Demirtaş yine yok
Tutuklandıktan sonra ilk kez hakim karşısına çıkması beklenen Selahattin Demirtaş, kelepçe takılmasını reddettiği için duruşmaya katılmadı. Avukatları da salonu terk etti.
Sibel HÜRTAŞ
ARTI GERÇEK– Tutuklu HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, 245 gün sonra Ankara Adliyesi'nde hakim karşısına çıkması bekleniyordu. Ancak Demirtaş adliyeye kelepçeyle getirilmeyi reddettiği için duruşmaya katılmadı. Demirtaş'ın SEGBİS'le ifade vermeyi reddetti, avukatlar ve izleyiciler yargılamayı protesto ederek salonu terk etti. Demirtaş, "Adaletsizliğe her halukarda direneceğiz" dedi.
Diyarbakır’daki evinde 4 Kasım 2016 tarihinde gözaltına alınıp tutuklanan ve Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutulan Demirtaş, Ankara 35. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek duruşmasında hazır bulunsaydı, 245 gün sonra hakim karşısına çıkmış olacaktı.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın yargılandığı dava Ankara 35. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün görülecekti. Demirtaş bu duruşmaya yüz yüze katılma talebinde bulunmuş, mahkeme de talebini kabul etmişti.
ADLİYEDE BOMBA ARAMASI
Demirtaş'ın saat 10.00'da başlayacak duruşması öncesi Ankara Adliyesi'nde yoğun önlemler dikkat çekti. Polisler, uzman köpeklerle adliye içinde bomba araması yaptı. Bomba araması yaparken adliye boşaltıldı. Adliyenin etrafı polis barikatlarıyla çevrilirken, sokak başlarına TOMA'lar yerleştirildi. Davayı izlemek isteyen partililer ve gazeteciler içeriye kimliklerine bakılarak ve tek tek aranarak alındı. 35. Asliye Cezanın salonu küçük olduğu için dava Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi salonuna alındı. Ancak bu sırada Demirtaş'ın, kelepçe takılarak ring aracına bindirilmek istenmesini kabul etmediği için duruşmaya gelmediği bilgisi iletildi.
Duruşma salonunda HDP milletvekilleri, MYK üyeleri, il ve ilçe örgütlerinden katılımcılar ile Demirtaş'ı savunacak 50'ye yakın avukat hazır bulundu.
'O KELEPÇE 6 MİLYON SEÇMENE TAKILMAK İSTENDİ'
Duruşmanın başlaması için SEGBİS'le bağlantı düzeni hazırlandı. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi Edirne Cezaevinde Demirtaş'ın duruşmaya gelmeyi kabul etmediğini bildiren tutanağı okuyarak duruşmayı açtı. Daha sonra avukatlara söz verdi. Demirtaş’ı savunmak için gelen 50’ye yakın avukat adına söz alan Avukat Mahsuni Kahraman, Selahattin Demirtaş’ın 6 milyon seçmenin iradesini taşıdığını söyleyerek, "O kelepçe sadece Demirtaş’a değil, 6 milyon seçmenle 20 milyon Kürt’e takılmak istendi" dedi.
Avukat Kahraman, Selahattin Demirtaş’ın büyük bir komployla içeri alındığını belirterek, şunları söyledi:
"Selahattin Demirtaş, simge bir isimdir. Ona takılmak istenen kelepçe Türkiye halklarının beraber yaşama isteğine takılan kelepçedir. Bu sabah yapılan basit bir uygulama değildir. Demirtaş, elinde silah olan bir terörist değil. Parlamentonun 3. büyük partisinin lideridir, Cumhurbaşkanı adayı olmuş bir isimdir. Halen milletvekilidir. O kelepçe takılıp, arabayla buraya getirilmeyi halkının onurunu, siyasetin onurunu korumak için kabul etmedi. Onun bu tutumunu alkışlıyoruz. Ne SEGBİS’i ne de bu muameleyi kabul etmiyoruz. Bu duruşmanın da bu yargılamanın da bir anlamı yok. Bu dava dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin tarihe yetiştirilmek için bir gün içinde Adalet Bakanlığı’ndan izin alınıp, fezleke hazırlanarak açıldı. Demirtaş’ın sanık olarak bu dosya üzerinden size savunma vermesi bir lütuftu. O ‘bu davayı tanımıyorum’ diyebilirdi. Ama demedi, gelip savunma yapmak istiyorum, konuşmak istiyorum dedi. Ama birileri bunu engelledi. Yargılamada Demirtaş’a yapılanı kabul etmiyoruz ve duruşmadan çıkıyoruz."
Mahsuni Kahraman’ın konuşmasının ardından izleyiciler alkışlar ve sloganlarla mahkemeyi protesto ederek, duruşma salonundan ayrıldı. İzleyiciler, "Direne direne kazanacağız" sloganları atarak, mahkemeden ayrıldı. Mahkeme hakimi, slogan atılmaması ve alkışlanmaması için uyardı ama buna karşın izleyiciler, protestoya devam etti.
Avukatların mahkeme salonunu terk etmesinin ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Demirtaş'ın bir sonraki duruşmaya SEGBİS sistemi ile hazır edilmesi için müzakere yazılmasına karar verdi ve duruşmayı 24 Kasım'a erteledi.
YARIM SAAT BEKLEDİ
HDP'den yapılan açıklamaya göre Demirtaş'a sabaha karşı saat 03.40'ta Edirne Cezaevi'nde yola çıkmak için geldiği servis aracında kelepçe takılmak istendi. Bunun üzerine Jandarma Bölük Komutanı ve nöbetçi müdür ile görüşen Demirtaş, halen milletvekili olduğunu, dokunulmazlığının devam ettiğini, kelepçe takılması halinde duruşmaya gitmeyeceğini söyledi. Bölük Komutanının kelepçesiz götüremeyeceklerini ifade etmesi üzerine Demirtaş, kendisinin halk iradesiyle seçilmiş bir milletvekili olduğunu belirtti. Kelepçe dayatmasının devam etmesi üzerine Demirtaş, saat 04:10'da kaldığı odaya geri döndü.
Avukatları da dihaber ile Demirtaş'ın mesajını paylaştı. Kelepçe uygulamasını yasadışı ve ahlak dışı bulduğunu belirten Demirtaş, şunları söyledi:
"Dün de duruşmaya getirilmemem halinde tek problemin ring aracında seyahat boyunca bileklerime kelepçe takılması uygulamasının kabul etmediğim olduğu anlaşılmalıdır demiştim. Ben halen dokunulmazlığı devam eden görevde bir milletvekiliyim. Halkın iradesini temsil ediyorum. Saatlerce sürecek bir ring yolculuğunda kelepçe uygulamasını yasadışı ve ahlak dışı buluyorum. Kelepçe takılmasını kabul etmediğim için de sabah saat 04.00 sıralarında cezaevi kapısından ring aracına bindirilmeden hücreme geri getirildim. Tutuksuz olduğum bir dosyada bile bu şekilde adil yargılanma hakkım engellendi. Tutuklu olduğum dosyada ise yargılanacağım mahkeme ve günü 8 ay geçmiş olmasına rağmen halen belli değildir. Adaletsizliğe karşı her halükarda direneceğiz ve temsil ettiğimiz halk iradesinin onurunu koruyacağız."
DAVA İÇERİĞİ
Demirtaş, bu davada "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatlarını aşağılama" iddiasıyla yargılanıyor. Çoğunluğu Almanya’da ikamet eden 16 kişinin çeşitli savcılıklara ortak bir şikayet metni üzerinden açılan kamu davasına gerekçe konu ise, HDP Genel Merkezi’ne ait resmi Twitter hesabından yapılan bir paylaşım. Hesaptan 11 Eylül 2015 tarihinde atılan twitte "Halk karşısında bütün ordular çaresizdir. İşte Tayyip Erdoğan’ın sarayının ordusu ve polisi de yenildiler, yine yenilecekler" ifadesini davaya konu yapıldı. Davanın bugün 3'üncü duruşması görülecekken, karar çıkması bekleniyor.
Demirtaş, davanın ilk duruşmasına SEGBİS ile katılmış ve "Bu soruşturma ve davalarla ilgili savunmalarımı SEGBİS aracılığıyla yapmak zorunda kalıyorum. Çünkü tutukluyum ve tek başıma 45 gündür hücrede tutuluyorum. Burası bir tutukevi değil burası bir ceza infaz kurumudur. Burada avukatlarımla yaptığım görüşmeler ses kaydı ile kayıt altına alınıyor. Avukatlarımla görüşürken yanımda sürekli bir görevli bulunuyor. Ayrıca tutuklanmadan önce başlayan bir tedavi sürecim yarı kaldığı için sağlık sorunları da yaşıyorum. Ben ve tutuklu bütün milletvekili arkadaşlarım aynı durumdadır. Savunma hakkımı kullanamıyorum. Yüz yüze mahkemenizde ifade vermek istiyorum" şeklinde savunma yapmıştı. Duruşmayı, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin büyükelçileri de izlemişti.
Demirtaş, daha önce hakkında Türkiye’nin değişik yerlerinde açılan davalara SEGBİS sistemi ile katılmış ve bir süre önce SEGBİS sistemini reddetmişti.