Bağımsızlık krizi: İskoçya Başbakanı Sturgeon istifa etti

Bağımsızlık krizi: İskoçya Başbakanı Sturgeon istifa etti
İskoçya Başbakanı Sturgeon'un istifa edeceğini açıkladı. Yeni bağımsızlık referandumu konusunda İngiltere ile uzlaşamayan Sturgeon 8 senedir bu görevdeydi. Sturgeon konuşmasında bunu sağlamak için partisinin "yeni bir yüze ihtiyacı" olduğunu vurguladı.

Artı Gerçek - İskoçya Başbakanı Nicola Sturgeon sekiz yıllık görevinin ardından istifa edeceğini açıkladı. İskoçya Ulusal Partisi (SNP) lideri Sturgeon başkent Edinburgh'da yaptığı basın toplantısıyla istifa kararını açıkladı.

İskoçya'nın en uzun süre görev yapan başbakanı unvanını taşıyan Sturgeon konuşmasında partisi ve ülke üzerindeki hakimiyetinin bağımsız bir İskoçya mücadelesinde bir zamanlar sahip olduğu gibi olmadığını söyledi.

'BAĞIMSIZLIĞA DESTEĞİ BÜYÜTMEK İÇİN İSKOÇ SİYASETİNDEKİ BÖLÜNMEYİ AŞMALIYIZ'

2014'ten beri bu görevi yürüten 52 yaşındaki Sturgeon SNP liderliğinden ayrılacağını, partinin ülkedeki siyasi bölünmüşlüğü giderecek yeni bir yüze ihtiyacı olduğunu, mücadeleye liderlik etmekten yorulduğunu ve kendisinin "ayrıştırıcı" bir figür haline geldiğini söyledi. Ancak Sturgeon bir sonraki parti lideri ve başbakan seçilene kadar görevine devam edecek.

Konuşmasında göreve geldiği ilk andan itibaren zamanı geldiğinde bu görevi başkasına devretmesi gerektiğini hissettiğini belirten Sturgeon, “Zihnen ve kalben bu zamanın geldiğini biliyorum. Bu benim, partim ve ülkem için en doğru olanı. Bu yüzden bugün Başbakanlık ve parti liderliğinden ayrılma niyetimi ilan ediyorum" ifadelerini kullandı.

Sturgeon İskoçya'da bağımsızlık için çoğunluk desteği olduğuna inansa da, SNP'nin bu desteği "sağlamlaştırması ve büyütmesi gerektiğini" söyleyerek "Bunu başarmak için, İskoç siyasetindeki bölünmeyi aşmalıyız. Ve şimdi benim yargım, yeni bir liderin bunu daha iyi yapabileceği yönünde. Her zaman, hiçbir bireyin herhangi bir sistemde çok uzun süre baskın olmaması gerektiğine inandım" ifadelerini kullandı.

Parti Genel Sekreteri'ne, yeni başkanın seçilmesi talimatı verdiğini aktaran Sturgeon, istifasına, hükümetinin karşı karşıya olduğu eleştirilerin sebep olmadığını vurguladı. "Bu karar, daha derinden ve daha uzun sürede yapılan değerlendirmeyle alındı" diyen Sturgeon, devam etmenin kendisi, partisi ve ülkesi için doğru bir karar olmadığına kanaat getirdiğini dile getirdi. Sturgeon, görevi yürütecek enerjiyi kendisinde göremediğini belirtti..

Sturgeon, gelecek ay yapılacak parti konferansında lideri olarak SNP'nin kararında etkili olabileceğine işaret ederek partinin bu konuda karar alırken özgür olduğunu ifade etti.

ÜÇ İSİM ÖNE ÇIKIYOR

Bir sonraki parti lideri ve başbakan seçilene kadar görevini sürdürecek Sturgeon'un yerini alacak adayların arasında üç isim öne çıkıyor.Bunların başında, Sturgeon göreve geldiği günden bu yana Başbakan Yardımcılığı görevini yürüten John Swinney geliyor. Diğer bir aday, Sağlık ve Sosyal Hizmet Bakanı Humza Yousaf olarak biliniyor. Bu göreve 2021'de gelen Yousaf, 2011'de 26 yaşındayken İskoçya Parlamentosunda "en genç seçilen milletvekili" olmuştu. Sturgeon'un yerini alması muhtemel adaylardan bir diğeri de İskoçya Maliye ve Ekonomi Bakanı Kate Forbes.

İNGİLTERE YÜKSEK MAHKEMESİ İKİNCİ REFERANDUM İÇİN 'ONAY ŞART' DEMİŞTİ

Sturgeon görevi 2014'te yapılan bağımsızlık referandumunun ardından selefi Alex Salmond'dan almıştı. Sturgeon'ın partisi SNP, 2014'te yapılan referandumda İskoçlar yüzde 45'e karşı yüzde 55'le bağımsızlığı reddetmiş olsalar da Brexit'in (İngiltere'nin AB'den çıkması) durumu değiştirdiğini ve yeni bir referanduma ihtiyaç olduğunu savunuyordu. Brexit referandumunda İngilizlerin aksine yüzde 62 karşı oy kullanan İskoçlar, istemedikleri halde AB'den çıkarıldıklarını belirtiyor. Ancak yeni bir bağımsızlık referandumu düzenlemek için İngiliz yargısından izin çıkmamıştı.

Sturgeon geçen kasım ayında Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi'nin İskoç hükümetinin İngiliz parlamentosunun onayı olmadan ikinci bir referandum düzenleyemeyeceği yönünde karar verdiğinde büyük bir siyasi darbe almıştı. Sturgeon ise Londra hükümetine izin konusunda baskıyı artırmak için bir sonraki Britanya genel seçimini fiili bir referanduma dönüştüreceğini söyleyerek yanıt vermişti. Yüksek Mahkeme kararının ardından bağımsızlığa destek yüzde 50'nin üzerine çıksa da son aylarda bu oran son gerilemişti. (DIŞ HABERLER)

Öne Çıkanlar