Buldan: Dünden bugüne aynı zihniyet

İSTANBUL - 23 yıl önce kaçırılıp öldürülen Kürt işveren Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay mezarı başında anıldı. Buldan’ın eşi Pervin Buldan, 1994’ten 2017’ye devlet zihniyetinin değişmediğini söyleyerek, faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması için "Adalet ve Araştırma Komisyonu"nun kurulmasını önerdi.

İstanbul'da 2 Haziran 1994'te Yeşilyurt Çınar Oteli'nden polis kimlikli kişiler tarafından kaçırıldıktan sonra öldürülen işverenler Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay mezarları başında anıldı. Avcılar Mezarlığı'nda bulunan mezarları başında yapılan anmaya Savaş Buldan’ın eşi HDP’li TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, HDP Sözcüsü Osman Baydemir, milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder ve Celal Doğan, Barış Anneleri ve çok sayıda kişi katıldı. Anmada, 3 Kürt işvereninin fotoğraflarının yer aldığı ve üzerinde "Doksanlarda Toroslarla, ikibinlerde Rangerlerle faili meçhuller devam ediyor. Şahadetlerinin 23. yıldönümünde sizleri saygı ve minnetle anıyoruz" yazılı pankart açıldı. Ayrıca Musa Anter'den Tahir Elçi'ye, Uğur Kaymaz'dan Ceylan Önkol'a, Hacı Lokman Birlik'ten Mehmet Tunç'a kadar hayatlarını kaybeden çok sayıda kişinin fotoğrafları da taşındı.

'ŞİMDİ ASKERLERİN VE POLİSLERİN GÖZETİMİNDE YAPILIYOR'

Anmada konuşan Savaş Buldan'ın eşi Pervin Buldan, Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın 23 yıl önce kaçırılmalarının ardından derilerinin yüzüldüğünü, korkunç işkencelerle katledildiklerini hatırlattı. 1994'ten 2017’ye Türkiye’de bir şeyin değişmediğine dikkat çeken Buldan, faili meçhullerin, yargısız infazların, katliamların, bugün devletin sistematik olarak önüne koyduğu bir politika olarak devam ettiğini belirtti. 1994’ten bu yana katledilenlerin cezalandırılması, suçluların adalet önüne konulup yargılanması için verilen mücadelenin bugün de devam ettiğini vurgulayan Buldan, "Bir dönem JİTEM, kontrgerilla tarafından işlenen cinayetler bugün güvenlik güçlerinin, askerlerin ve polislerin gözetiminde yapılıyor" şeklinde konuştu.

Dünkü zihniyet ile bugünkü zihniyet arasında fark olmadığına vurgu yapan Buldan, "Faili meçhulü yapanlarla Sur’u yıkanlar, Gever’i yıkanlar, Cizre ve Silopi’de katliamlar yapanlar arasında fark yok. Bütün mücadelemiz 90’lardaki cinayetlerin bir daha olmasın diyeydi. Çocuklar yetim kalmasın diye mücadele ettik. Bugün ise Cizre ve Silopi’de çocuklar yetim kalmaya devam ediyor" dedi.

'ADALET VE ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMALI'

Meclis bünyesinde "Adalet ve Araştırma Komisyonu"nun kurulmasının önemine dikkat çeken Buldan, Kürt halkıyla barış yapılmak isteniyor ise bu üç cinayetin aydınlatılmasıyla başlanabileceğini ifade etti. Türkiye’deki adalet ve hukuktan bir beklentilerinin olmadığını söyleyen Buldan, adalet işlemiş olsaydı bugün katliamların ve ölümlerin yaşanmamış olacağını ifade etti. Buldan, halkın mücadelesiyle birlikte Türkiye’ye barışı ve özgürlüğü getireceklerinin inancını taşıdıklarını sözlerine ekledi.

BAYDEMİR: EN BÜYÜK İNTİKAM BARIŞ OLACAKTIR

HDP Sözcüsü Osman Baydemir de konuşmasında, "Neredeyse 40 yıldır diyalog dışında, istişare dışında, insanlık yöntemleri dışında her türlü kirli yöntemleri devreye sokuldu. Bu yöntemler sonucu 17 bin 500 faili belli cinayetten sadece üçü olan Savaş, Adnan ve Hacı öldürüldü" dedi. Kürt halkının hiçbir zaman mücadelede yaşamlarını yitirenleri unutmayacaklarını vurgulayan Baydemir, onları öldürenlerin ise yıkımların arasında çirkin bir surat olarak kalacaklarını söyledi. Tarihin zalimi de mazlumu da unutmayacağının altını çizen Baydemir, "En büyük intikamın annelere verilecek barış müjdesi olacaktır" dedi.

İktidarın müflis tüccar mantığıyla eski kadrolarla ittifak kurup tekrar eski defterlere dönerek ömrünü uzatmaya çalıştığını belirten Baydemir, "Yasaklarla mücadele edeceğiz, faili meçhulleri aydınlatacağız" diye konuştu.

Baydemir son olarak, "Ama hiç şüpheniz olmasın öncekiler nasıl başaramadıysa sizler de başaramayacaksınız. Çünkü karşınızda haklı olan bir dava var" dedi. (dihaber)