Telefonlarını vermediler, Kod 46 ile işten atıldılar

Gaziantep’te Angel Halı fabrikasındaki işçiler, fabrika girişinde telefonlarını teslim etmek istemeyince içeriye alınmadı. Duruma tepki gösterenler, fabrika önünde beklemeye başladı. Yaklaşık 60 işçi fabrika önündeki bekleyişinin üçüncü gününde, Kod 46 (İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması) ile tazminatsız şekilde işten çıkarıldı.

'İŞTEN ÇIKARMANIN KOD 46'YLA İLGİSİ YOK'

Gazete Duvar'dan Ali Vefa Yurdal'ın haberine göre, Telefonla görüşme haklarının ellerinden alınmak istenmesine karşı çıktıklarını söyleyen İbrahim Halil Eren, her şeyin fabrikada mola saatlerinin kaldırıldığına yönelik yazının asılmasıyla başladığını anlattı: "Ayın 17’sine kadar mola saatlerinin kaldırıldığına yönelik yazı asıldı. Birkaç arkadaşımıza molada telefonla göründükleri için baskı uygulanıyordu. Sonuçta iş yeridir, millet ailesiyle, yakınlarıyla görüşüyor. İşten çıkarma sebeplerinde telefonla yapılan görüşmeler başta geliyor. Bizlerden telefonlarımızı bırakmamızı ve o şekilde içeri girmemizi istediler. Bu durumu kabul etmedik. İçeri girmediğimizde yasal işlem yapılacağı söylenildi. Aynı gün içinde noter katibi geldi ve içeride tutanak tutuldu. Bir günde Kod 46’dan çıkışımız verildi. Bu kodda hırsızlık ve iş yeri bilgilerini sızdırma gibi bilgiler yer alıyor. Biz hırsızlık mı yapmışız, başka bir şey mi yapmışız, ne yapmışız yani?"

‘GREVE ÇIKMAYI PLANLIYORUZ’

Üç yıldır fabrikada çalışan ve bir çocuk babası olan Eren, işten çıkarıldığı için maddi sıkıntı yaşadığını belirtti. Atılan birkaç arkadaşının iş aradığını ancak Kod 46 ile işten çıkarıldıkları için zor durumda olduklarını söyledi.

"Bu kod 46 bizlere büyük engel. Kiracıyım, bakmakla yükümlü olduğum bir ailem var ama herhangi bir gelirim yok artık. Bizleri zor günler bekliyor" diye konuşan Eren, ayın 17’sinde greve çıkmayı planladıklarını söyledi. Grevle seslerini duyurmak istediklerini ifade eden Eren, "Bu şekilde Türkiye genelinde haklarını arayan işçi kardeşlerimizin yarasına bir merhem olabilirsek, ne mutlu bize" dedi.

İş insanlarına verilen yönetmeliklerin işçiye de verilmesi gerektiğini anlatan Eren sözlerine şöyle devam etti: "İş adamlarına verilen yönetmelik işçilere de verilsin. Sonuçta milyonlarca işçinin alın teri, emeği var. En önemlisi de elden para vermeler kaldırılsın. Bu gün birçok firma elden para vererek işçinin yarınını çalıyor. Sigortasını çalıyor, emeğini çalıyor."