Sekiz ay sonra ilk faiz artırımının perde arkası

Merkez Bankası'nın faiz artışına gittiği PPK toplantısının özeti yayımlandı. Enflasyonda Aralık 2017 ve 2018'in ilk aylarında iyileşmenin sınırlı kalacağı belirtildi.

Sekiz ay sonra ilk faiz artırımının perde arkası

EKONOMİ - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) sekiz ay sonra ilk kez faiz artırarak Geç Likidite Penceresi (GLP) faiz oranını yüzde 12,25'ten yüzde 12,75'e yükselttiği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetini yayımladı. Daha önce karar metninde de işaret edildiği gibi Merkez'in 50 baz puanlık faiz artışını enflasyon görünümündeki olumsuzluğu yanıt olarak konumlandırdığı dikkat çekti.

"Enflasyon beklentilerinde ve fiyatlama davranışlarında henüz bir iyileşme gözlenmemesi, enflasyon görünümünü olumsuz etkilemektedir." diyen üyeler bu çerçevede parasal duruşun sıkılaştırılmasına karar verdiklerini vurguladı.

22 Kasım 2017 tarihinden itibaren TCMB fonlamasının tamamı Geç Likidite penceresinden yapıldı ve ağırlıklı ortalama fonlama maliyetinin yaklaşık 25 baz puan yükselerek 12,25 seviyesinde oluştu. Son 50 baz puanlık artışı takiben 15 Aralık'ta bu maliyet 12,25’ten yüzde 12,75’e yükseldi.

Kurul, 23 maddelik özette, enflasyonun bulunduğu yüksek seviyelerin ve çekirdek enflasyon göstergelerine ilişkin gelişmeler fiyatlama davranışlarına dair risk oluşturmaya devam ederek 2017 yılının Aralık ayında ve 2018 yılının ilk aylarında gözlenmesi beklenen iyileşmeyi sınırlayabileceğini ifade etti.

Enflasyonun bulunduğu yüksek seviyeler ve çekirdek enflasyon göstergelerine ilişkin gelişmelerin fiyatlama davranışlarına dair risk oluşturmaya devam ettiğini belirten TCMB, "Söz konusu riskler ve enflasyon beklentilerinin yüksek seyri enflasyon görünümünde 2017 yılının Aralık ayında ve 2018 yılının ilk aylarında gözlenmesi beklenen iyileşmeyi sınırlayabilecektir. Enflasyon beklentilerinde ve fiyatlama davranışlarında henüz bir iyileşme gözlenmemesi, enflasyon görünümünü olumsuz etkilemektedir" değerlendirmesini yaptı.

MALİ POLİTİKALAR YAKIN İZLEMEDE

Öte yandan Merkez Bankası, mali politikaların enflasyona etkisini de yakından izlediğini vurguladı.

PPK özetinde, "Maliye politikasına ve vergi düzenlemelerine ilişkin gelişmeler enflasyon görünümüne etkileri bakımından yakından takip edilmektedir. Para politikası duruşu oluşturulurken, mali disiplinin korunacağı ve yönetilen/yönlendirilen fiyatlar ile vergilerde öngörülmeyen bir artış gerçekleşmeyeceği varsayılmaktadır. Maliye politikasının söz konusu çerçeveden belirgin olarak sapması ve bu durumun orta vadeli enflasyon görünümünü olumsuz etkilemesi halinde para politikası duruşunun da güncellenmesi söz konusu olabilecektir" değerlendirmesi yer aldı.

ENFLASYONUN YÜKSELİŞİNDE İKİ BELİRLEYİCİ

TCMB'ye göre son dönemde enflasyondaki yükselişin iki temel belirleyicisi ise petrol ve metal başta olmak üzere emtia fiyatlarındaki yükseliş ve döviz kuru gelişmelerin maliyet kanalına etkisi.

Ayrıca özet metinde, "İktisadi faaliyetin güçlü seyri de maliyet baskılarının enflasyon üzerinde hissedilir olmasında rol oynamıştır. Aralık ayında baz etkileriyle birlikte tüketici enflasyonunun belirgin oranda gerilemesi, ancak yüksek seviyesini koruması beklenmektedir" dendi.

ENFLASYONU ETKİLEYEN ALTI UNSUR

PPK üyeleri, enflasyonu etkileyen unsurları daha geniş hatlarıyla şu altı maddede özetledi:

1) Gayri Safi Yurt İçi Hâsıla (GSYİH) 2017 yılı üçüncü çeyreğinde yıllık olarak yüzde 11,1 oranında artmış, çeyreklik büyüme yüzde 1,2 olmuştur. Yıllık büyümenin yüksek bir oranda gerçekleşmesinde iktisadi faaliyetin seyrine ek olarak takvim ve baz etkileri de önemli rol oynamıştır. Üçüncü çeyrekte yıllık ve dönemlik büyümenin sürükleyicisi makine-teçhizat yatırımları ve özel tüketim başta olmak üzere yurt içi talep olmuştur. Bu dönemde, turizmdeki toparlanma ve mal ihracatının güçlü seyrine rağmen, yüksek oranda artan altın ithalatının etkisiyle net ihracatın yıllık büyümeye katkısı sınırlı düzeyde gerçekleşmiştir.

2) Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetin gücünü koruduğuna işaret etmektedir. Ekim ayı sanayi üretimi bir önceki aya ve üçüncü çeyrek ortalamasına göre artış kaydetmiştir. Başta mobilya olmak üzere vergi teşviklerine konu olan sektörlerin faaliyetinde yavaşlama gözlenmekle birlikte diğer sektörlerde ivme kaybı gözlenmemektedir. Nitekim anket göstergeleri sanayi üretimindeki artış eğiliminin dördüncü çeyrekte bir miktar yavaşlayarak da olsa sürdüğüne işaret etmektedir. Hizmet ve ticaret sektörlerine ilişkin göstergeler ılımlı seyrini korurken; turizm sektöründeki toparlanma iktisadi faaliyeti desteklemeye devam etmektedir.

3) İç talepteki iyileşme devam etmektedir. Dördüncü çeyrekte, özel tüketim büyümesinin beyaz eşya ve mobilya sektörlerine uygulanan vergi indirimlerinin sona ermesi sonrası bir miktar hız kesmesi beklenmektedir. Diğer taraftan, mevcut göstergeler makine-teçhizat yatırımlarında üçüncü çeyrekte gözlenen toparlanmanın devam ettiğine işaret etmektedir.

4) Başta Avrupa Birliği büyüme görünümü olmak üzere küresel ölçekte gözlenen toparlanma eğilimi ve dış piyasalarda pazar çeşitlendirme esnekliğinin ihracat üzerindeki olumlu etkisi sürmektedir. Mal ihracatındaki artışların cari açıktaki bozulmayı yavaşlattığı ve çekirdek cari açık göstergelerinde iyileşme sağladığı görülmektedir. Turizmdeki toparlanmanın süreceği beklentisine ek olarak, mal ihracatındaki artış eğiliminin cari dengeye olumlu katkı vermeye devam etmesi beklenmektedir. Kurul, ihracattaki güçlü seyirle birlikte dördüncü çeyrekte net ihracatın büyümeye katkısının devam edeceğini not etmiştir.

5) İşgücü piyasasındaki iyileşme Eylül dönemi itibarıyla devam etmiştir. Bu dönemde, hizmet sektörü istihdamı artarken sanayi ve inşaat sektörlerinde istihdam bir önceki döneme göre gerilemiştir. Anket verileri işgücü piyasasındaki iyileşmenin son çeyrekte devam edeceğine işaret etmektedir. Kurul, işgücüne katılım oranındaki güçlü artış eğilimi nedeniyle istihdam artışlarının işsizlik oranlarına yansımasının nispeten sınırlı kaldığının altını çizmiştir. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde işsizlik oranlarındaki düşüşün kademeli bir biçimde gerçekleşeceği öngörülmektedir.

6) Özetle, iktisadi faaliyet üçüncü çeyrekte güçlü bir artış kaydetmiştir. Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetin gücünü koruduğuna işaret etmektedir. İç talepteki iyileşme devam ederken dış talepteki artışın ihracat üzerindeki olumlu etkisi sürmektedir.

TOPLANTI ÖZETİNDE ÖNE ÇIKAN NOTLAR

- Enflasyonun bulunduğu yüksek seviyeler ve yakın dönemde yaşanan maliyet gelişmeleri beklentiler ve fiyatlama davranışlarına dair riskleri artırdı.

- Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetin gücünü koruduğuna işaret etmekte.

- Başta mobilya olmak üzere vergi teşviklerine konu olan sektörlerin faaliyetinde yavaşlama gözlenmekte. Ancak diğer sektörlerde ivme kaybı gözlenmemekte.

- Anket göstergeleri sanayi üretimindeki artış eğiliminin dördüncü çeyrekte bir miktar yavaşlayarak da olsa sürdüğüne işaret etmekte.

- Yakın dönemde TL'de gözlenen değer kaybının yurt içi talebi sınırlayıcı etkilerinin ihracat kanalıyla kısmen dengelenebileceği değerlendirilmekte.

- Aralık ayında baz etkileriyle birlikte tüketici enflasyonunun belirgin oranda gerilemesi, ancak yüksek seviyesini koruması beklenmekte.

- Enflasyonun bulunduğu yüksek seviyeler ve çekirdek enflasyon göstergelerine ilişkin gelişmeler fiyatlama davranışlarına dair risk oluşturmaya devam etmekte.

- Söz konusu riskler ve enflasyon beklentilerinin yüksek seyri enflasyon görünümünde 2017 yılının Aralık ayında ve 2018 yılının ilk aylarında gözlenmesi beklenen iyileşmeyi sınırlayabilecek.

- Enflasyon beklentilerinde ve fiyatlama davranışlarında henüz bir iyileşme gözlenmemesi, enflasyon görünümünü olumsuz etkilemekte.

- TCMB fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecek.

- Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme ve hedeflerle uyum sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecek.

- Kurul, para politikasını oluştururken orta vadeli enflasyon görünümünü dikkate almakta ve dolayısıyla enflasyonda yıl içinde gözlenmesi beklenen baz etkileri kaynaklı dalgalanmalardan ziyade enflasyonun ana eğilimindeki gelişmelere odaklanmakta.

- Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecek.

Enflasyon Merkez Bankası TCMB faiz artırımı GLP