NATO'nun Vilnius Zirvesi'nde masada ne olacak?

NATO'nun Vilnius Zirvesi'nde masada ne olacak?
NATO ülkelerinin liderleri, Vilnius'ta 11-12 Temmuz'da düzenlenecek zirve toplantısında Ukrayna gündemle bir araya gelecek. Rusya'nın saldırıları sonrası dördüncü zirvede İsveç'in ittifaka katılımı ve on yıllar sonra ilk savunma planları da masada olacak.

Artı Gerçek - Rusya sınırına yaklaşık 300 kilometre mesafedeki Vilnius'ta düzenlenecek NATO Zirvesi, üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla 11-12 Temmuz'da gerçekleşecek. Üyeliğe davet edilen ülke sıfatıyla İsveç'in yanı sıra Japonya, Güney Kore, Avustralya ve Yeni Zelanda da zirvede liderler düzeyinde temsil edilecek. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy de zirve için Vilnius'ta olacak.

ZİRVE MEKANININ SEMBOLİK MESAJI

Batılı ülkelerin yetkilileri, NATO'nun yılda bir kez yapılan olağan zirve toplantısının eski Sovyet Cumhuriyeti olan Litvanya'da düzenlenmesinin Rusya'ya mesaj niteliği taşıdığını dile getiriyor. Sovyetler Birliği'nden 1990'da ayrılan ilk cumhuriyet olan Litvanya, 2004'te İttifak'a üye oldu. NATO yetkilileri, Ukrayna'nın da Litvanya gibi NATO yolunda ilerlemesine Rusya'nın müdahil olamayacağını sık sık tekrarlıyor. Zirvenin, Rusya sınırına 300 kilometre mesafedeki Vilnius'ta yapılmasının bu bakımdan bir mesaj taşıdığı ifade ediliyor.

Güvenlik önlemlerinin en üst düzeye çıkarıldığı Vilnius'a Almanya'ya ait Patriot hava savunma sistemleri konuşlandırıldı. Zirve sırasında da güvenliğin sağlanması için Litvanya semalarında savaş uçakları devriye gezecek.

UKRAYNA KONUSU ÜÇ ANA BAŞLIKLA MASADA

Finlandiya'nın katılımıyla üye sayısı 31'e çıkan NATO'nun bu zirve toplantısında ele alınacak konular çoğunlukla Ukrayna ve Rusya bağlantılı olacak. Zirvedeki Ukrayna başlığının üç ana unsuru bulunuyor. Bunlardan birincisi Rusya ile savaşan Ukrayna'ya askeri desteğin artırılması. NATO ülkelerinin uzun vadeli, birkaç yılı kapsayan bir destek programı üzerinde anlaşması bekleniyor. Programla Ukrayna'nın elindeki Sovyet döneminden kalma askeri malzemelerin NATO standartlarına dönüştürülmesi hedeflerden ilkini oluşturuyor. Bunun için Ukrayna ordusunun elindeki envanterin modernize edilmesi gerekiyor.

Ukrayna bağlantılı ikinci unsur bu ülkeyle siyasi ilişkilerin bir üst seviyeye çıkarılması. Bu amaçla NATO-Ukrayna Konseyi oluşturulacak ve Konsey ilk toplantısını Vilnius'ta yapacak. İsveç'in de yer alacağı toplantıya Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy katılacak. Tarafların daha önce NATO-Ukrayna Komisyonu temelinde yürütülen ilişkileri, bundan böyle NATO-Ukrayna Konseyi kapsamında devam edecek. İlişkinin Konsey seviyesine çıkarılmasıyla NATO ve Ukrayna istişareden ziyade eşit taraflar olarak birlikte siyasi kararlar alabilecek ve işbirliği yapmak daha kolay hale gelecek.

UKRAYNA'NIN SAVAŞ SÜRERKEN İTTİFAKA KATILMASI MÜMKÜN GÖRÜNMÜYOR

Üçüncüsü ise Ukrayna'nın NATO üyeliği konusu. Zirvede NATO ülkelerinin 15 yıl önce Bükreş'te olduğu gibi Ukrayna'nın İttifak'a üye olacağını teyit etmesi bekleniyor. Ancak bunun ne zaman ve nasıl olacağı konusunda kesin bir mesaj verilmesi mümkün görünmüyor. Bunun nedeni ise Ukrayna'da şu anda savaşın devam etmesi. Ukrayna'nın Rusya ile savaşı devam ederken NATO üyeliğine kabul edilmeyeceği daha önce çok açık biçimde ifade edildi. Gerekçe ise NATO'nun şu anda Rusya-Ukrayna Savaşı'nda doğrudan taraf olmak istememesi. Ukrayna'nın savaş devam ederken İttifak'a kabul edilmesi, NATO topraklarında savaş olması, bir müttefikin saldırıya uğraması anlamına gelecek. Bu durumda NATO'nun kuruluş anlaşmasının "bir müttefike yapılan saldırıyı tüm müttefiklere yapılmış" sayan 5. maddesinin harekete geçirilmesi gerekecek. Bu da NATO'nun doğrudan Rusya ile çatışmaya sürüklenebilmesi anlamına geliyor ve NATO bunu istemiyor. Ancak savaş bittikten sonra NATO'nun bu ülkeye nasıl ve ne tür güvenlik garantileri verebileceği liderler tarafından Vilnius'ta konuşulacak. Güvenlik garantileri konuda NATO yetkilileri herhangi bir ayrıntıya girmiyor.

BİLDİRİNİN DİLİ HAKKINDA MÜZAKERELER SÜRÜYOR

Zirveye günler kala üye ülkelerin diplomatları ve NATO yetkilileri hala Vilnius Bildirisi'nde Ukrayna'nın üyeliği meselesine nasıl yer verileceğini, ne tür bir dil kullanılacağını belirlemek üzere müzakereler yürütüyor. NATO'nun 2008'deki Bükreş Zirvesi'nde yayımlanan bildiride, Ukrayna'nın İttifak'a üye olacağı belirtilmiş ancak bunun ne zaman ve nasıl olacağı konusunda bir çerçeve belirlenmemişti.

Amerikalı diplomatlar Bükreş Bildirisi'nden daha ileriye gidilebileceğinin sinyalini veriyor. ABD'nin NATO Büyükelçisi Julianne Smith, gazetecilere bu konu hakkında verdiği brifingde, "Vilnius'a Bükreş'teki bildiriyi yinelemek için gitmiyoruz. Mevcut durumu ve Rusya'nın Ukrayna topraklarında bir savaş açtığını göz önünde bulunduruyoruz. Bence Vilnius'taki bildiri İttifak'ın Ukrayna'nın uzun vadeli istikrarı ve güvenliğine olan taahhüdünü yansıtacaktır." dedi.

Zirvede Ukrayna ile ilgili 2008 yılında kullanılandan daha güçlü sözler kayıt altına alınabilir. Örneğin liderler, Stoltenberg'in Kiev ziyaretinde söylediği "Ukrayna'nın haklı yeri NATO'dur" ya da "Trans-Atlantik güvenlik Ukrayna olmadan eksik kalacaktır" sözlerinde karar kılabilir.

İSVEÇ'İN ÜYELİK BAŞVURUSUNUN ÖNÜNDE TÜRKİYE ENGELİ VAR

İsveç'in, NATO üyeliği başvurusunun da zirvenin en çok konuşulacak konularından biri olması bekleniyor. Müttefikler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vetosunu bu zirvede kaldırmasını ümit ediyor ancak bu durum belirsizliğini koruyor.

Finlandiya'nın Nisan 2023'te üyeliğe kabul edilmesinden sonra İsveç'in üyelik sürecinin de bir an önce tamamlanması için hem NATO'dan hem de birçok NATO ülkesinden en üst seviyede daha önce açıklamalar yapıldı. Ancak Türkiye'nin güvenlik endişelerinin giderilmesi konusundaki beklentinin karşılanmadığını ve terörle mücadele için yapılan yasal düzenlemelerin uygulamada henüz beklenen sonuçları vermediğini savunması bu ülkenin üyelik sürecinin önünde engel teşkil ediyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan son olarak, "Bize tavsiyede bulunanlar öncelikle şu sorulara açık yüreklilikle cevap vermelidir. Türkiye, sokaklarında teröristlerin cirit attığı bir ülkeye nasıl güvenebilir? Terör örgütleriyle arasına mesafe koymayan bir devlet NATO'ya nasıl katkı yapabilir? Terörizmle mücadele etmeyenler İttifak'ın hasımlarıyla nasıl mücadele edebilir?" diyerek Ankara'nın bu konudaki memnuniyetsizliğin dile getirmişti. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İsveç'in üyelik sürecini ilerletebilmek için zirveden bir gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İsveç Başbakanı Ulf Kristersson'u toplantıya davet etti. Üçlü toplantı, Vilnius'ta 10 Temmuz Pazartesi günü yapılacak.

NATO'NUN YENİ ASKERİ PLANLARI

Vilnius'taki önemli meselelerden biri de Rusya'ya karşı İttifak'ın savunma ve caydırıcılığını artırmak üzere hazırlanan yeni askeri planlar. Liderler Soğuk Savaş sonrası ilk defa olası bir Rus saldırısına nasıl karşılık verileceği ile ilgili savunma planlarını gözden geçirecek. Türkiye, Kıbrıs gibi coğrafi bölgelere ilişkin ifadeler üzerinden planların onaylanmasını engelliyor. Müttefikler zirveden önce bir anlaşmaya varmazlarsa, sorun liderlerin çözmesine bırakılacak.

Planlara onaylanacak son şekillerinin verilmesi konusunda son günlere kadar müzakereler yürütülüyordu. NATO yetkilileri, planların onay alacak şekle gelip gelmediği konusunda bilgi vermiyor. NATO, bu askeri planlar üzerinde yıllardır çalışıyor. Kırım'ın Rusya tarafından 2014'te ilhakından sonra NATO, 2018'de Rusya ve terör gruplarını tehdit olarak algıladı ve savunma planlarında değişikliğe gitti. 2019'da yeni bir NATO askeri stratejisi oluşturuldu, 2020'de Avrupa-Atlantik bölgesinin caydırıcılık ve savunması için neler yapılabileceği ortaya koyuldu. 2021'de ise demografik ve teknolojik değişimler gibi faktörler göz önüne alınarak kapsamlı muharebe konsepti geliştirildi. Ardından NATO'nun bölgesel planları oluşturuldu. Detaylı ve kapsamlı çalışmalardan oluşan bölgesel planlar sadece NATO sınırları içindeki bölgeleri kapsıyor. Bu gizli planlar, üç bölge için oluşturuldu. Bunlardan ilki Atlantik ve Avrupa'nın kuzeyini, ikincisi Baltıklar'dan Alp Dağları'na kadar uzanan Orta Avrupa bölgesini, üçüncüsü ise Akdeniz'den Karadeniz'e kadar olan bölgeyi içeriyor.

Planlar, NATO'nun bu bölgelerde kara, deniz, hava, uzay ve siber alanlarda hangi kuvvetin ne zaman, nasıl konuşlanacağını, tehdit durumunda nasıl harekete geçileceğini belirliyor. NATO, planlar dahilinde yaklaşık 300 bin askerden oluşan bir kuvvetin en fazla 30 gün içinde doğu kanadına intikal etmesini amaçlıyor. Bu sayı geçmişte 40 bin askerdi.

SAVUNMA HARCAMALARININ ARTMASI DA ELE ALINACAK

Liderler Vilnius'ta savunma harcamalarının artırılmasını da konuşacak. Bu çerçevede Savunma Üretim Eylem Planı'nın onaylanması bekleniyor. Savunma sanayisi üretiminin artırılması için yatırım yapılması gerektiğine dikkati çeken NATO yetkilileri, bu konuda iddialı bir savunma yatırımı taahhüdü belirleneceğini, müttefiklerin gayrisafi yurt içi hasılalarının en az yüzde 2'sini savunma harcamalarına ayırma taahhüdünde bulunacağını ifade ediyor. Fakat geçen yıl 30 üyenin dörtte birinden daha azı yüzde 2'lik hedefi bile yakalayamadı. NATO'nun yıllık raporuna göre bu hedefi ABD, İngiltere, Polonya, Estonya, Litvanya, Letonya ve Yunanistan tutturdu. En az harcayanlar ise yüzde 1,2'nin altında kalan Belçika, İspanya ve Lüksemburg oldu. Türkiye'nin katkısı da gayrisafi yurt içi hasılasının yüzde 1,4'ünden düşük kaldı. (DIŞ HABERLER)

Öne Çıkanlar