5 milyonluk KYK borçluları ordusu: 20'li yaşların başında 30 bin lira borç

5 milyonluk KYK borçluları ordusu: 20'li yaşların başında 30 bin lira borç
5 milyon öğrenci ve mezun KYK borçlarını ödeyemiyor. Üniversitede temel ihtiyaçları için öğrenim kredisi almak zorunda kalan milyonlarca genç, borçlarının silinmesini talep ediyor.

Yağmur KAYA


ARTI GERÇEK- Geçtiğimiz günlerde Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) Borçlular Hareketini kuran isimlerden Trakya Üniversitesi Arkeoloji Bölümü 4’üncü sınıf öğrencisi Merve Bektaş ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 4’üncü sınıf öğrencisi Mert Batur ile konuştuk. Bektaş ve Batur, eğitim masraflarını ve temel gıda masraflarını karşılayabilmek için 4 yıllık öğrenim sürecinde garsonluk, günlük işler gibi pek çok işe gittiklerini belirtiyor ve daha yolun başında 20 binlere varan borçla yaşama bir sıfır ‘adım attık’larını dile getiriyorlar.

BEKTAŞ: OKUL VE İŞ DÖNGÜSÜ GERÇEKTEN İLERLEMİYOR

Hem ihtiyaçlarını karşılamak hem de ailesine yardımcı olabilmek için çalışmak zorunda olduğunu belirten Merve Bektaş, pandemi nedeniyle üniversitelerin kapalı olduğu bu dönemde evinin bulunduğu mahallede tekstil atölyesinde asgari ücretin altında bir ücrete çalıştığını söyledi. Yüksek lisansa hazırlanmayı hedeflediğini dile getiren Bektaş, hem sınav ücretlerinin hem de kitapların pahalı olduğunu vurguladı.

550 lira KYK bursu alan Bektaş, Edirne’ye geri döndüğümde yarı zamanlı bir işe girip çalışacağını belirtiyor. Uzun çalışma saatlerine rağmen öğrencilere verilen ücretin kendi tabiriyle çok komik bulan Bektaş, Edirne’nin bir öğrenci için pahalı bir şehir olduğunu bunu ise verdiği şu örnekle ifade etti:

'ULAŞIM ÖĞRENCİNİN BELİNİ KIRDI'

"4 senen önce çok ucuz bir yer diyebilirdim. Bir öğrencinin yaşayabileceği koşullarda değil. 2 buçuk lira bir parayla ulaşım sağlanıyor. Benim yurdum fakülte yerleşkesinde ama  2 vesaitle okula gelen arkaşadaşlarımız var. Ulaşım zaten öğrencinin belini kırdı."

‘ÇORBANIN RENGİ DEĞİŞİYOR AMA TADI DEĞİŞMİYOR’

Trakya Üniversitesi’nin Türkiye’de en ucuz yemekhanelerinden biri olduğunu söyleyen Bektaş, "Ben üniversiteye başladığım zaman çorba bir buçuk liraydı. İlk dönem bitmeden 2 buçuk lira oldu. Şu an 3 lira. Önümüzdeki dönem 4 buçuk lira olup olamayacağını bilmiyoruz. Ve yemekler aşırı niteliksiz. Çorbaların rengi değişiyor ama tadı değişmiyor. Gerçekten çok kötü çorbalar. Pilav ya da makarna yemek isterseniz çok soğuk, dünden kalan makarna yiyorsunuz. Bu kötü yemeklerin üstüne zam yapılıyor sıklıkla" diye konuştu.

Bektaş, devlet yurdunda kalmasına rağmen 550 liralık bursla geçinemediğini vurgulayarak şunları söyledi:

‘EĞİTİM NİTELİKSİZ OLDUĞU İÇİN EĞİTİM KİTAPLARIMI KENDİM ALIYORUM’

Ben bir de en ucuz yurtta kalıyorum. Yarı özel yurtlar, özel olmayan yurtlar ve devlet yurtları var. Devlet yurtları 200 lira aylık. Benim kaldığım blok yenilenmediği için 4 kişinin yaşadığı altlı üstlü ranzaların olduğu küçük bir blok. Daha büyük ve bazalı sisteme geçmiş yurtlar 215 gibi bir para ödüyor. Ben 550 lira KYK bursu alıyorum. 200 TL KYK yurduna veriyorum. Arkeoloji okuyorum ve bölüm kitapları çok pahalı. Ama eğitim niteliksiz olduğu için kendim tamamlıyorum eğitim kitaplarımı. Aylık almak istesen rahat bir 200 lira vermem gerekiyor. Gerçekten 60 sayfalık kitaplar bile 40 liradan başlıyor. Çoğu kitabın taşınabilir Belge Formatı (PDF) yok. Zaten bana geriye kalan 50 lira para kalıyor. O parayla ben şehir merkezine mi gideyim, oturup arkadaşlarımla bir kahve mi içeyim?

‘PARAMIN YETMEDİĞİ ZAMAN GÜNLÜK İŞLERE GİDİYORUM’

Benim ailem zengin bir aile değil. Yoksul bir aileyiz hatta. 6 kardeşiz tek okuyan benim. Babam inşaat işçisi aynı zaman da kalp hastası. Geçen yaza kadar çalıyordu. Kalp krizi geçirdi artık çalışamıyor. Annem de hasta. Evimiz kira. Bir ağabeyim var çalışan. Ağabeyim de pandemiden dolayı 6 ay çalışamadı. 27 bin lira borcum var.

Ben ailemden para isteyemiyorum. Para istesem gönderirler mi gönderirler ama sağdan soldan borç alarak gönderirler. Kendi kendime idare etmeye çalışıyorum. Paramın yetmediği zaman günlük işlere gidiyorum. Bir kafenin bulaşığını yıkamak ya da günlük garsonluk yapmak gibi. Hem çok ucuz paralara çalışıyorum hem de yeterli değil. Okul ve iş döngüsü gerçekten ilerlemiyorum. Ya okula gideceksin ya da işe gideceksin. İşe gittiğinde çok yorgun oluyorsun, sabah okul olduğunda gidemiyorsun ya da derste uyumak zorunda kalıyorsun. O zaman okuduğun okulun çok bir anlamı kalmıyor."

50 liralık KYK bursunu almak zorunda kalan Bektaş, üniversiteyi ve yüksek lisansı bitirse dahi geleceğin kendisi için büyük bir soru işareti olduğunu belirtti ve ekledi:

‘DEVLET OKUMAYA MECBUR BIRAKIYORSA BU BORÇLARI SİLSİN’

"Ben şu an mezun oldum. Yüksek lisans yapmak istiyorum. Çünkü arkeolojide iyi bir yere gelebilmem için uzmanlaşmam gerekiyor. Bunun dışında serbest arkeolog adı altından taşeron olarak çalışmam gerekecek. Oda mevsimlik olarak çalışabileceğim. Yüksek lisansa da burs alırım. KYK kredisi alacağım büyük ihtimalle. Yüksek lisans yapmak için imkânım yok çünkü. Bununla birlikte benim toplam borcum daha yüksek lisanstan mezun olur olmaz 50 bin liraya tekabül edecek. Çok şanslıysam bir iş bularak ya da araştırma görevlisi olarak atandıysam 3 bin 5 bin gibi bir para alacağım ama hala evim kira olacak, hala gelecek kaygısı taşıyacağım. Devlet bana okumayı mecbur kılıyorsa bu borçları silsin, borçlarımızın silinmesini talep ediyoruz."

BATUR: 20’li YAŞLARIN BAŞINDAN 30 BİN LİRA BORÇ

Mert Batur 6 yıl önce Muğla’dan İstanbul’a okumak için geldiğini ve geride bıraktığı bu 6 yıl içerisinde çalışmadığı bir dönem olmadığını ifade etti. İş yerine yakın olduğu için Leven’te karanlık bir odada 3 yıl boyunca yaşadığını vurgulan Batur, çoğu öğrencinin çalışmak zorunda kaldığı için okula gidemediğini dile getirerek şunları söyledi:

"İstanbul’da yaşam muhteşem derecede pahalılaştı. Ve en temel ihtiyaçlar ilk zamlananlar olduğu için direkt öğrencilere yansıyor. Daha lüks giderler daha uzun sürelerde ve daha ucuza zamlanıyor. Ama ulaşım gibi, beslenme gibi ihtiyaçlar çok hızlı zamlanıyor. 20’li yaşlarının başında 30 bin liralara varan borçlar. Yıl geçtikçe katlanan bu borçlar kimse açısından ödenebilir değil.

2017'den bu yana bu mesele ne zaman gündeme gelse bir söz verilmiş. Bazen borçların silinmesi, bazen yapılandırma ya da erteleme... Her ay bir müjde haberi var. Siliniyor, silinecek... 1 hafta önce ‘KYK Borçlular Hareket’ ini açıkladık ve KYK borçlarını görünür kılacak çalışmalara giriştik. Sosyal medya üzerinden hastag başlattık ve 30 binden fazla teweet atıldı. 24 saat boyunca Trending Topics  (TT) listesinde kaldı.

Ve biz, bu sefer şunu söylüyoruz: Biz örgütsüz, bağımsız KYK borçluları değiliz. Hepimiz tek tek ‘sizden’ haber beklemiyoruz. Artık beraberiz ve birlikte hareket ediyoruz. Türkiye'nin yer yerinden beraber hareket ediyoruz. Basın da çok ilgilendi sağ olsun.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla yapılandırmaya gidileceğine dair haberler görüyoruz. Ama bu işi burada bırakırsak bu haberleri görmeye devam ederiz. Çünkü yaptıkları işlerle şöyle oluyor: bir erteleme, ama faiz işlemeye devam ediyor. Borç, Faizlerle birlikte 7 bin lira artıyor. Devlet öğrenci borçlarına aylık faiz uyguluyor. Dolayısıyla 2- 3 katına çıkıyor borçlar." 

Türkiye’nin her yerinden 5 milyon kişilik borçlular ordusu olduğunu vurgulayan Batur, 5 milyon kişi içerisinde evli ve çocuklu isimlerinde olduğunu aldıkları mesajlarla öğrendiklerini dile getirdi. Bir yol haritası belirlediklerini söyleyen Batur, "5 milyon insandan bahsediyorsunuz. AKP’lisi, MHP’lisi, HDP’lisi fark etmez. Meclis bu meselenin bir tarafı. Ama sonuçta ana sorumlusu iktidar partisi. 5 milyon yoksul genç var.

‘MESELE AYYUKA ÇIKMIŞ’

KYK borçlarının silinmesine yönelik devletin düzenlediği bir yöntem var: Oda kişinin ölmesi! Ölmekten başka çare bırakmayan bir düzenleme yapmışlar. Bu travmatik bir şey. Şu an Türkiye’de yaşayan gençler açısından travmatik bir durum. Biz sürekli intihar haberleri alıyoruz. Ve bu intihar haberleri sadece ekonomik sebeplere dayanmıyor. Ekonomik sebeplerinde temelinde yer aldığı kendisini gerçekleştirememe, üretememe sorunu. 30 bin lira bir borçlu 25 yaşından hiçbir koşulda kendini üretemeyecek, hayatta bir yer kendisine tarifleyemez ki! Mesele ayyuka çıkmış. O yüzden silinmesinden başka bir çare yok bizim açımızdan." dedi.

ÇÖZÜM OLMAZ İSE ANKARA'YA YÜRÜYECEKLER

KYK Borçluları Hareketi olarak, borçlarının silinmesi için sonuna kadar mücadele edeceklerini vurgulayan Yaman, somut bir adım atılmadığı takdirde Ankara'ya yürüyüş düzenleyeceklerini ve duyarlı bütün kesimleri kendileriyle dayanışmaya çağırdı.

Öne Çıkanlar