Esenyurt’ta tansiyon yüksek: ‘Faşistlere bu meydanı bırakmayacağız’
Müzeyyen YÜCE
İSTANBUL - İstanbul Esenyurt’ta 31 Mart yerel seçimlerinde 'kent uzlaşısı' ile Belediye Başkanı seçilen Ahmet Özer'in görevden alınmasına ilişkin tepkiler sürerken, belediyedeki CHP Grup Odası bu sabah kayyım talimatıyla kitlendi, tabelası indirildi. CHP’li 28 meclis üyesinin polis müdahalesiyle darp edilerek belediye dışına çıkarıldığı olay sonrası Esenyurt’ta tansiyon yükseldi.
‘CHP GRUP TOPLANTISINI SOKAPA TAŞIDI, YÜZLERCE POLİS YÖNLENDİRİLDİ’
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in de aralarında bulunduğu CHP’li yöneticiler alana gelerek grup toplantısını sokağa taşıdı, polis ise bariyerlerle parti grup toplantısının yapıldığı alana giriş çıkışları kapattı. Bu esnada çevredeki güvenlik önlemleri neredeyse iki katına çıkarıldı, belediye çevresine yüzlerce polis, gözaltı aracı ve akrep araçlar yönlendirildi. Belediyenin tamamen bariyerler ve çevik kuvvet ekipleri tarafından örüldüğünü gören Esenyurt halkı duruma “Savaşta mıyız? Ne oluyor. Bu kadar polisle sınırları korusaydınız suçlular giremezdi” sözleriyle tepki gösterdi.
‘YURTTAŞ BELEDİYEYE ALINMADI, HİZMET DURDU’
Polisin aldığı çok yoğun güvenlik önlemleri sonrasında belediyeye giriş çıkışlar da yasaklandı. Belediye hizmetlerinden yararlanmak isteyen ve randevusu bulunan yurttaşlar belediyeye alınmadı, belediyede tüm işlemler durduruldu. Hizmet alamadan geri dönmek zorunda kalan yurttaşlar duruma isyan ederek “Bu nasıl bir keyfiyet. Madem almayacaksınız randevu vermeyin. Kendi belediyemize giremiyoruz. Bu nasıl bir rezalet” ifadelerine yer verdiler.
‘CHP’LİLER PARTİ BİNASINA YÜRÜDÜ’
Öte yandan Esenyurt'ta CHP İlçe Başkanlığı’nın abluka altına alındığı iddiaları üzerine CHP’li Özgür Çelik’in de aralarında bulunduğu CHP’liler çok sayıda çevik kuvvet eşliğinde belediye önünden Esenyurt Meydanı’nda bulunan ilçe başkanlığına yürüdü. Zaman zaman polis müdahalesi ile karşılaşan grup yürüyüşünü “Kayyım gidecek biz kalacağız” sloganlarıyla partinin ilçe başkanlığı önünde tamamladı. CHP’li yöneticiler tüm gün ilçe başkanlığında toplantı yaparken, parti binası çevresinde çok sayıda polis bekledi.
‘CHP ‘DEMOKRASİ NÖBETİNE’ BAŞLADI’
Öte yandan kayyıma karşı yol haritasını açıklayan CHP, Parti Meclisi’nde (PM) aldığı karar doğrultusunda CHP’nin Esenyurt Meydanı’nda yer alan ilçe binası önünde bugün ‘demokrasi nöbeti’ başlattı. CHP ve DEM Partili siyasetçilerin katılımıyla başlayan nöbet 17:00- 19:00 saatleri arasında gerçekleşti. Meydanda toplanan çok sayıda yurttaş “Kayyımlar gidecek biz kalacağız”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “Direne direne kazanacağız” sloganları attı, ‘Hak, hukuk, adalet’, ‘Kadınlar kayyıma hayır diyor’, ‘Kayyım gider halkın iradesi kalır’ yazılı afişler taşıdı.
‘BUGÜN ESENYURT’TA PARKLAR, MEYDANLAR ABLUKA ALTINDA’
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, nöbet eyleminde yaptığı konuşmada bugün atanmış kayyım yönetiminin Esenyurt’ta suç işlediğini söyledi. Esenyurt’un parkları, meydanları ve CHP’nin ilçe binasının abluka altına alındığını ifade eden Çelik, “Esenyurt Belediyesi’ni demir bariyerle abluka altına alanlar, sınırları bu demir bariyerlerle koruyabilseydi Türkiye’nin mülteci krizi olmayacaktı. Bugün Esenyurt’ta çocuklar parklara giremiyor. Halkından korkan bir iktidar” diye konuştu. Türkiye’de bir demokrasi darbesinin de Mardin’de, Batman’da, Halfeti’de yaşandığını belirten Çelik, milletin darbecilere günü geldiğinde gereken cevabı vereceğini kaydetti. CHP’nin demokrasi nöbetini yarın da sürdüreceğinin altını çizen Çelik, meydanda sivil toplum kuruluşları ve derneklerle buluşacaklarını, dayanışacaklarını ifade etti.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın da Esenyurt Belediyesi’nin ardından bugün de Mardin’e, Batman’a ve Halfeti’ye atanan kayyımlara tepki gösterdi, “Esenyurt’a ses çıkartan Mardin’e sessiz kalırsa, Mardin’e ses çıkartan Esenyurt’a sessiz kalırsa yeniliriz. Bu bir demokrasi mücadelesi” dedi. CHP’li Günaydın’ın konuşması sırasında nöbete katılanlar “Hükümet istifa” sloganları attı.
‘SİYASETÇİLERİN KAYYIMLARA KARŞI ORTAYA KOYDUĞU İRADE YETERSİZ’
Esenyurt Belediyesi’nden Cumhuriyet Meydanı’na kadar olan yaklaşık 4 kilometrelik mesafede yoğun bir güvenlik önlemi göze çarparken, bu manzara Esenyurt halkı için yabancı değil. Zira nisan ayında Van'da seçimi kazanan DEM Partili Abdullah Zeydan'ın seçilme hakkının iptal edilmesiyle başlayan protestolar sırasında da benzer görüntülere sahne olmuştu.
Bugün de Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Urfa'ya bağlı Halfeti Belediyesi'ne atanan kayyımlar sonrası ilçede yüksek bir tepki ve öfke var. Esenyurt’un İstanbul’un en büyük ilçesi olduğuna vurgu yaparak, “Bu halkın iradesi gasp edildi, yok sayıldı. Daha ne olması bekleniyor” diyen yurttaşlara göre bugün siyasetçilerin ‘kayyımlara’ karşı ortaya koydukları irade yetersiz.
‘FAŞİSTLERE BU MEYDANI BIRAKMAYACAĞIZ’
Esenyurtlu bir yurttaş, muhalif belediyelere dönük hamlelerin ‘kayyım’ ifadesiyle açıklanmaması gerektiği görüşünde. Yaşanan olayları ‘irade gaspı’ ve ‘faşizan bir darbe’ olarak değerlendiren yurttaş, “Durumu ‘kayyım’ olarak yumuşatmak yanlış. Bugün Mardin’de de Batman’da da Esenyurt’ta da yapılan faşizan bir darbedir ve bizlerin iradelerini yok saymaktan başka bir şey değildir. Bu darbelere karşı asla boyun eğmeyeceğiz. Mücadele etmeye devam edeceğiz. Siyasi partiler bırakıp gitse de biz halk olarak buradayız. Bu faşistlere bu meydanı bırakmayacağız” ifadelerine yer veriyor.
‘KALKIN ARTIK KOLTUKLARINIZDAN, TEPKİ VERİN’
Esenyurt Belediyesi’nin ardından Mardin, Batman ve Halfeti’ye atanan kayyımlara da tepki gösteren başka bir Esenyurtlu ise, seçilmiş belediye başkanlarının yerine atanan kayyımın hukuksuz olduğuna vurgu yapıyor. İktidarın antidemokratik uygulamalarının ve Kürt halkına dönük düşman hukukunun ne zaman biteceğine ilişkin isyanını dile getiren 62 yaşındaki Esenyurtlu, “Yeter yoruldum artık. 62 yaşındayım böyle bir zulüm görmedim. Ayıptır” diyor. “Türkiye’nin her yeri bizimdir” diyen yurttaş, tepkisini “Mardin’de bana bir, Esenyurt’ta bana bir. Biz bu ülkenin her şehri ile biriz. Hepsi bizim. Neden bize bunu bize yapıyorlar, ayrıştırıyorlar, düşmanlaştırıyorlar. Kalkın artık koltuklarınızdan, tepki verin. Oturmayın artık. Yeter artık, kendim mi öldüreyim. Ey Mustafa Kemal, hele bir kalk ne oluyor ülkende” sözleriyle gösteriyor.
‘O BARİYERLERİ SINIRLARA DİZSELERDİ…’
Esenyurt halkının büyük çoğunluğu belediyeye atanan kayyım sonrası verilen tepkinin, nisan ayındaki Van eylemlerine göre çok sönük olduğunu ifade ediyor. “Bizi birlik olmak, güçlü olmak kurtarır” diyen yurttaş etrafı göstererek Esenyurt’un belediyesinden meydanına kadar abluka altında olduğunu söylüyor. “Bakın iyi bakın, hangi yüzyılda yaşadığımızı görün.
Bugün seçilmiş meclis üyeleri belediyeye alınmadı. Bugün Esenyurt halkı vergisini verdiği, oy vererek seçtiği belediyeye alınmıyor” diyen yurttaş, “Esenyurt halkının büyük çoğunluğunun oyuyla seçilmiş bir başkanın yerine atanan kayyımın ilk işi belediyeyi halka kapatmak oldu. Seçilmişin yerine nasıl kayyım atanır? Neden sandık kurulur? Halkımızın etrafına yüzlerce bariyer dizmişler. O bariyerleri sınırlara dizselerdi milyonlarca mülteci giremezdi ülkemize. Artık evimizde huzurlu oturamıyoruz. Ekranlar karşısında neredeyse delireceğiz. Bu faşizan iktidarın düşman politikasına karşı mücadeleyi büyütmek bugün konuşulması gereken tek şeydir” şeklinde konuşuyor.