10’uncu Yargı Paketi yürürlüğe girdi

Meclis Genel Kurulu’nda sabaha karşı yasalaşan 10. Yargı Paketi, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

10’uncu Yargı Paketi yürürlüğe girdi

Artı Gerçek - Meclis'ten geçen infaz yasası olarak bilinen 10. Yargı Paketi, Resmi Gazete'nin mükerrer sayısıyla yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Kamuoyunda 10. Yargı Paketi olarak bilinen Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Meclis Genel Kurulu'nda sabaha karşı kabul edilmişti. 30 maddelik teklifte yer alan 12, 14, 15, 16, 17, 23, 24 ve 25. maddeler çıkarıldı.

İCRA VE İFLAS KANUNU'NDA DEĞİŞİKLİK

Kabul edilen teklife göre, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı uyarınca İcra ve İflas Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Buna göre, istinaf ve temyiz yoluna başvuru ve incelemede, davanın açıldığı veya şikayet başvurusunun yapıldığı parasal sınırlar esas alınacak. İstinaf ve temyize başvuruda esas alınan parasal sınırda yeniden değerleme nedeniyle meydana gelen artışın, bölge adliye mahkemesinin kaldırma veya Yargıtay'ın bozma kararları üzerine yeniden verilen kararlar hakkında uygulanmaması ve ilk karar tarihinde geçerli olan parasal sınırların esas alınmasına yönelik hüküm yürürlükten kaldırılacak.

NOTERLİK KANUNU'NDAKİ DEĞİŞİKLİK

Noterlik Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, noterlere, "sıfat ve görevlerinin gereklerine uymayan hal ve hareketlerinin tespit edilmesi üzerine" durumun niteliğine ve eylemin ağırlık derecesine göre disiplin cezalarından biri verilecek. Noterlere yönelik uyarma, kınama, para cezası, geçici olarak işten çıkarma ve meslekten çıkarma cezalarını gerektiren fiiller ayrı ayrı gösterilerek, hangi hallerde uygulanacakları hüküm altına alınacak.

Kanun'daki "Eski cezaların etkisi" hükmünün başlığı, "Bir üst veya alt derece disiplin cezasının uygulanması ve zamanaşımı" olarak değiştiriliyor. Buna göre, hakkında herhangi bir disiplin cezası verilen noterin bu cezanın kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıl içinde disiplin cezası verilmesini gerektiren yeni bir fiil işlemesi halinde, bu fiil için Kanun'da öngörülen disiplin cezasının bir derece ağır olanı uygulanacak.

İlk defa disiplin cezası verilmesini gerektiren bir fiil işleyen ve geçmiş hizmetleri sırasında çalışmaları olumlu olan notere, meslekten çıkarma cezasını gerektiren durumlar hariç olmak üzere, verilecek disiplin cezasından bir derece hafif olanı uygulanabilecek. Meslekten çıkarma cezasını gerektiren eylemler hariç olmak üzere, disiplin soruşturmasını gerektiren eylemlerin öğrenilmesinden itibaren 3 yıl geçmiş olması halinde disiplin soruşturması açılamayacak, disiplin cezasını gerektiren eylemin işlendiği tarihten itibaren 5 yıl geçmiş olması halinde ise disiplin cezası verilemeyecek. Disiplin cezasını gerektiren eylemle ilgili olarak aynı zamanda ceza soruşturması veya kovuşturması açılmışsa ceza kanunlarında belirlenen zamanaşımı süreleri uygulanacak. Disiplin Kurulu tarafından kovuşturma sonucunun beklenmesine karar verilmesi halinde mahkeme kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıl geçmekle ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrayacak.

Söz konusu düzenlemelere uyum sağlamak amacıyla Kanun'un "Yasaklara aykırı harekette bulunmak" hükmü yürürlükten kaldırılıyor ve noterlikler ortak cari hesabına ilişkin ortak işlemlere ait gelir tutarının ortak hesaba yatırılacak kısmını süresi içinde yatırmayan noterlere yönelik cezada değişikliğe gidiliyor.

Anayasa Mahkemesi’nin kararı doğrultusunda İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda değişiklik yapılıyor. Buna göre, Danıştay, idare ve vergi mahkemelerinde açılan ve kanunda belirtilen şartları taşıyıp duruşma yapılmasının zorunlu olduğu davalar ile istinaf veya temyiz yoluna başvurulabilecek kararların belirlenmesinde, davanın açıldığı tarihteki parasal sınır esas alınacak.

TCK'DA DEĞİŞİKLİK

Kabul edilen teklife göre, 5237 sayılı TCK.'nın "suça teşebbüsü" düzenleyen 35. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, tehlikenin ağırlığına göre ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine uygulanacak "13 yıldan 20 yıla" kadar hapis cezası, "14 yıldan 21 yıla", müebbet hapis yerine uygulanan ve “9 yıldan 15 yıla” hapis cezası ise “10 yıldan 18 yıla” şeklinde değiştirilecek.

'KASTEN YARALAMADA' CEZALAR ARTIYOR

TCK'nin 86. maddesindeki "kasten yaralama" halinde verilecek cezanın alt sınırı 1 yıldan 1 yıl 6 aya çıkarılacak. Yaralamanın basit tıbbi müdahale gerektirecek şekilde hafif olması durumunda verilecek “4 aydan 1 yıla” kadar ceza miktarı “6 aydan 1 yıl 6 aya” çıkarılacak.

TCK’nın 87. maddesindeki “ağırlaşmış yaralama” suçunda verilecek ceza miktarlarında da artırıma gidilmesi önerilen teklife göre, kasten yaralama fiilinin ağırlaştırılmış durumlarına göre verilecek cezaların alt sınırları her durum için birer yıl artırılacak.

Buna göre, yaralama suçunda, duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına, konuşmasında sürekli zorluğa, yüzünde sabit ize, yaşamını tehlikeye sokan bir duruma, gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına neden olması hallerinde verilecek cezanın alt sınırı 3 yıl yerine 4 yıl şeklinde uygulanacak. Diğer maddelerdeki niteliklere göre verilecek cezaların alt sınırlarında da birer yıl artırım yapılacak.

TCK’nin "tehdit" suçunu düzenleyen 106. maddesinde öngörülen değişiklikle, tehdit suçunun nitelikli hallerinde verilecek cezanın üst sınırı 5 yıldan 7 yıla çıkarılacak.

'TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE SOKMA' SUÇU

Kanun teklifi ile "trafik güvenliğini tehlikeye sokma" suçunda, alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde olmasına rağmen araç kullanan kişi hakkında verilecek cezanın alt sınırı da 3 aydan 6 aya çıkarılacak.

KONUTTA VE GECELEYİN İNFAZ SINIRLARI

5275 sayılı kanunun "Özel infaz usulleri" başlıklı 110. maddesine göre, halen kasten işlenen suçlar için 1 yıl 6, taksirle öldürme hariç olmak üzere diğer suçlar için 3 yıl olan geceleyin veya hafta sonu ceza infazında sınırlar sırayla 3 ve 5 yıla çıkarılacak. Ayrıca cezaevinin uygun görmesi halinde evde ceza infazı hafta içi de uygulanabilecek.

Teklifle, konutta infaz usulünün kapsamı da genişletiliyor. Halen kadın, çocuk veya 65 yaşını bitirmiş kişiler için 1 yıl olarak uygulanan konutta infaz sınırı 3 yıla, 70 yaşını bitirenler için 2 yıl olarak uygulanan süre 4 yıla, 75 yaşını bitirmiş olan kişiler için uygulanan 4 yıllık süre ise 5 yıla yükseltilecek. Ayrıca 80 yaşını bitirmiş kişilerin cezalarının 6 yılını konutlarında infaz edebilmesi de mevzuata girecek.

MÜEBBET CEZASI ALANLAR KAPSAM DIŞI

Halen toplam 5 yıl veya daha az süreli hapis cezasına mahkum olan ağır hasta veya engelli hükümlüler için uygulanan fıkra da değiştirilecek. Düzenlemeyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum olanlar hariç olmak üzere hükümlülerden, maruz kaldığı ağır hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyeceği tespit edilen ve toplum güvenliği bakımından "ağır ve somut tehlike" oluşturmayacağı değerlendirilenlerin cezasının konutunda çektirilmesine infaz hakimi tarafından karar verilebilecek.

Tutuklunun durumu, cumhuriyet başsavcılığınca birer yıllık dönemlerde incelettirilecek. İnceleme sonuçlarına göre tutuklunun "iyileştiğinin" tespit edilmesi halinde infaz hakimi, cezanın konutta çektirilmesine dair kararı kaldıracak ve mahkum, denetimli serbestlik müdürlüğü ve bulunduğu yer kolluk makamlarınca izlenecek. Toplam cezası 10 yıldan fazla olan hükümlülerin elektronik cihazların kullanılması suretiyle takibi zorunlu olacak. Bu yükümlülüklere aykırı hareket edilmesi halinde cezanın konutunda çektirilmesine dair karar infaz hakimliğince kaldırılacak.

HAKİMLER VE SAVCILAR KURULU

Kanunla, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı doğrultusunda Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'da değişikliğe gidildi. Buna göre, iş sözleşmesinde hukuk seçimi yapılması halinde dahi, halin bütün şartlarına göre anılan sözleşmeyle daha sıkı ilişkili bir hukukun bulunması halinde işin yapıldığı yer hukukunun işin yapıldığı sırada uygulamak zorunda olduğu hükümleri hariç olmak üzere, hakimin takdir yetkisi kapsamında iş sözleşmesiyle belirlenen hukuk yerine iş sözleşmesiyle daha sıkı ilişkili olan hukukun uygulanabilmesine imkan tanınıyor.

Hakimler ve Savcılar Kurulu Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, yüksek mahkeme üyeliğinden seçilenlerden kurul üyeliği sona erenler, herhangi bir işleme gerek olmaksızın ve boş kadro şartı aranmaksızın kalan görev süresini tamamlamak üzere geldikleri yüksek mahkeme üyeliği görevine geri dönecek, boşalan ilk üye kadrosu kendilerine tahsis olunacak.

AKP’nin kabul edilen önergesiyle, yüksek mahkeme üyeliğine seçilmeyenler bakımından uygulamada ortaya çıkabilecek tereddütlerin önüne geçilmesi amacıyla kanun teklifinin 27. maddesinde değişikliğe gidildi. Buna göre, adli ve idari yargı hakim ve savcılığından seçilenlerden Kurul üyeliği herhangi bir sebeple sona erenler, Genel Kurul tarafından müktesepleri dikkate alınarak tercih ettikleri üç ayrı yerden birinde uygun görülecek bir göreve atanacak. Ancak görev süresini tamamlayanlardan, adli yargı hakim ve savcıları arasından seçilmiş olan üyeler Yargıtay üyeliğine, idari yargı hakim ve savcıları arasından seçilmiş olan üye Danıştay üyeliğine, boş kadro olup olmadığına bakılmaksızın Genel Kurul tarafından seçilebilecek. Boş kadro olmaması halinde ilk boşalan üye kadroları kendilerine tahsis olunacak.

Seçim veya atama işlemleri, Kurul üyeliğinin sona erdiği tarihten itibaren 30 gün içinde yapılacak. Seçim veya atama işlemi yapılıncaya kadar ilgililer izinli sayılacak ve Kurul üyeliği özlük haklarından yararlanmaya devam edecek.

Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, senetle ispat zorunluluğu ve senede karşı tanıkla ispat yasağına ilişkin hükümlerdeki parasal sınırların uygulanmasında hukuki işlemin yapıldığı; istinaf yoluna başvurulabilen kararlar, temyiz edilemeyen kararlar ile temyiz incelemesi ve duruşmasına yönelik hükümlerdeki parasal sınırların uygulanmasında davanın açıldığı tarihteki miktar esas alınacak.

8 MADDE TEKLİFTEN ÇIKARILDI

Genel güvenliğin "kasten tehlikeye sokulması" suçunun, kişilerin toplu olarak bulımduklan yerlerde işlenmesi halinde verilecek cezanın yarısından bir katına kadar artırılmasını öngören teklifin 12. maddesi metinden çıkarıldı. Trafikte yol kesme suçu kapsamında ceza artırımını öngören 13. madde ile 15. madde, maddenin uygulamada sebep olacağı olumsuz durumların ortadan kaldırılması amacıyla tekliften çıkarıldı.

Çocuk tutukluların cezalarının infazına çocuk kapalı ceza infaz kurumlarında başlanması akabinde çocuk eğitimevlerine gönderilmesini düzenleyen 16. madde yeniden değerlendirilmek üzere metinden çıkarıldı. Çocuk tutukluların infazına önce çocuk kapalı ceza infaz kurumunda başlanmasını, ardından çocuk eğitimevlerine gönderilmesini düzenleyen 17. madde de tekliften çıkarıldı.

İnternet ortamında yapılan paylaşımlara ilişkin düzenlemeler ve mahkeme kararı olmaksızın BTK’ye içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi yetkisini öngören 23, 24 ve 25. maddeler de verilen önergeyle teklif metninden çıkarıldı. (MA)

yargı paketi meclis resmi gazete