Bakırhan: İstanbul'da yapılan operasyon aynı zamanda bizleredir

Tatvan’da Newroz kutlamasında konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını ‘siyasi operasyon’ sözleri ile değerlendirdi. Bakırhan, operasyonun ‘kent uzlaşısı’ gerekçesi ile yapıldığını hatırlatarak, ‘Aynı zamanda bu operasyon bizleredir’ dedi.

Bakırhan: İstanbul'da yapılan operasyon aynı zamanda bizleredir

Artı Gerçek - Bitlis’in Tatvan ilçesinde "Özgürlük İçin Demokratik Toplum" şiarlarıyla Newroz Bayramı kutlaması gerçekleştirildi.

Kutlamaların yapıldığı Fuar Alanı, kitle sabahın erken saatlerinde gelmeye başladı.

Miting alanında kitleye seslenen Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısına ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına değindi.

Öcalan’ın çağrısına değinen Bakırhan, “Bu çağrı sadece Kürtlerin özgürleşmesini sağlamayacak, 85 milyonun özgürleşmesini sağlayacak ve 85 milyona kazandıracaktır" dedi.

‘DEVLET ÇAĞRININ GEREĞİNİ YERİNE GETİRMELİ’

Bakırhan, şunları söyledi:

"Onun için diyoruz ki bu çağrı samimiyetle, ciddiyetle ele alınmalıdır. Bu çağrının gereklerini iktidar ve devlet yerine getirmelidir. Sayın Öcalan'ın çağrısı öyle sıradan bir çağrı değil, Sayın Öcalan yeni bir start verdi. Kürt gerçekliğini, kazanımlarını demokratik adımlara dönüştürme zamanıdır.

Bir çağrı da devlete, iktidaradır. Evet bugüne kadar diyordunuz ki Sayın Öcalan bir çağrı yapsın. Biz de adadaydık. Sayın Öcalan ile birlikte 4 saat kaldık. Sayın Öcalan aynı zamanda batmış ve bitmiş, demokrasisi olmayan, özgürlüğü olmayan, ekonomisi neredeyse yok olmuş bir ülkeye aslında yeni bir kapı açtı. Sayın Öcalan Türkiye’ye demokratikleşme fırsatı verdi. Sayın Öcalan, 100 yıllık tekçi ve inkarcı politikalardan vazgeçin dedi. İşte hükümet ve iktidar beklediği bu çağrı geldiyse şimdi Kürt halkının istemiş olduğu demokratik talepleri karşılayacak adımlar atmalıdır. Bunun gereği yerine getirilmeli.

Sayın Öcalan’ın örgütü, Sayın öcalan'ın çağrısının arkasında durdu. O zaman devlet de bu çağrının gereklerini yerine getirmelidir. Bu çağrı uzadıkça, gerekleri yerine getirilmedikçe provokasyonlar ve sabotajlara açık olur. Provokasyonlar ve sabotajlar olmasın istiyorsak çağrının gereğinin yerine getirilmesi gerekir.

‘İMAMOĞLU’NA OPERASYON SİYASİDİR’

Biz demokrasi derken, özgürlük ve eşitlik derken İstanbul'da Sayın Ekrem imamoğlu ve 100’ü aşkın aydın, yazar ve siyasetçiye sabahın köründe operasyon çekildi. Bu operasyonu kınıyoruz, bunu eleştiriyoruz. Bu operasyonu reddediyoruz. Bu operasyon ne yargı ne hukuk meselesidir. Apaçık siyasi operasyondur. Bu siyasi operasyonlardan, artık bu barışın tartışıldığı bir süreçte vazgeçilmesi gerekiyor. İmamoğlu’nun Kent Uzlaşısı üzerinden gözaltına alınmasını kabul etmiyoruz. Kent Uzlaşısı Türk'ün, Kürt'ün, Arap'ın, emekçinin, kadının kentteki bütün dinamiklerin kendi yöneticilerini seçtiği ve kazandırdığı bir yöntemdir. Savcı bu operasyonla ne demek istiyor? Tatvanlı Kürtler İstanbullu Türklerle ittifak yapamaz diyor. Sayın savcıya sesleniyoruz; Kürtler siyaset yapmayacaksa ittifak yapmayacaksa ne yapacaklar?

‘BU OPERASYON AYNI ZAMANDA BİZLEREDİR’

Bu siyasi operasyon aynı zamanda bizleredir. Kent Uzlaşısınadır. İrademizedir. Bu operasyonu kabul etmiyoruz. Sayın savcının dediğinin tersine daha fazla Türklerle, emekçilerle, Alevilerle, kadınlarla birlikte bir araya geleceğiz. Demokratik bir Türkiye için, demokrasi için, özgürlükler için, şeffaf ve demokratik yerel yönetimler için savcının dediğinin tam tersini yapmaya devam edeceğiz. Bu ayrımcı ve düşmanlaştırıcı aklı reddediyoruz. Ne demek Türk ve Kürt ittifak yapamaz? O zaman bizim AK Parti ile yaptığımız görüşmelere de mi sayın savcı dava açacak. Bizler bu topraklarda yüzyıllardır devam eden Kürt ve Türk ittifakının demokratik bir zeminde yeniden güncellenmesinin mücadelesini veriyoruz. Kent Uzlaşısı suç değil, demokratik bir modeldir.

İMAMOĞLU SERBEST BIRAKILSIN

Aylardır Türkiye iç barışını konuşuyor. Biz de konuşuyoruz, toplantılar yapıyoruz. Sanırım biz ve savcı beyin iç barıştan anladığı şey aynı değil. Bizim iç barıştan kastımız sadece Kürtlerle barışma değil, 85 milyonla barışmadır. Bizim iç barıştan kastımız sabahın dördünde operasyon olmasın, halkın seçtiği irade tutsak edilmesin üzerinedir. Ama iç barış derken bunlar sabah erken operasyonlarını anlıyorlar. Bu operasyonlar adalete, barışa ve demokrasiye vurulmuş büyük bir darbedir, sabotajdır, kabul etmiyoruz. İstanbul halkıyla dayanışacağız, demokrasiyle dayanışacağız, bu topraklarda demokrasinin gelmesi için bu siyasi kumpasları, operasyonları tanımadığımızı bir kez daha belirtiyoruz. Bir an önce Sayın İmamoğlu ile birlikte gözaltına alınanların serbest bırakılmasını ve barış sürecini zedeleyecek sabotajlardan ve provokasyondan kaçınılmalıdır." (MA)