CHP’li belediyelere operasyon: Gözaltına alınan 10 kişi tutuklandı

Canan COŞKUN

İstanbul'da CHP’li belediyelere yönelik operasyonlar kapsamında Tuzla, Ataşehir, Adalar, Beyoğlu, Şişli, Kartal, Üsküdar, Sancaktepe ve Fatih belediyelerinden başkan yardımcıları ve meclis üyelerinin de aralarında bulunduğu 10 kişi, “silahlı terör örgütüne üye olma” suçlamasıyla tutuklandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında 11 Şubat’ta ev baskınlarıyla gözaltına alınan 10 kişi emniyetteki işlemlerinin ardından bugün (13 Şubat) Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi. Gözaltındakiler, Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nda sorgulandıktan sonra “silahlı terör örgütüne üye olma” suçlamasıyla tutuklanma istemiyle nöbetçi sulh ceza hâkimliğine sevk edildi. Gözaltındakiler için adliyede bulunan avukatların da sulh ceza hâkimliği önüne geçmesine izin verilmezken, çok sayıda çevik kuvvet polisi de sulh ceza hâkimliğinin bulunduğu katta bekletildi. CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Turan Taşkın Özer ile CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çevik de destek olmak amacıyla adliyedeydi.

Gözaltındaki kişilere DEM Parti yönetimindeki belediyelere kayyım atanmasını protesto etmek ve Halkların DEM Parti Genel Kurulu'na katılma suçlamaları yöneltildi. Evlerde yapılan aramalarda hakkında toplama kararı olmayan kitap ve dergilere el kondu ve bunlar suç delili olarak dosyaya eklendi.

HDK'YE 'LEGAL GÖRÜNÜMLÜ CEPHE' SUÇLAMASI

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun tutukluluğa sevk yazısında, Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK) Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) devamı niteliğinde olduğu savunuldu. HDK’nin “legal görünümlü bir cephe yapılanması ve TBMM’ye alternatif bir meclis olduğu” iddia edildi. HDK’nin “legal görünümlü protesto yürüyüşü, basın açıklaması ve mitingler” düzenlemesi bir suç gibi yansıtılarak “terör örgütlerinin kırsal alanlarına eleman gönderdiği” iddia edildi.

Yazıda, 2024 seçimleri öncesi kurulan “kent uzlaşısı” kapsamında “Türkiye'nin batı illerinde farklı kesimlerle diyalog/ittifak zemini arayışına girildiği” anlatıldı. Savcılık, bu iddiayı desteklemek için PKK yöneticileri Bese Hozat’ın 5 Kasım 2024, Mustafa Karasu’nun 4 Nisan 2024, Cemil Bayık’ın da 31 Mart 2024 seçimleri öncesinde basına yaptıkları açıklamalarına değindi. Sözü edilen açıklamalarda kent uzlaşısının Kürtlerle Türklerin birliği olduğu ve Kürt sorununun demokratik siyasi çözümü için atılmış bir adım olduğundan bahsediliyor.

'KÜRTLERİN YEREL YÖNETİMLERDE SÖZ SAHİBİ OLMASI AMAÇLANDI'

Savcılık, kent uzlaşısı formülüyle “batıdaki il ve ilçelerde Kürtlerin, belediyeleri kazanmasalar da uzlaşılacak ve desteklenecek aday karşılığında, belediye meclislerinde belli sayılarda kota elde edilmesi sonucu belediye meclis kararlarında söz sahibi olmalarının, yerel yönetimlerde yer almalarının ve siyasi bir denge olmalarının amaçlandığını” savundu.

'TOPLATMA KARARI OLUP OLMADIĞI BELİRLENEMEYEN KİTAP'

Sevk yazısında, gözaltına alınan kişilerin evinde yapılan aramalarda kitaplara da el konulduğu belirtildi. El konulan kitaplardan biriyle ilgili “hakkında toplatma kararı olup olmadığının belirlenemediği” ifadesi kullanıldı. Hakkında herhangi bir soruşturma bulunmayan yayınların Gezi Parkı eylemlerini konu alan sayıları da suçlama olarak dosyaya kondu.

PROTESTO EYLEMİNE VE GENEL KURULA KATILMA SUÇU

Sevk yazısında, HDK’nin 29 Ocak 2023'te İstanbul Şişli’de 600 kişinin katılımıyla 12'nci Dönem Genel Kurulu’nun gerçekleştiği, Cengiz Çiçek, Esengül Demir ve Mithat Sancar’ın konuşma yaptığı anlatıldı. Programın, konuşmaların ardından konserle devam ettiğinin aktarıldığı yazıda, gözaltına alınan kişilerden birinin bu programa katılması suçlama olarak yansıtıldı. Savcılığın sevk yazısında, gözaltına alınan kişilerden birinin Hakkari Belediyesi’ne kayyım atanmasını protesto eylemine katıldığı belirtildi.