Trump-Şara görüşmesi... Barrack: 3'lü toplantıda SDG'nin entegrasyonunu görüştük

Artı Gerçek - ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Suriye geçiş hükümetinin Cumhurbaşkanı Ahmed El Şara'nın bu hafta başında Beyaz Saray'a yaptığı ziyarete ilişkin açıklama yaptı.

Barrack, X hesabından yaptığı, "Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'nın Beyaz Saray'a tarihi ziyareti" başlıklı paylaşımda, 'bu haftanın Ortadoğu'da bir dönüm noktası' olduğunu kaydetti.

Barrack görüşmede, Hakan Fidan ve Suriye Dışişleri Bakanı Hasan Esad Şeybani ile yapılan üçlü toplantıda Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) yeni Suriye ekonomi, savunma ve sivil yapısına entegrasyonunu görüştüklerini belirtti.

'BİR DÖNÜM NOKTASI'

Barrack'ın açıklamasının tamamı şöyle:

"Bu hafta, Ortadoğu'nun modern tarihinde ve Suriye'nin izolasyonundan ortaklığa doğru kayda değer dönüşümünde belirleyici bir dönüm noktasıdır. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'ya Beyaz Saray'da eşlik etme şerefine nail oldum. Cumhurbaşkanı, Suriye'nin 1946'da bağımsızlığını kazanmasından bu yana Beyaz Saray'ı ziyaret eden ilk Suriye devlet başkanı oldu.

'SURİYE'YE FIRSAT VERMENİN ZAMANI GELMİŞTİR'

Başkan Trump, 13 Mayıs'ta Suriye'ye bir şans vermek için tüm ABD yaptırımlarının kaldıracağını ilan etti. Bu hafta yapılan içten ve kapsamlı görüşmede, Başkan Donald J. Trump ve Cumhurbaşkanı Şara, ortak bir inancı yeniden teyit ettiler: Artık uzaklaşma dönemini sona erdirip etkileşimi başlatmanın ve Suriye'ye ve halkına gerçek bir yenilenme fırsatı vermenin zamanı gelmiştir.

'ŞARA'NIN IŞİD İLE MÜCADELE TAAHÜDÜNE TANIK OLDUK'

Ben, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Bakan Marco Rubio, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Özel Temsilci Steve Witkoff, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Beyaz Saray Genel Sekreteri Susie Wiles ile birlikte Oval Ofis'te Cumhurbaşkanı Şara'nın Başkan Trump'a IŞİD ile Mücadele Küresel Koalisyonu'na katılma taahhüdüne tanık olduk. Bu koalisyon, Suriye'nin terör kaynağı olmaktan terörle mücadele ortağına dönüşümünü simgeleyen tarihi bir çerçeve olup, yeniden inşa, işbirliği ve tüm bölgenin istikrarına katkı sağlama taahhüdünü temsil etmektedir. Şam artık IŞİD, IRGC (İslam Devrimi Muhafızları Ordusu), Hamas, Hizbullah ve diğer terörist şebekelerin kalıntılarıyla mücadele ve bunları ortadan kaldırma konusunda bize aktif olarak yardımcı olacak ve barışı sağlamak için küresel çabalara kararlı bir ortak olarak yer alacaktır.

SDG'NİN EKONOMİ, SAVUNMA VE SİVİL YAPIYA ENTEGRASYONU

ABD-Türkiye-Suriye çerçevesinin bir sonraki aşamasını belirleyen, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Suriye Dışişleri Bakanı Hasan Esad Şeybani ile yaptığımız üçlü toplantıda Suriye Demokratik Güçleri'ni (SDG) yeni Suriye ekonomi, savunma ve sivil yapısına entegre etmeyi, Türkiye-Suriye-İsrail ilişkilerini yeniden tanımlamayı ve İsrail-Hamas ateşkesinin temelini oluşturan uyumu ilerletmeyi, ayrıca çeşitli Lübnan sınır sorunlarını haritalandırdık. Türkiye'nin yorulmak bilmeyen rolü özel bir takdir hak ediyor. Bu, bir zamanlar duvarların olduğu yerde köprüler kuran sessiz ve kararlı diplomasinin bir kanıtıdır. Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye'nin, tüm bölge ve tüm kabile, din ve kültür grupları için Suriye ulus devletinin yeniden dirilişini destekleyen genişletilmiş ittifakı, sihirli bir iksir olmuştur.

'ESKİ DÜŞMANLARIN TUTKULU MÜTTEFİKLER HALİNE GELMESİNE BU BÖLGE YABANCI DEĞİL'

Ortadoğu, doğası gereği yaşayan bir mozaiktir. Sayısız kültür, inanç, kabile ve gelenekten oluşan bir bölge. Suriye, bu mozaik içinde bir mozaik olarak duruyor; yüzyıllardır farklı halklar ve dinlerin aynı toprağı paylaştığı, aynı fırtınaları yaşadığı ve şimdi aynı barışı aradığı bir ülkedir. Bu katmanların hassas etkileşimi, bölgenin yenilenmesinin hem zorluğunu hem de umudunu barındırmaktadır.

Başkan Trump'ın liderliği, 'önce güvenlik, sonra refah' ilkesine dayanan bir yeniden yapılanma oluşturmaktadır. Bu yapılanma, geçmişin karanlıkları ve dehşetiyle değil, yeni ve yeniden tanımlanmış bir geleceğin vaatleri ve umutlarıyla şekillenen bir geleceği tanımlıyor. Eski düşmanların tutkulu müttefikler haline gelmesine ne tarih ne de bu bölge yabancı. Yeni ve olağanüstü olan şey, bunun Batı'nın emir ve talimatlarıyla değil, bölge ülkeleri tarafından gerçekleştiriliyor olmasıdır. Bu yol kolay olmayacaktır. Entegrasyon bir süreçtir, bir olay değildir ve bir kişinin vizyonu artık birçok kişi tarafından paylaşılmakta ve gerçeğe dönüşme potansiyelini taşımakta. Bu, yapı taşlarını bir arada tutan harç görevi gören tüm ülkelerin ekiplerinin başarısıdır.

'SONRAKİ ADIM SEZAR YASASI'NIN TAMAMEN YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMASI'

Suriye'ye gerçekten 'bir şans vermek' için atılacak sonraki adım, Sezar Yasası'nın tamamen yürürlükten kaldırılmasıdır. Kongre'yi bu tarihi adımı atmaya çağırıyor ve teşvik ediyoruz. Uzun bir yol kat ettik ancak şimdi yeni Suriye hükümetine ekonomik motorunu yeniden çalıştırma ve Suriye halkı ile komşu ülkelerin sadece hayatta kalmasını değil, aynı zamanda gelişmesini de sağlama gücü vermek için güçlü bir son hamleye ihtiyacımız var. Bu, unutulmaz bir haftaydı." (DIŞ HABERLER)