'Darbe döneminde bile dokunulmadı: Kıdem tazminatı fona devredilirse ne olur?'

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Emek Büroları Koordinatörü Ağbaba, AKP'nin uzun zamandır kaldırmaya çalıştığı kıdem tazminatı ile ilgili rapor hazırladı.

'Darbe döneminde bile dokunulmadı: Kıdem tazminatı fona devredilirse ne olur?'

ARTI GERÇEK- CHP’nin raporunda, kıdem tazminatının fona devredilmesinin işçilerin emeğinin ve geleceğinin yağmalanmasının önünü açacağı belirtildi.

Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'na göre, 2019 yılında bireysel hesaba dayalı bir kıdem tazminatı sisteminin hayata geçirileceği hatırlatılan raporda, böylece kıdem tazminatının yeniden fona devredilmesinin gündeme geldiği kaydedildi. Raporda, Türkiye’de kıdem tazminatının 82 yıldır uygulandığı hatırlatılırken, "İktidarın geçmişte birçok defa gündeme getirdiği ve ortadan kaldırmak istediği kıdem tazminatı hakkı işçilerin ve emekçilerin elinde kalan son kaledir. Kıdem tazminatının olası bir değişiklik ile fona devredilmesi işçilerin tamamen güvencesiz ve savunmasız bırakılması anlamına gelecektir" denildi.

DARBE DÖNEMİNDE BİLE DOKUNULMADI

Raporda, 1936 yılında çıkartılan 3008 sayılı iş kanunu ile kıdem tazminatı hakkının tanındığı ve bugüne kadar işçiler lehine gelişerek devam ettiği aktarıldı. Raporda, neoliberal-piyasacı anlayışın başlangıcı olan 24 Ocak kanunları ve 1980 askeri darbesinden sonra bile kıdem tazminatı hakkına dokunulmadığı vurgulandı. Raporda, kıdem tazminatı hakkının budanmasının işçilerin 82 yıllık kazanımını ve birikimini yok edeceği belirtildi.

SADECE 13 ÜLKEDE YOK

Rapora göre, dünyada 152 ülkede zorunlu kıdem tazminatı uygulaması bulunuyor. Kıdem tazminatı uygulanmayan ülke sayısı ise sadece 13. Raporda, ayrıca birçok Avrupa ülkesinde kıdem tazminatı hakkının işçiler lehine bireysel ve toplu iş sözleşmeleri ile garanti altına alındığı aktarıldı.

Fransa’da toplu iş sözleşmesinden yararlanan işçi sayısının yüzde 90’ların üzerinde olduğu hatırlatılan raporda, "Sendikalaşma oranının yüzde 12’lerde olması ve işçilerin yalnızca yüzde 7’sinin toplu iş sözleşmesinden yararlanması; ülkemizde işçileri diğer gelişmiş dünya ülkelerindeki işçilerin haklarından geri bir noktaya itmektedir" denildi.

KIDEM HAKKI ENGELLENMEYE ÇALIŞILIYOR

Raporda, iktidarın son yıllarda kıdem tazminatının fona devredilmesi ve devletin yüzde8.33 olan katkısını yüzde 3 oranına indirmek için çalışma yaptığı hatırlatılırken, işçilerin kıdem haklarından yararlanmalarının engellenmeye çalışıldığı aktarıldı.

FONA DEVREDİLİRSE NE OLUR?

Raporda, kıdem tazminatının fona devredilmesi durumunda işçilerin yaşayacağı hak kayıpları şöyle sıralandı:
-Kıdem tazminatı gün sayısı yarı yarıya düşecek ve bu şekilde kıdem tazminatında hak edilen ücrette yarı yarıya düşecektir.
-Kanunda her tam yıl için ödenen 30 günlük ücretin yıllık ücrete oranı en az yüzde8,3’tür.Bunun yerine her ay işverenler, işçiler adına brüt ücretin- ortada dolaşan taslaktaki öneriye göre- yüzde 3 oranındaki primi fona yatıracaktır. Bu durumda işçilerin kıdem hakkı alacakları yüzde 3 oranında azaltılacaktır.
-Kıdem tazminatının fona devri ile tıpkı işsizlik sigorta fonunun amaç dışı kullanılması gibi amaç dışı kullanılmasını da beraberinde getirecektir.

EMEĞİN SON GÜVENCESİ

Raporda, "Kıdem tazminatı işçilerin ve emekçilerin elinde kalan son güvencedir" denildi, kıdem tazminatının ayrıca işçileri çalışma yaşamında korumaya dönük caydırıcı bir etki taşıdığı vurgulandı. Kıdem hakkının ortadan kaldırılmasıyla işçilerin iş güvencesinin elinden alınacağı, işten çıkarmaların kolaylaşacağı belirtildi.

Raporda, "Bu yüzden kıdem tazminatı hakkı fona devredilmemelidir. Kıdem tazminatının fona devri, işçilerin emeğinin ve geleceğinin sorgusuz ve sualsiz bir şekilde yağmalanmasının da önünü açacaktır" denildi.

ÖNERİLER

Raporda, öneriler ise şöyle sıralandı:

Kıdem tazminatı hakkı;
-Tüm işçiler için çalışma yılı şartı olmaksızın kullanılabilen bir hak olmalıdır.
-Kıdem tazminatı hakkından istifa eden işçiler de yararlanabilmeli, bu doğrultuda yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
-Kıdem tazminatı, her türlü işten ayrılma durumunda işverenler tarafından ödenen ve ödenmemesi durumunda devlet tarafından güvence altına alınan bir hak olarak yeniden düzenlenmelidir.
-İşverenin mal varlığından öncelikle işçi alacaklarının ödenmesini kabul eden bir sisteme geçilmelidir.
-İşverenin ödeme aczi durumunda kıdem tazminatının güvence altına alınması ILO’nun 173 sayılı sözleşmesinin gereğidir. Türkiye 173 sayılı sözleşmeyi onaylamalı ve kıdem hakkını güvence altına almalıdır.
-Fon ve Bireysel hesap sistemi gibi uygulamalar asla hayata geçirilmemeli, kıdem hakkı işçilerin geleceği noktasında teminat altına alınmalıdır.

chp rapor veli ağbaba kıdem tazminatı