Simit zamlarına 40 yıllık fırıncıdan tepki: Fiyat düzenine kimin etkisi oluyorsa ona gidin

Yağmur KAYA

ARTI GERÇEK- İstanbul’da 100 gramlık simidin fiyatı yüzde 25 artarak, 2 liradan 2 buçuk liraya yükseldi. Una, susama her geçen gün gelen zam haliyle simit fiyatlarını da etkilerken, üreticiler fiyatlara gelen zammın neden- niçin olduğuna yönelik sorgulama yapılması gerektiğini ifade ediyor.

Bu isimlerden biri de Beyoğlu’nda 40 yıla aşkın süredir esnaf olan 60 yaşındaki Aziz Akbulut. Simite gelen bu zamla birlikte kapısını çaldığımız Aziz Akbulut, uzun zamandır içine attığı isyan ve öfkesini açığa çıkardı. Beyoğlu’nda bir ara sokakta ekmek, simit gibi unlu mamüller satan fırıncı Akbulut, tüm zorluklara rağmen kendisiyle birlikte 16 kişinin geçimini sağlıyor.

"4 kişi fazladan çalıştırıyorum. Bir çalışanım Türkmenistanlı. Memleketinde 4 çocuğa bakıyor. Nereden iş bulacak çıkarırsam" diyen Akbulut, devletin yapmadığı ve atmadığı adımları sağduyu göstererek ihtiyacı olmadığı halde hiçbir çalışanını mağdur etmemek için işten çıkarmadığını ifade ediyor.

'BİZ KAFAMIZA GÖRE ZAM YAPMIYORUZ, ZAMMI KİM YAPIYORSA ONA GİDİN'

Akbulut, simite zam yapmadığını söylerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Simite zam gelmesi farklı bir şey susama zam gelmesi farklı bir şey mi sizce? Susama zam geldiği takdirde simitin fiyatı artmayacak mı? Una zam geldiği zaman simitin fiyatı artmaycak mı? Bunları imal eden kişiler Allah’ın sevgili kulları değil. ‘Rabbim karnım açıktı, nur gönder yiyeyim’ diyecek insanlar değiliz. Ya bize gelmeyin. Eminönü’ndeki susamcılara, toptancılara gidin. Neden bunlara zam yapıyorsunuz? Onu araştırın bize gelmeyin. Biz aracıyız. Biz hiçbir şeye kafamıza göre zam yapmıyoruz. Bir sürü denetleyenimiz var. Ama toptancılar reis (Cumhurbaşkanı Erdoğan), reisin adamları, meclisin dostları, onlara gidin. Bize gelmeyin. Bize gelen zabıtalar" dedi.

‘BİZ GARİBAN KİTLEYİZ’

Akbulu marketlerdeki farklı fiyat politikalarını da eleştirerek denetimsizlikten şikatetçi oldu. Akbulut, "Bir şey yazmak istiyorsanız; piyasadaki fiyat düzenine kimin etkisi oluyorsa gidin onu yazın. Biz gariban kitleyiz. Esnaf garibandır, gariban. Biz, simitçi, bakkal… Markete gidin 33 lira bir çay, başka markette 35 lira 50 kuruş aynı çay. Ya niye bunlara gitmiyorsunuz da bize geliyorsunuz. Lütfen!" ifadelerini kullandı.

50 KİLO UNA BİR YILDA 47,5 LİRA ZAM

Akbulut, pandemiden önce geçen sene bu zamanlarda 50 kilogramlık unu Katma Değer Vergisiyle (KDV) 97 lira 50 kuruşa satın aldığını bu gün ise aynı kilodaki unu 145 liraya aldığını söyledi. Dükkanı kira olan Akbulut, elinde topladığı 10 binin üzerindeki faturaları göstererek, "50 kilogramlık undan bahsediyoruz.. Gelen para faturalarıma zor yetiyor. İGDAŞ’a gidin. Pandemiden önce 6 bin adet ekmek yapıyordum, 6 bin lira fatura ödüyordum. Şu an 2 bin 500 adet ekmek yapıyorum yine 6 bin fatura ödüyorum. Bunları yazın ya" dedi.

Poşeti 4 ay önce 16 liradan satın aldığını söyleyen Akbulut, şu an bir poşete 24 lira 50 kuruş verdiğini söyleyerek, "24 lira artı KDV. Bana diyorsun ‘herkese bir poşet vereceksin, Şok Markete diyeceksin ki poşet başı 25 kuruş alacaksın.' Yanıma Şok Market açıldı, poşet sarfiyatım iki katına çıktı. Niye? Buradaki insanlar benim dostum, komşum. Geliyor bana diyor ki, ‘Aziz bana bir poşet ver. Şoka gideceğim.’ Bende poşet bedava benden alıyorsun, Şok’ta poşet parayla. Böyle yönetim böyle uygulama olmaz. Eğer denetleyemeyeceksen ya özelleştirme yapmasınlar ya da piyasaya sahip çıksınlar. Ben 60 senedir Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşıyorum. Yönetimden de bir şikayetim yok. Var olsunlar. Belediyedeki bütün memurlar, Tarım Bakanlığı’ndaki bütün memurları bana göndermesinler. Ayda iki kere denetleyici geliyor fırına" diye kaydetti.