SEÇİM DEĞİL, KAR YÜZÜNDEN TRAFİK KAOSU GÜNDEM

Alman kanalı ARD'nin muhabiri Katharina Willinger, şu izlenimi aktardı:

"Nüfusun büyük kısmı seçimi boykot etmek istiyor. Baskı ve kötü ekonomik durumdan kaynaklanan öfke ve hayal kırıklığı toplumun geneline yayılıyor. İran'ın başkentinde bugünlerde bir seçim kampanyası atmosferine dair neredeyse hiçbir işaret yok. Daha ziyade yoğun kar yağışının günlerdir trafikte kaos yaratmasından söz ediliyor. Tahran'daki İnkilap Meydanı'nda çoğu insan seçim posterlerine bakmadan geçip gidiyor. Seçimler sorulduğunda birçoğu bıkkınlıkla gözlerini devirip kesinlikle oy vermek istemediklerini açıkça belirtiyorlar."

Ancak çoğunun televizyon kamerası önünde bunun nedenlerini konuşmaya cesaret edemediği belirtilerek bir erkeğin "Size fikrimi söylersem yarın büyük sorunlar yaşarım" dediği aktarıldı.

İRANLI GAZETECİ: ADAYLARIN HEPSİ AYNI TAKIMDA

İran'da zaman zaman eleştiri yapmaya cesaret eden son medya kuruluşlarından biri olan İtimad gazetesinin yazarı Abbas Abdi, rekabetin olmadığı yerde seçmenin de olmadığını söyledi. Abdi, "Bizim siyasetimizde kupa yok. Kupa yok, rekabet yok. Aslında aynı takımda olan adaylar birbirleriyle yarışıyor gibi görünüyor. Parlamentoya girdiklerinde aslında ne yapmak istediklerine dair onlardan bugüne kadar tek kelime duymadım" diye konuştu.

EKONOMİK KRİZ CABASI

Jîna Mahsa Amini protestolarının şiddetle bastırılması, takip eden idam furyasının acısı, henüz rejim karşıtları ve reformcuların hafızalarında çok taze. Ekonomik zorluklar da cabası. Analistlere göre, çoğu İranlı, molla yönetiminin, İran'ın nükleer anlaşmasını yeniden canlandıramama, kötü yönetim ve yolsuzlukla yeni ABD yaptırımlarının karışımının neden olduğu ekonomik krizi çözebilecek kapasitede olduğuna inanmıyor.

UZMANLAR MECLİSİ'NİN ÖNEMİ

ABD ve İsrail 'e atıfla "ülkenin düşmanlarının" İranlı seçmenler arasında umutsuzluk yaratmaya çalıştığını söyleyen 84 yaşındaki Hamaney'in halefini belirleme görevine sahip etkili bir organ olan 88 sandalyeli Uzmanlar Meclisi de bu seçimle yenileniyor.

ESKİ CUMHURBAŞKANI RUHANİ ELEMEYE TAKILDI

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Uzmanlar Meclisi üyeliği için Güney Horasan eyaletinden aday olurken, 8 yıl cumhurbaşkanlığı yapan selefi Hasan Ruhani'nin adaylık başvurusu kabul edilmedi. Ruhani'nin reddedilme gerekçesini sorduğu 3 dilekçesi, Koruyucular Konseyi tarafından cevapsız bırakıldı. (Reuters, Tagesschau, AA, Dış Haberler)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar