DİB'ten alkol satışı yasağına 'laiklik' tepkisi: İktidar, dinci gerici rejimi inşa etmeye çalışıyor
Güvencesiz 'tam kapanma' kararını eleştiren DİB, kapanma çağrısının tüm çalışanların yalnızca yüzde 17'sine denk geldiğini hatırlattı.
Demokrasi İçin Birlik (DİB), güvencesiz 'tam kapanma' kararına tepki gösterdi. DİB tarafından yapılan açıklamada, pandemi kısıtlamaları içerisinde alkol yasağının yer almasına ilişkin de, "İktidar, her geçen gün daha da artan bir şevkle laikliği ortadan kaldırmaya, ısrarla dinci gerici bir rejimi inşa etmeye çalışıyor" denildi.
İktidarın pandemi politikasına ilişkin çeşitli tepkiler yükselmeye devam ediyor. Güvencesiz 'tam kapanma' kararını yaptığı yazılı bir açıklamayla kınayan DİB, AKP’nin gerçekleştirdiği kongreler ve 'çarkları ne pahasına olursa olsun döndürmek için yapılanların' salgını kontrolden çıkardığına vurgu yaptı.
'TAM KAPANMA TÜM ÇALIŞANLARIN SADECE YÜZDE 17'SİNE DENK GELİYOR' HATIRLATMASI
Açıklamada, tam kapanmanın toplumun ezici çoğunluğu için geçerli olmadığı belirtilerek, DİSK-AR’ın raporuna göre istihdamın yüze 61’inin kapanmadan muaf sektörlerde çalışmaya devam ettiği hatırlatıldı.
Kapanma kapsamındaki sektörlerde çalışanların tüm çalışanların sadece yüzde 17’sine denk geldiği vurgulanan açıklamada, "Kapanma böyle olunca İstanbul’da tam kapanma günlerinde toplu ulaşım hatlarına ek sefer konulmasına şaşırmamak gerekiyor" denildi. Aşılama konusunda yaşanan eksik ve aksaklıklara değinilen açıklamada, "İktidar aşı konusunda çamura saplandı. İktidarın pandemi yönetiminde sergilediği acizliğin virüsün çok daha ölümcül ve yıkıcı sonuçlar yarattığı ortada" ifadeleri kullanıldı.
ALKOL SATIŞI YASAĞINA TEPKİ
Açıklamada, kapanma politikasının gelir güvencesi sağlanmadığı için, kayıt dışı ve güvencesiz çalışan emekçiler ve küçük esnaf için açlıkla imtihana dönüştüğüne dikkat çekilerek, AKP’nin 'Ekmek yoksa pasta yesinler' ruh halinin halkın gerçekliğinden ne kadar koptuğunun göstergesi olduğun altı çizildi.
İktidarın pandemi bahanesiyle kendisinden destek görmediği kesimlerin yaşam tarzına ve temel özgürlüklerine dönük ağır saldırılar içerisinde olduğu ifade edilerek, "İktidar, her geçen gün daha da artan bir şevkle laikliği ortadan kaldırmaya, ısrarla dinci gerici bir rejimi inşa etmeye çalışıyor. İçki satışının ideolojik nedenlerle anlamsız yasaklanması da bu sonuçsuz kalmaya mahkûm ısrarın bir sonucu" denildi.
KONFERANS ÇALIŞMALARINA İLİŞKİN BİLGİ
Haziran ayında gerçekleştirilecek Demokrasi Konferansı’na ilişkin de bilgilendirmelerde bulunulan açıklamada, "Bir taraftan hummalı bir biçimde devam eden, ülkenin her yanından yeni katılımlarla güçlenen Demokrasi Konferansı; ekmek, özgürlük, adalet buluşması çalışmaları umudu büyütürken, demokrasiyi kazanabilmek için toplumsal itirazların akacağı meşru bir mecra yaratmanın önemi her geçen gün daha çok ortaya çıkıyor. Bu da ancak demokrasi güçlerinin birliğiyle mümkün" denildi.