Yılbaşı fırsatı Kapalı Çarşı esnafını kurtarır mı?
Yüzlerce dükkanın kapandığı Kapalı Çarşı'da esnaf, yılbaşı dolayısıyla önceki döneme nazaran satış yapsa da gelecek kaygısıyla, "Bu bir ay, 11 ayı kurtarır mı?" diye soruyor.
Yağmur KAYA
ARTI GERÇEK- İstanbul'un en görkemli ilçelerinden biri olan Eminönü, tarihi camileri, kiliseleri, hamamları, çarşıları ile yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği noktalardan biri. Bu görkemi ve çeşitliliği, hemen karşıda bulunan Galata Kulesi'ni de gölgede bırakan sahilde yapımı devam eden inşaat hâlindeki binalar bozsa da, yine de turistlerin vazgeçilmez yerlerinden biri.
Tüm bu karmaşanın içersinde esnaf da önceki yıllara göre kazanç elde edememekten yakınıyor. Hem pandeminin etkisi hem de Türk lirasının dolar karşında erimesi, vatandaşları alışveriş yapmaktan alıkoyarken esnafı da haliyle zor durumda bırakıyor.
Yılbaşı dolasıyla sorularımızı yanıtlayan esnaf, vatandaşların alım gücünün düştüğüne dikkat çekiyor.
'İŞLER DURGUN DEĞİL, SIFIRDAYIZ'
Mısır Çarşısı'nda 25 yılldır tezgahtar olarak çalışan Ahmet Bakır, mağazanın girişinde, dirseklerini lokumların üzerine, iki elini çenesinin altına koyarak dalıp giden ve zor günler geçiren esnaflardan biri. Her yıl, yılbaşı öncesi Mısır Çarşısı'nın "iğne atsan yere düşmez" diyerek büyük bir kalabalığa ev sahipliği yaptığını belirten Bakır, değil 9 aylık pandemi süreci geçen birkaç yıldır "Doğru düzgün satış" yapamadıklarını vurguluyor.
Vatandaşların alım gücünün olmadığına dikkat çeken Bakır, "Satışlar nasıl, gördüğüm kadarıyla işleriniz durgun soruma", "Durgun değil şu an sıfırdayız" diyerek cevap veriyor.
'YABANCILAR SENİN BİR KİLO LOKUMUNA KARŞILIK 10 KİLO ALABİLİYOR'
Bakır konuşmasını şöyle sürdürdü:
"An itibariyle 22 yıldır tezgahtarlık yaparım; en rezil, en kötü zamanlarındayız. Bizim liramızın durumu şu an durum değil yani! Yabancının parasıyla, kilosu 80 lira olan lokumlar, 10 dolar bile etmiyor. Düşün ki sen 10 liraya bir kilo lokum alıyorsun kendi paranla. El alem senin bir kilona karşılık 10 kilo alıyor. İnsanımız alamıyor. İnsanlarımızın alım gücü zayıflamış durumda. Şartlar eskiden böyle değildi."
'BU BİR AY, 11 AYIMIZI KURTARIR MI?'
Can Süs'te çalışan Barış Çankaya ise, "Eşim de çalışmamış olsaydı hayatta geçinemez, birkaç işi aynı anda yapmak zorunda kalırdım" diyen esnaflardan biri. Kirada oturduğunu söyleyen Çankaya, bir çocuk dünyaya getirmeyi planladıklarını ancak "ya bir gün işsiz kalırsam" korkusuyla bu umutlarını bir kez daha ertelediklerini belirtiyor. Yılbaşını fırsata çevirerek çam ağacı, peluşlu şapka gibi yılbaşını temsil eden eşyaları satarak güzel bir kazanç elde ettiklerini söyleyen Çankaya, "Bu bir ay 11 ayımızı kurtarır mı? bilemeyiz" diyerek geçtiğimiz 11 ayda hem pandemi hem insanların alım gücünün zayıf olmasından kaynaklı satış yapamadıklarını söylüyor.
'ŞU AN YILBAŞI YOĞUNLUĞU VAR, SONRA BİR DAHA GEL'
Çankaya, " Bakmayın şu an yıl başı yoğunluğu var. Gelen geçen de sıkıntılı günler geçiriyor. Evde olduğumuzda da gelip geçiyoruz, ama bir şey alıyor muyuz? Hayır. Bu kalabalığı da öyle bir kalabalık olarak düşünün. Ocak, Şubat, Mart sıkıntılı aylar. Siz 5 Ocak'tan sonra gelin, ne demek istediğimi o zaman anlarsınız" diyen Çankaya ile 5 Ocak'tan sonra bir daha söyleşi yapmak üzere sözleşip ayrılıyorum yanından.
Bir iş hanının ikinci katında bulunan bir züccaciye mağazası ise, kafelere getirilen kısıtlamadan dolayı kazanç elde edemiyor. Kafe ve işletmelere gerekli olan tüm malzemeleri satan züccaciye dükkanında çalışan işçiler, iş sahibinin kendilerine destek olmasıyla ayakta kalabildiklerini vurguluyor. "Sabahtan akşama kadar eğlence olsun diye ya birbirimize el sallıyoruz ya da tavla oynuyoruz" diyerek birbirlerine takılan işçiler, bugünlerin geçeceğine tüm umutlarıyla inanıyor...
