Merkez Bankası'nın faiz yükseltme kararının ardından dolar 7,60, euro 9,01 seviyesinde

ARTI GERÇEK - Yeni ekonomi yönetiminin daha ortodoks politikalara dönüşünün ilk somut işareti ve yine yönetimin ilk sınavı olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) dünkü faiz kararı sonrası dolar/TL, geldiği 7,50 seviyelerinden bir miktar yükseliş trendinde

Faiz yükseltme kararının ardından dolar, haftanın son gününde 7,60, euro ise 9,01 seviyelerinden işlem görüyor. 

TCMB verilerine göre, hisse ve tahvil piyasasına geçen hafta yabancı yatırımcılar yaklaşık 910 milyon dolar giriş yaptı. Bu giriş TCMB verilerine göre, Ağustos 2017'den beri en büyük giriş oldu. Kümülatif verilere bakıldığında yılbaşından bugüne yaşanan yabancı çıkışı da 13,5 milyar dolar civarından 12,7 milyar dolara geriledi.

TCMB, Naci Ağbal başkanlığındaki ilk toplantıda politika faizini piyasa beklentilerine paralel 475 baz puan artışla yüzde 15'e yükseltirken, bundan sonra tüm fonlamanın politika faizinden yapılacağını belirtti. TCMB, attığı adımı dezenflasyon sürecinin en kısa sürede yeniden tesisi için, "net ve güçlü bir parasal sıkılaştırma" olarak tanımladı. 

Hali hazırda ortalama fonlama maliyetinin yüzde 14,87 olduğu göz önüne alındığında, politika faizinin yüzde 15'e yükseltilmesi pratikte sınırlı bir artırım anlamına gelecek. Ancak yine de yatırımcılar kararı, yeni ekonomi yönetiminin ilk önemli sınavı olarak görüyorlardı. 

Beş yıllık CDS'te 550 baz puandan başlayan düşüş 370 baz puanın altına kadar geriledi. Bu sabah aynı saatte beş yıllık CDS 368/378 seviyesinde. Bankacılar piyasadaki hareketler arasında CDS'teki düşüşe ayrı bir önem atfediyor.

Ülke risk primindeki düşüşün Hazine'nin dolar cinsi borçlanması başta olmak üzere tüm fiyatlamalarda etkili olması nedeniyle iki haftada 150 baz puan düşüşün önemine dikkat çekiyorlar.

Lokal yatırımcılar ise yabancıların aksine TL'deki değer kazancını geçen hafta döviz ve altın cinsi varlıklarını artırmak adına bir fırsat olarak değerlendirdi. Lokaller, geçen hafta yabancı para mevduatlarını yaklaşık 1,6 milyar dolar artırarak 225,8 milyar dolarla yeni tarihi zirveye taşıdılar. Bu yıl yabancı para mevduat hacminde artış 32 milyar doları aştı.

Deniz Yatırım, bu sabah yayımladığı notta, "Dolar/TL işlemlerinde azalan ülke risk primi ve atılan normalleşme adımlarının etkili olduğu görülüyor. Ek negatif yeni bir başlık doğmadıkça TL lehine pozisyonlanmanın devam etmesini bekliyoruz. 7,73 teknik seviyesi aşağısında haftalık kapanış yapan paritede 'lokallerin de satış tarafına geçtiği' senaryoda 7,54 ve 7,29 desteklerinin sırasıyla test edilmesini bekliyoruz. Kısa vadede 7,83 bölgesi yukarı yönde geçilmedikçe düşüncemizde revizyona gitmeyeceğiz" görüşüne yer verildi.

Reuters'ta ekonomi yönetimindeki değişiklik sonrası yayımlanan bir analizde önümüzdeki günlerde "serbest piyasa ekonomisi temelini baz alacak yeni bir sistem dizaynı, regülasyonlar, normalleşmeye dair yeni adımlar, Hazine ve TCMB'nin senkronize bazı adımları" ön plana çıkabileceğine dikkat çekilmişti. Ekonomistler de, dün aktif rasyosunun ve zorunlu karşılık nemalandırma şartlarının kaldırılması gibi daha çok normalleşme adımlarının piyasayı şaşırtmayacağını söyledi.

Öte yandan, piyasalar dün gerçekleşen PPK ardından ekonomi yönetiminde yeni atamalar olup olmayacağını da izliyor. 

TCMB, YÜZDE 15 SEVİYESİNDEKİ POLİTİKA FAİZİNDEN REPO İHALESİ AÇTI

Merkez Bankası, yüzde 15 seviyesindeki politika faizinden miktar yöntemiyle 5 milyar TL repo tutarında ihalesi açtı.

TCMB'nin dün politika faizini yüzde 10,25'ten 475 baz puan yükseltmesi ardından bugün gerçekleşen ilk repo ihalesi Para Politikası Kurulu (PPK) metninde de ifade edildiği üzere miktar yöntemiyle bir hafta vadede gerçekleştirildi. TCMB, bir süredir piyasaya sağladığı fonlamayı farklı kanallardan gerçekleştirerek fonlama maliyetini artırıyordu.

Politika faizinde artış olmadan gerçekleştirilen bu sıkılaştırma dün itibarıyla fonlama maliyetinin yüzde 14,87 seviyesine yükselmesini sağlamıştı. Naci Ağbal başkanlığındaki ilk toplantıda TCMB politika faizini piyasa beklentilerine paralel 475 baz puan artışla yüzde 15'e yükseltirken bundan sonra tüm fonlamanın politika faizinden yapılacağını da belirtti.

TCMB, bugün ayrıca döviz ve altın karşılığı TL sağladığı swap piyasalarındaki TL faiz oranını 175 baz puan artırarak yüzde 15'e yükseltti.

Capital Economics kıdemli piyasa ekonomisti John Higgins, Perşembe günkü notunda faiz kararının TCMB'nin yüksek enflasyon karşısında daha agresif bir duruşa geçişinin kanıtı olduğunu söyledi. Higgins, "Dolar/TL'nin 2020 yılını 7.25'ten tamamlayacağını tahmin ediyoruz. Bu da liranın mevcut seviyeden yüzde 4 civarı bir değer kazanacağı anlamına geliyor." dedi.

MERKEZ BANKASI'NIN FAİZ ARTIRIMI KREDİ VE MEVDUATA SINIRLI YANSIYACAK

Merkez Bankası'nın politika faizini yüzde 15'e çıkarmasının ardından gözler kredi ve mevduat faizlerine çevrildi.

Geçmiş dönemlerde TCMB'nin özellikle yüksek oranlı faiz kararlarının mevduat ve kredi faizlerine de yansıması, dünkü 4,75 puanlık faiz artırımının mevduat ve kredi faizlerine ne kadar yansıyacağı sorusunu da beraberinde getirdi.

Bankaların kararın ertesi günü ve takip eden haftanın başında yeni faiz oranlarını belirlemeleri beklenirken, Bloomberg HT'ye konuşan beş üst düzey bankacı, 4,75 puanlık faiz artışının ardından kredi ve mevduat faizlerinde büyük oranlı değişiklik olmayacağı görüşünde. Karar öncesi piyasada mevduat faizlerinin maksimum yüzde 15 seviyelerinde olduğunu ifade eden bankacılara göre, aşırı bir kredi büyümesi olmayacağı için mevduat tarafında en yüksek yüzde 16-16,50 seviyeleri görülebilir.

Bu seviyelerin beklenilen en yüksek oran olduğunu belirten bankacılar, mevduatta yüzde 15,50-16 bandının daha olası olduğunu ifade etti. TCMB'nin karar öncesi fonlamayı yüzde 14,75'ten yaptığını ve yapılan faiz artışı ile piyasa faizlerine geldiğini ifade eden bankacılar, kredi faizlerinde de çok fazla bir artış olmayacağını belirtti. Bankacılara göre, şu an medyanı yüzde 17 olan kredi faizlerinde de maksimum yüzde 19 seviyeleri görülebilir.