Merkez'in önlemleri TL'yi desteklemeye yetmiyor
MB'nın önlemlerine rağmen TL'nin dolara karşı yılbaşından beri değer kaybı yüzde 11,2. Financial Times'a göre, MB'nın yatırımcıların güvenini kazanması zor...
EKONOMİ - Merkez Bankası, Türk Lirası'nın dolar karşısındaki düşüşünü durdurmak için -agresif faiz artırımı dışında- elinden gelen herşeyi yapıyor. Merkez Bankası, geçen ay TL'yi desteklemek ve bankaları ucuz fonlama kaynaklarından uzaklaştırmak için çeşitli araçlar kullandı. Alınan önlemler TL'yi desteklemek için henüz yeterli olmadı. TL, çarşamba günkü işlemlerde dolar karşısında rekor düşük seviyeye geriledi.
İngiliz Financial Times gazetesi, Merkez Bankası'nın Türk Lirası'nı desteklemeye yönelik adımlar attığını ancak yatırımcıların güvenini kazanmasının kolay olmayacağını yazdı. Gazete buna gerekçe olarak, bankaya yönelik ısrarlı siyasi müdaheleleri, ABD ile ilişkilerin kötüleşmesini ve enflasyonun artmasını gösterdi.
Financial Times'ın Şirketler ve Piyasalar ekindeki Roger Blitz imzalı haberin başlığı, "Türk Lirası rekor düzeye gerilerken, Merkez Bankası harekete geçiyor."
YILBAŞINDAN BU YANA KAYIP YÜZDE 11,2
Dolar/TL'de bugün 3,9830 ile rekor seviye kaydedilirken, Türk Lirası'nın da negatif ayrışması derinleşti. Yılbaşından bu yana Türk Lirası, dolar karşısında yüzde 11,2 değer kaybetti. Türk Lirası'nın ardından dolar karşısında en çok değer kaybeden para birimi ise Arjanti Pezosu oldu. Pezonun değeri yılbaşından bu yana yüzde 9,1 olarak gerçekleşti. Bu iki para biriminde sert kayıplar görülürken Çek Kronu, Polonya zlotisi ve Bulgar levası dolara karşı önemli değer kazancı yaşadı. Buna göre kronda prim yüzde 18,4 olurken, zlotide yüzde 16,6, levada 11,6 oldu.
Yatırımcılar, Merkez Bankası'nın yüksek faizin enflasyonu kontrol etmeyi amaçlayan bir araç olmaktan çok sebebi olduğunu savunan Cumhurbaşkanı'nın baskısı altında kalacağı konusunda endişe duyuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz hafta bankanın faiz politikasını sert bir şekilde eleştirmişti.
DÖVİZ DESTEĞİ
Merkez Bankası, 6 Kasım'da bankaların Merkez Bankası, nezdinde bulundurması gereken yabancı para miktarını azalttı. Böylece bankalar için 1.4 milyar dolarlık döviz serbest kalırken, yerel para cinsinden aynı miktar piyasadan çekildi.
İHRACATÇI KREDİLERİ
Merkez Bankası, aynı gün ihracatçılara 1 Şubat'a kadar vadesi olacak olan 5 milyar dolarlık yabancı para cinsinden reeskont kredilerin vadesi dolmadan ödenmesi halinde ihracatçının lehine olacak oranlardan TL olarak ödeme imkanı vereceğini açıkladı. Bu şekilde piyasadan döviz talebini azalatarak TL üzerindeki baskının hafifletilmesi amaçlandı.
TL UZLAŞMALI VADELİ DÖVİZ SATIŞ İHALELERİ
Türk Lirası düşmeye devam ederken, Merkez Bankası pazartesi günü TL uzlaşmalı vadeli döviz satış ihalelerine başladı. Yabancı para cisinden yükümlülükleri olan şirketlere döviz kurlarını sabitleyerek hedge imkanı tanımayı hedefleyen hamlesiyle banka, bir, üç ve altı aylık kontratlar ile yıl sonuna dek 3 milyar dolarlık satış yapmayı planlıyor. Uzlaşmalar TL cinsinden olacak.
SIKI LİKİDİTE
Merkez Bankası, salı günü yaptığı açıklamada bankaların yüzde 9.25'lik bankalararası gecelik borç verme faizinin -fonlama kompozisyonunun yüzde 10'unu oluşturuyordu- artık mümkün olmadığını belirtti. Çarşamba gününden itibaren tüm fonlamayı yüzde 12.25'lik geç likidite penceresine (GLP faizi) taşıyacak hamle ile efektif fonlama maliyeti 25 baz puan artmış oldu. Böylece GLP, faiz koridorunun üst bandı haline geldi.
TL'NİN DEĞER KAYBI SÜRECEK
Financial Times'a konuşan uzmanlar, Türk Lirası'nın değer kaybının süreceği görüşünde. Varlık yönetim şirketi GAM'ın gelişmekte olan ülkelere yönelik yatırım direktörü Paul McNamara, mevcut şartlarda Merkez Bankası'nın faizleri agresif şekilde artırması gerektiğini, aksi takdirde Türk Lirası'nda büyük düşüş görülmesinin senaryolardan biri olduğunu söylüyor.
Fransız Société Générale bankasından Kit Juckes ise Merkez Bankası'nın son kararı ile ilgili şu yorumu yapıyor: "Likidite koşulları sıkılaştırıldı ancak liranın gerileyişini durdurmakta yeterli olup olmayacağı net değil."
MERKEZ BANKASI 14 ARALIK'TAN ÖNCE TOPLANABİLİR
Londra merkezli Rabobank'ın gelişmekte olan ülkelere yoğunlaşan stratejistlerinden Piotr Matys'e göre ise liranın değer kaybının sürmesi halinde Merkez Bankası kendisini "sözlü müdahalede bulunmaya" mecbur hissedebilir.
Piotr Matys bununla birlikte Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'unun 14 Aralık'ta toplanacağını hatırlatıyor, daha erken bir toplantı ihtimalini dışlamıyor ve ekliyor: "Faiz artırımı muhtemelen Türk yetkililer için popüler olmayan bir karar olacaktır. Ancak öncelik liranın istikrara kavuşması ve enflasyonun daha da artmasının önlenmesi."
Financial Times bu noktada hem Merkez Bankası'nın bağımsızlığını korumakta zorlandığını hem de gelecek hafta New York'ta başlayacak Reza Zarrab davasının yarattığı gerginliğin yatırımcıları kaygılandırdığını vurguluyor.
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER ARASINDA BİLANÇOSU EN ZAYIF ÜLKE
Paul McNamara, gelişmekte olan ülkeler arasında bilançosu en zayıf ülkenin Türkiye olduğunu, petrol fiyatlarında artışın ülkeye yardımcı olmadığını söylüyor.
Küresel yatırım danışmanlığı şirketi T Rowe Price'dan portfolyo yöneticisi Ulle Adamson da, Türk ekonomisinin 2017'de büyüdüğünü ancak bu büyümenin arkasında borç verme oranının artmasının ve tüketici talebinin olduğuna dikkat çekiyor. Adamson'a göre, kısa vadede gözlenen faydalar yerini daha zor bir döneme bırakacak.