Finans Merkezi şantiyesinde maaş alamayan işçiler: Limak’ın parası mı yok?
Osman ÇAKLI
İSTANBUL – Finans Merkezi, Merkez Bankası şantiyesinde beş farklı taşeron firmanın çalışanı olan yaklaşık 200 işçi iki aydır maaşlarını alamıyor. Projenin ana yüklenicisi olan Limak ve Bumar Grup’un taşeronlara ödeme yapmadığı için şirketlerin maaşları ödemediğini söyleyen DİSK Dev Yapı-İş Sendikası Yönetim Kurulu (YK) üyesi Osman Güney, işçilerin Kürt illerindeki ailelerine para gönderemediği için mağdur edildiğini söyledi. Maaşlarını isteyen işçiler iki gündür Limak’a ait şantiyenin giriş ve çıkışlarını kapatarak eyleme başladı.
‘MAAŞLAR ÖDENENE KADAR EYLEMDEYİZ’
Türkiye’de en kötü çalışma koşullarına sahip olan çalışma kollarının başını çeken sektörden biri de inşaat ve yol projeleri. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nin Ağustos 2023 raporuna göre işçi cinayetleri arasında en çok ölenler inşaatlarda çalışıyor. İş güvenliği ve sağlığı koşullarının iyileştirilmesi talebiyle Temmuz 2023’te eylem yapan Finans Merkezi işçileri bu kez iki aydır maaşını alamadıkları için eylem yapıyor.
DİSK Dev Yapı İş Sendikası ile İnşaat İş Sendikası’na üye olan işçiler günlerdir maaşlarını almak için müzakere zemini arıyor. Şantiyede yaşanan sorunlarla ilgili görüştüğümüz Osman Güney, Limak ve Bumar’ın ana yüklenici olduğu projeyi beş taşeron firmanın yürüttüğünü bu firmalarında 200 işçiyi mağdur ettiğini ifade etti. Güney, eylemlerin devam ettiğini aktararak şöyle konuştu:
“Beş firmada şu an eylem var. Firmalardan biriyle iki gündür hesaplama yapıyoruz, kısmi düzeyde ödemeler yapıldı. Ancak bir firma ödeme yapmayacağını söylüyor. Ağustos ve eylül ayında maaş alamadı işçiler, ekim ayının da bir kısmında çalıştılar. Yaklaşık 20-25 işçi de işten çıkartıldı. Onlar için de görüşmeleri sürdürüyoruz. İşçi arkadaşlarımızın maaşları ödenene kadar süreci devam ettireceğiz.”
‘İŞÇİNİN ÜÇ KURUŞ MAAŞINA GÖZ KOYDULAR’
Maaşını alamayan işçilerin aileleriyle sorunlar yaşadığını sözlerine ekleyen Güney, sorunları; “Binlerce kilometre ötede ailelerini bırakıp buralara geliyorlar. Bu kötü çalışma koşullarına geçinmek için katlanıyorlar. Utanmadan buna da göz koyuyorlar. Annesi hastanede olup cebinde parası olmadığı için gidemeyen insanlar var. Bunun gibi onlarca sorun var. Cenazesi olanların cenazeye gitmesi durumunda hemen işten çıkartıp, kıdem tazminatı hakkına çöküyorlar. Türkiye’nin her yerindeki şantiyelerde aynı durum var. İşçiler son süreçteki şiddetli yoksullaşmaya karşı çok öfkeli” diye anlattı.
“Şantiyedeki çalışma koşulları ayrı dert, tam anlamıyla Ortaçağ’a ait. 6-8 kişilik konteyner koğuşlarda yatıp kalkıyorlar. Çoğu Kürt illerinden gurbete geldi. Yazın da sorun olmuştu. Temmuz ayında yapılan eylemler ile koğuş kampına su sebilleri getirildi. İşçinin biriken öfkesinden korkuyorlar.”
‘LİMAK’IN PARASI MI YOK?’
Şantiyede işçi sağlığı ve güvenliği açısından, sendikanın baskısıyla bir dizi önlemin alındığı ifade eden Güney, “Havalimanı şantiyesinde yüzlerce işçi ölmüştü. İhmallerden kaynaklı burada da iş kazaları yaşanıyor. Böyle bir halde Limak işçilerin parasını vermiyor. Parası mı yok? Limak bu ülkede iktidarın desteklediği, bütün projelerden nemalanan bir şirket. Parasının olmaması mümkün değil. Ancak mesele işçi hakkı oldu mu üç maymunu oynuyorlar” dedi.
‘EMEKTEN YANA OLANLARI DESTEĞE BEKLİYORUZ’
Güney son olarak kamuoyuna yaptığı çağrıyla şunları söyledi: “Siyasal iktidarın yarattığı ekonomik kriz ortada. Biz, bütün emek örgütlerine, sivil toplum kuruluşlarına ve halka çağrı yapıyoruz. İnşaat işçileri kamuoyunda görülmüyor. Havuz medyasının zaten gözlerini kapattığı bir alan burası. Sabah akşam hak kavgası veriyoruz, muhalif basın da bizi görmüyor. İnsanca bir yaşam talep ediyoruz. Bu insanlık dışı koşullara karşı, emekten yana olan herkesin yanımızda olmasını bekliyoruz.”
‘Bu sadece 54 Trendyol işçisinin değil, Türkiye’deki milyonlarca işçinin sorunu’
Kendilerini fabrikaya kapatan Bekaert işçilerine yemek verilmedi
