HEDEF KADIN HAKLARI VE LGBTİ+’LAR MI?

“Bu sadece bu dönemin politikası değil. İktidarların aile yapısını şekillendirmesi, modern siyasetin en temel alanlarından biri çünkü aileyi ve kadını yönetebildiğiniz sürece toplumun en kılcal damarlarına nüfuz etme şansınız oluyor"

Artı Gerçek - Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nca her yıl toplanan Aile Şurası’nın, “Türkiye Yüzyılında Ailemiz, İstikbalimiz” temasıyla 8.’si düzenlendi. Şura’ya katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında LGBTİQ+ söylemlerini tekrarladı, aile kurumu ve neslin devamının devletin vazifesi olduğunu ileri sürdü. “Evlenme yaşı sürekli yükseliyor. Boşanma oranı her geçen gün artıyor. Çocuk sayısı günden güne düşüyor. Aileye yönelik en büyük tehdit cinsiyetsizleştirme politikasıdır. Bu küresel bir dayatma haline döndü. Sapkın akımların hedefinde bizatihi aile kurumu vardır. Aileyi korumak bizim görevimizdir” ifadelerini kullandı.

Artı TV’de yayımlanan Gün Başlıyor programında, Leipzig Üniversitesi’nde görev yapan Sosyal Bilimci Dr. Nil Mutluer, devletin neden aile yapısını şekillendirmeye çalışabileceğini anlattı; Türkiye’deki aile politikalarını, İktidardaki isimlerin aileye, kadınlara, gençlere ve LGBTİQ+’lara yönelik söylemlerini yorumladı.

“Bu sadece bu dönemin politikası değil. İktidarların aile yapısını şekillendirmesi, modern siyasetin en temel alanlarından biri çünkü aileyi ve kadını yönetebildiğiniz, şekillendirebildiğiniz sürece toplumun en kılcal damarlarına nüfuz etme şansınız oluyor” değerlendirmesini yapan Mutluer, iktidarın aile düzenlemesinin yanında gündelik hayata bakınca gençler ve kadınlar açısından ailenin, ataerkil güce karşı insanların içerisinde taktikler geliştirerek var olmaya çalıştığı bir yapıya dönüştüğünü ifade etti.

Öne Çıkanlar