Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi geliyor: Sosyal güvenlik sistemi özelleşiyor mu?
Artı Gerçek- Ekonomide üç yıllık dönemi kapsayan yeni Orta Vadeli Programı'n (OVP) dikkat çeken unsurlarından biri de Otomatik Katılım Sistemi'nin ikinci basamak emeklilik sistemine dönüşeceği Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) kurulması hedefi oldu.
OVP’deki yapısal düzenlemeler arasında, “Otomatik Katılım Sistemi’nin (OKS) işverenlerin de katkısı ile ikinci basamak emeklilik sistemine dönüşeceği tamamlayıcı emeklilik sistemi kurulacaktır” ifadesi yer alıyor.
Programda olan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ve Otomatik Katılım Sistemi'de (OKS) "geliştirici" düzenlemelerin hayata geçirileceği anlatılırken, düzenlemeler gelecekte emekli olacaklar için soru işaretleri yarattı.
TES NEDİR?
TES, çalışan veya devlet tarafından, çalışanın bireysel hesabına yapılacak nakdi katkıların emeklilik yatırım fonlarında yatırıma yönlendirileceği bir sistem olarak kurgulanıyor.
Sisteme göre, çalışanlar bu fonların seçimi ve dağılımını yapacak. Böylece bir tür ikinci basamak emeklilik sistemi oluşacak.
Hükümet, 2025'in 4'üncü çeyreğinde Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi'ni devreye alacak. TES taslağında, işverenler her ay çalışanlara maaşlarının yüzde 8.33'ünü tazminat olarak ödeyecek. Bu tutar, çalışanın kişisel hesabında toplanacak ve emeklilikte kullanılacak.
TES'in, 4/A'lı işçi statüsünde çalışanlarla, 4/C memur statüsünde çalışanları kapsaması planlanıyor. 4/B statüsünü (Bağ- Kur) ise kapsamayacağı öngörülüyo
Tamamlayıcı emeklilikle ilgili düzenleme yapılacağı daha önce de programlara girmiş ancak uygulanmamıştı.
'TAMAMLAYICI EMEKLİLİK SİSTEMİ NEDEN GELİYOR?'
Gazeteci Ozan Gündoğdu, TES ile ilgili uyarıda bulundu. Planlanan uygulama "Geleceğin emeklileri, bugünden beter olacak" diyen Gündoğdu, sosyal medya hesabından şunları yazdı:
Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim; Emeklilik sistemi özelleştiriliyor. Özelleştirme sadece fabrikaların satışı değildir. Sosyal güvenlik sistemi özelleştiriliyor. Bu halkın menfaatine değildir. Hepimiz karşı durmalıyız. Çünkü bu sefer satılan fabrikalar değil, "halkın emeklilik hakkıdır".
Açıklayayım;
SGK'nın topladığı primlerin 2 işlevi var.
1- Sağlık hakkını finanse etmek
2- Emeklilik hakkını finanse etmek
Sağlık sistemi nasıl dönüştü bir düşünün...
Bugün SGK sigortası yetmiyor ve "tamamlayıcı sağlık sigortası" poliçelerinde patlama yaşanıyor. Sağlık bütçesinin 5'te 1'ini şehir hastanelerinin işletmecileri emiyor. Randevu krizi de ortada, devlet hastanelerinin bir çok departmanı randevulara yetişemiyor. Böylece özel hastaneler olmazsa olmaz hale getirildi.
Aynısı emeklilik hakkında da yaşanacak. SGK ile emeklilik yetmeyecek. Sadece SGK'dan emekli olanlar geçinebilecekleri bir aylık alamayacak. Geleceğin emeklileri, bugünden beter olacak. Gelecekte emekliler açlık çekince de onlara kızacağız. "Akıllı olsaydın da 'Tamamlayıcı Emeklilik' yaptırsaydın, şimdi çek bakalım çilesini" diyeceğiz. Sigorta sektörüne milyarlar akıtılırken, bizler halka kızacağız. Çünkü asıl tezgahı gösteren bir siyasi hareketten mahrumuz.
Halkın hakları üzerine kurulu bir siyasi hareket de olmadığı için bu numarayı yutacağız. Nasıl ki özel hastaneleri, tamamlayıcı sağlık sigortalarını yadırgamıyoruz, nasıl ki hastaların müşteri olmasını normal kabul ediyoruz, nasıl ki randevu bulamayınca paşa paşa özel hastanenin yolunu tutuyoruz ve tüm bunları dert eden bir siyasi hareket de yok... O halde tamamlayıcı emeklilik sistemini de yadırgamayacağız.
Orta vadede SGK hayatımızdan çıkacak. Bizler SGK'dan değil, şirketlerden emekli olacağız. Böylece halkın tasarrufu olan sosyal sigorta primleri de sermayenin istifade edeceği büyük fonlara dönüşmüş olacak. SGK emeklilik hakkının güvencesi olmaktan çıkartılacak. Emeklilik sistemi özelleştirilecek. Bu durum ekonomik büyüme de yaratır... Hadi yine iyisiniz!" (EKONOMİ SERVİSİ)
