Muhammed Cemil Halil: Afrin'de savaş suçu işleniyor
Gamze KAFAR
ARTI GERÇEK - Türkiye'nin, BM Güvenlik Konseyi'nin 24 Şubat'ta aldığı ve tüm Suriye için geçerli olan ateşkes kararına uymamasının başlı başına bir sorun teşkil ettiğine işaret eden Avukat Muhammed Cemil Halil, işlenen savaş suçlarının raporlaştırılmasıyla ilgili yaptıkları çalışmalarla ilgili olarak, "Biz İnsan Hakları Topluluğu olarak, avukatlar ve hukukçuların da katılımıyla, 922 savaş suçu durumunu raporlaştırdık. Bu raporu İnsan Hakları Mahkemesi'ne de sunacağız" dedi.
'SİVİLLER HEDEFLENİYOR'
Afrin harekatından kaynaklı bölgede yaşanan olaylara değinen İnsan Hakları Topluluğu Eşbaşkanı Avukat Muhammed Cemil Halil, "Türkiye'nin Halep'e bağlı bir bölge olan Afrin'e yönelik başlattığı harekat, uluslararası kanunların ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün çiğnenmesidir. Türkiye bu şekilde BM İnsan Hakları Beyannamesi'ni de çiğnemektedir. Çünkü kendi sınırlarını aşıyor.Türk Ordusunun Afrin şehir merkezine yönelik gerçekleştirdiği bombardımanlarda savaş suçu işliyor. Cindires, Raco, Şiye, Bülbüle gibi yerler bombardımana tutuluyor. Bu bombardımanlarla siviller doğrudan hedef oluyor. Çok sayıda sivil insan yaşamını kaybetti ve yaralandı" diye konuştu.
'DEMOGRAFİK YAPI DEĞİŞTİRİLMEK İSTENİYOR'
20 Ocak'tan bu yana devam eden operasyonda çok sayıda tarihi yerin de hedef alındığına işaret eden Av. Muhammed Cemil Halil, "Türk Devleti şimdiye kadar Ain Dara, Kele Huri, Elbiske, Şereva gibi çok sayıda tarihi yeri de hedef aldı. Su yerleri ve fırınlar gibi insanların temel ihtiyaçlarını karşıladıkları mekanlar da hedef alınıyor. TSK şimdiye kadar 45'e yakın okulun yıkılmasına sebep oldu. Bu top atışlarının esas amacı, sivil halkın köylerden göç etmesiyle birlikte, Türkiye'nin Afrin topraklarını işgal etmesidir. Bunun yanı sıra Türkiye'nin bir diğer amacı ise; sivil halkın bölgeden çıkarılıp, Suriyeli göçmenlerin bölgeye yerleştirilmesiyle sağlanacak bir demografik değişimdir" dedi.
'İNSAN HAKLARI ÇİĞNENİYOR'
Uluslararası hukuğun çiğnenmesiyle birlikte süregelen operasyonda savaş suçu işlendiğini söyleyen Av. Muhammed Cemil Halil, "Burada insan hakları çiğneniyor. Bu durum ne yasalarda, ne anlaşmalarda karşılığını bulmamakla birlikte, 1949'da imzalanan Cenevre Sözleşmesi'nin 147. maddesine göre de aykırı bir durum arz ediyor. Aynı zamanda TSK'nin sivil yerleşim yerlerine yönelik gerçekleştirdiği saldırılar sonucu 200 aşkın kişi yaşamını yitirirken 622 kişi de yaralandı. Türkiye, 2401 sayılı BM Güvenlik Konseyi'nin 24 Şubatta aldığı savaşın durdurulması kararına da hiçbir şekilde saygı duymadı. Hem devlet hem de ordu olarak hiçbir insani, ahlaki ve hukuksal kararları ciddiye almıyor. Bundan kaynaklı olarak büyük bir savaş suçu işleniyor" ifadelerinde kullandı.
'ARAŞTIRMA KOMİTELERİ ACİLEN BÖLGEYE GELMELİ'
Afrin İnsan Hakları Topluluğu olarak operasyondan bu yana yaşanan olaylarla ilgili incelemeler yaptıklarını söyleyen Av. Muhammed Cemi Halil, "Biz İnsan Hakları Topluluğu olarak, avukatlar ve hukukçuların da katılımıyla, 922 savaş suçu durumunu raporlaştırdık. Bu raporu İnsan Hakları Mahkemesi'ne de sunacağız. Bunun dışında Türkiye'nin işlediği savaş suçları ile ilgili 13 hazır raporumuz var. Bu raporlar için en yakın zamanda uluslararası mahkemeye başvuracağız. Savaşın acilen durdurulması için başlattığımız imza kampanyası 90.000'i geçti. Burada bir soykırım yaşanıyor. Ezidi ve Alevilerin köyleri soykırımla yüz yüzeler. Türk Ordusu insanlığa karşı savaşıyor. Araştırma komitelerinin Afrin'e gelip hazır bulunmaları gerekli. Afrin'de savaş suçu işleniyor. İnsanlığa karşı yapılan bu savaşta soykırımın önüne geçilmeli. Uluslararası anlamda Türkiye'nin tüm yasaları çiğnmesine rağmen büyük bir sessizlik var. İnsan Hakları Topluluğu olarak, Suriye halklarının, Kürt halkının meşru müdafaa hakkı olduğunu düşünüyoruz. Bu halkların korunması için harekete geçilmesi gerekiyor" diye konuştu.