Dersim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan'a ev hapsi: Hakikati dillendirmekten vazgeçmeyeceğiz

Dersim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan'a ev hapsi: Hakikati dillendirmekten vazgeçmeyeceğiz
Yerine kayyım atandığı gün hakkında gözaltı kararı çıkarılan Dersim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan'a ev hapsi verildi. Birsen Orhan, "Hakikati dillendirmekten vazgeçmeyeceğiz" dedi.

Artı Gerçek - İçişleri Bakanlığı tarafından yerine kayyım atandığı gün hakkında gözaltı kararı çıkarılan Dersim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan, sabah saatlerinde ifade vermek üzere Tunceli İl Emniyet Müdürlüğü’ne gitti.

Birsen Orhan, savcılık ifadesi ardından tutuklama 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik' ile 'kamu görevlisine hakaret' talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edildi. Birsen Orhan, ev hapsi ve yurt dışı yasağı adli kontrolleriyle serbest bırakıldı.

'HİÇBİR ZAMAN ÇEKİNMEYECEĞİM'

Kendisini adliye önünde karşılayanlarla birlikte DEM Parti Dersim İl Örgütü binasına geçen Birsen Orhan, burada yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "Yüzyıllardır yaşadığımız haksızlıklar, hukuksuzluklar son dönemlerde had safhada. Suç unsuru saydıkları konuşmam bir hakikattir ve ben o hakikati dile getirmekten hiçbir zaman çekinmeyeceğim. Evet bu halka 1938’de travmalar yaşatıldı. Bu halka bugün de travmalar yaşatılıyor. Her nasıl 38’de insanlar yerinden yurdundan edildiyse İnsanlarımız kültürel inanç alanında bir soykırıma uğradıysa bugün de yaşadığımız bunun benzeridir. Kimse bunu inkar edemez. 2016 yılındaki kayyımlarından sonra onlarca arkadaşımız işinden çıkarıldı. Bunların birçoğu yurdundan göç etmek zorunda kaldı. Altını çizerek söylüyoruz; bu sistemin hedef aldığı alanlardan biridir eşbaşkanlık sistemi. Kayyımlar kadın kazanımlarına saldırıda bulunuyor."

'GÜN İÇİNDE KENTTE EN ÖNDEYDİM'

Birsen Orhan, emniyette gitmeden önce X'te şu paylaşımı yapmıştı:

"Yaşanan gözaltı girişimi henüz tek söz kurmadan belediyemize kayyım atandığı ilk anda gerçekleşti. Ve halkın kararlı duruşu ile izin verilmedi. Kolumda ve bacağımda yaralanmalar meydana geldi. Bu basına yansıyamadı, çünkü çekimi yapan arkadaşlarımıza müdahale edildi, telefonları kırıldı. Sonrasında daha gün ışımadan ev ev beni aradılar. Oysa adresim belliydi. Gün içinde kentte en öndeydim. Halkın arasındaydım, ama ne yaptılar evimden çıkarken, etrafım kuşatıldı. Haberi alan halkın tepkisi ve vekillerimizin müdahalesiyle ifadem bu sabah alınmak üzere karar kılındı. Bizler gerginlik büyümesin diye bu hukuksuz girişimlere tek söz etmedik.

MÜCADELE YERE DÜŞMEMELİ

Şimdi de niyet okumalarla bana uyduruk bir dosya hazırlandı. Tıpkı 20 Kasım'da eşbaşkanımız ve belediye başkanımıza yaptıkları gibi. Hiçbir suçum olmadan bu şekilde birçok hukuksuzluğa maruz kaldım. Ezcümle adaletin özeti bu deyip olağanlaştırmayacağım. Bugün yargı keyfi tutumlara dur demeli. İfade vermeye gidiyorum. Sözlerim de bir halkın hakikatidir. Ben yüksek sesle söyledim bu gerçekliği. Son söz olarak; bizler direnişin kentindeyiz bu mücadele geleneği yere düşmemeli. Ben inanıyorum ki Dersimliler ne yapacağını iyi bilir." (MA)

Öne Çıkanlar