Emine Şenyaşar: Devletin, polisin vicdanı yok

Urfa’nın Suruç ilçesinde 24 Haziran 2018 genel seçimleri öncesinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın yakınları ve korumaları tarafından saldırıya uğramaları sonucunda Hacı Esvet Şenyaşar ile oğulları Celal ve Adil Şenyaşar’la beraber 4 kişi hayatını kaybetti.
 
Olayla ilgili Malatya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın dün görülen duruşmasından karar açıklandı. Mahkeme heyeti, olayda babası Hacı Esvet, kardeşleri Celal ve Adil Şenyaşar’ı kaybeden ve kendisi yaralı haldeyken tutuklanan Fadıl Şenyaşar'a 37 yıl 9 ay, davanın diğer tutuklu sanığı Enver Yıldız'a ise 18 yıl hapis cezası verirken, iki sanığın tutukluluğuna devam kararı verdi.
 
Eşini ve iki oğlunu olayda kaybeden Emine Şenyaşar, mahkeme heyetinin verdiği karara ilişkin konuştu. 

'HERKES GERÇEĞİ BİLİYOR'
 
"Yetmedi mi bize yaptıkları" diye sorarak karara tepki gösteren Emine, adaletten başka bir şey istemediklerini, ancak devletin bunu da yerine getirmediğini ve sürekli kendilerine müdahale edildiğini belirtti. Polisin müdahale esnasında oğlu Ferit’i yerde sürüklediğini ardından da sinir krizi geçirdiği esnada da tekmelediklerini sözlerine ekleyen Emine, "Bu devletin, polisin vicdanı yok. Biz oraya geliyoruz adalet aramaya ama onlar bizi sürekli takip ederek, saldırıyorlar. Ben adliyenin önüne gerçekler ortaya çıksın diye oturuyorum. Oğluma 40 yıla yakın ceza vermişler. Tüm ailemi dağıttılar. Hani devlet bütün gerçekleri ortaya çıkarırdı. Neden o kayıtları saklayarak günah işliyorsunuz. Sonrada da oğluma ceza veriyorsunuz. Herkes gerçeği biliyor. Öbür dünyada her iki elim yakanızda olacaktır" sözlerine yer verdi.
 
‘FERİT'İ ÖLDÜRMEK İSTİYORLAR'
 
Oğlu Fadıl’ın bir suçu olmadığını, her türlü katliamı karşı tarafının yaptığını belirten Emine, yaşanan zulüm karşısında artık dayanamadıklarını ve bundan kaynaklı yaşadığı yeri terk edeceğini kaydetti. Emine, "Bu nasıl devlet, adalet, zulümdür. Yaklaşık bir aydır adalet için oturuyorum. Ancak polisler sürekli bize saldırıyor, gözaltına alıyor. Oğlumu darp ettiler, yerde tekmelediler. Onu da öldürmek istiyorlar. Biz bunları hak edecek ne yaptık, sadece adalet aradık. Polisler neden bize bunu yapıyor. Allahlarından bulsunlar" dedi.
 
Röportaj aldığımız esnada açık olan televizyonda, mahkemenin açıkladığı karar ile ilgili haberin yayınlamasıyla, gözyaşlarına hakim olamayan Emine, dükkanda çekilen görüntülerde çocuklarını görmesi üzerine yaşadıklarına, "Allah’ım sen bu zulmü görmüyor musun?" sözleriyle isyan etti.

'ADALET NEREDE?' 

Emine, çocuklarını katledenlerin DAİŞ’ten daha kötü olduklarını belirterek, aynı evden 6 kişinin yaralandığını ve oğlu Fadıl’ın daha yaralı haldeyken cezaevine konulduğunu hatırlattı. Olaydan sonra yaralı kalanları sakladıklarını anımsatan Emine, "Eğer ellerine geçselerdi diğerlerini de öldürürlerdi. Ancak mahkeme verdiği bu kararla Fadıl’ı da cezaevinde öldürmek istiyor. Nasıl olacak, benim oğlum ne zaman çıkacak. Allah yerde bırakmasın. Kamera kayıtları neden saklanıyor. Sadece bize zulüm ediyorlar. İnsan bu ülkede yaşayamaz. Yaşanılacak bir ülke değil. Bu ülkeyi terk etmek gerek. Bu devlet gerçekleri ortaya çıkarmayan bir devlet. Katiller belli olmasına rağmen neden hala saklanıyor. Bize bunları yapanlar daha beterini yaşasınlar. Nerede adalet? Biz nereye gidersek gidelim polisler sürekli peşimizde. Benim oğlum ne yaptı?" diye  sordu. 
 
Her şeyin ortada olmasına rağmen cezanın kendilerine verildiğini kaydeden Emine, şunları söyledi: "Daha önce de bir şişe su yüzünden iki kişiyi öldürdüler. Biz adliyeden uzak bir yere oturduk ancak ona da izin vermediler. Bizi sürekli takip ediyorlar. Her şey göz önünde. Her birini bir yerde öldürmek istiyorlar." (Jinnews)