Erdoğan 7 Haziran ayarlarına döndü

Ruh halini miting ortasında attığı fırçalardan, kah Avrupa’ya kah muhalefete yönelik ayarı kaçmış çıkışlardan ve bir öyle bir böyle laf değiştirmelerinden tahmin etmek hiç de zor değil.

Erdoğan 7 Haziran ayarlarına döndü

ANALİZ

Referanduma tam 1 hafta kala Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sinirleri iyice gerildi.
15 yıllık siyasi iktidarı boyunca ekranlardan hiç uzak durmayan Erdoğan’ın ruh halini artık ailemizden biri gibi tahmin edebiliyoruz.
Erdoğan’ın ayarları referanduma 1 hafta kala; 7 Haziran ayarlarına döndü.
Ruh halini miting ortasında attığı fırçalardan, kah Avrupa’ya kah muhalefete yönelik ayarı kaçmış çıkışlardan ve bir öyle bir böyle laf değiştirmelerinden tahmin etmek hiç de zor değil.
Önce bir parantez açalım. Siyasi iktidar son 15 yılda - 7 Haziran da dahil - her seçime büyük bir güvenle girdi. Bu yüzden son yıllarda seçim kampanyalarının süresini de sabitledi. Seçimlere 3 hafta kala kampanyalarını başlatmak gibi bir adet hakim oldu. Rakipleri hep daha erken davranıyordu, rakiplerinin kampanya bütçeleri ondan çok çok daha kısıtlıydı. Rakiplerinin enerjilerinin düştüğü; bütçelerinin azaldığı son etapta AK Parti yarışını başlatıyordu.
Bu referandumda da aynı stratejiyi izledi. Anayasa paketinin Meclis’teki kavga gürültü haline karşın Anayasa referandumu için kampanyayı son üç haftaya bıraktı.
Ama bu kez tüm stratejisi çöktü. Stratejisinin çökmesindeki en büyük ana nedeni; bu kez kampanyanın başında Erol Oçar gibi önemli ve tecrübeli bir kaptan yoktu…
Stratejinin odak noktası da hatalıydı. Bunun bir referandum olduğunu unutmuş genel seçimler gibi muhalefete yüklenmenin doğru olacağına karar vermişlerdi. Bu stratejiyi oluşturmanın nedeni ise ilk anket sonuçlarına dayanıyordu. Bu anketlerde, seçmenin 1 Kasım’da verdiği oy tercihlerine göre bu referandumda da oy kullanacağı mesajı gizliydi. Ama aynı anketlerde, "Anayasa paketinin içeriğini biliyor musunuz?" sorusuna olumlu yanıt verenlerin sayısı çok azdı.
Anayasa değişiklik paketinin içeriği tartışılmaya başlandıkça; anketlerin rengi de değişti. "Anayasa paketinin içeriğini biliyor musunuz" sorusuna olumlu yanıt verenlerin sayısı arttıkça; sadık seçmenlerin tercihlerinde de sapmalar meydana geldi.
İşte bu sapmalar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı dört yıl aradan sonra ilk kez Doğan Medya ekranlarına çıkmasının nedeniydi.
Erdoğan’ı o gün izleyenler gerginliğini fark etmişlerdir. O programı tekrar tekrar izleyen bir grup uzmanın gözlemini aktaralım: Kaygı bozukluğu yüksek derecede; karar vermekte zorlanıyor!
Peki aynı dönemde ne oldu?
Öncelikle… Erdoğan’ın "diplomatik facia" olarak kayıtlara geçen o sözlerinden başlayalım. Erdoğan, "Yarın dünyanın hiçbir yerinde hiçbir Avrupalı, Batılı güvenli, huzurla sokağa adım atamaz. Oy toplayalım derken yarın sınır dışına çıkamayacak hale gelecekler" dedi. Bir politikacının kıracağı en büyük diplomatik potu kırdı. Daha da kötüsü şansı yaver gitmedi ve bu sözler Batı’daki terör olaylarının da gündeme geldiği bir döneme denk geldi.
Gelelim diğer atarlı tavırlara:
Önce kendisinden plaka tahdidi isteyen servisçilere kızdı; servisçiler salonu terk etti.
Yetmedi, Zonguldak’ta yaşandı… "Üretim artsın, işçi artsın" diye slogan atan işçilere tepki gösterdi: "Sloganik şeylerle bizim toplantımızı kesmeyin" dedi.
Hızını alamadı:
5 Nisan günü; Bursa’da çıktığı mitingde, sinirlerine hakim olamadı ve kendisini dinlemeye gelenlerin gözü önünde belediye başkanını fırçaladı.
Erdoğan’ın en son 7 Haziran’da kısılan sesi bugünler de yeniden kısılıyor.
Çünkü Erdoğan, 15 yıllık siyasi iktidarı boyunca hazırlandığı Başkanlık sistemi kampanyasına geç kanalize oldu. Bu zamanlama hatasının da baş mimarı kuşkusuz MHP Lideri Bahçeli.
Anadolu’da güzel bir söz vardır ya… Üç gün hazırlanır iki gün geç kalır diye.
Erdoğan hazır olmadan girdiği Başkanlık yarışında; şimdi de söylediği sözleri toparlamaya çalışıyor. Onların başında da HAYIR’cılar terörist manasına gelen konuşmaları yer alıyor.
Başkanlık yarışında son düzlük…
Ama en önemli kulvar tam da burası.
Kararsızları etkileyecek bu kritik dönemeçte Erdoğan’ın sinirlerinin bozulması Başkanlık için HAYIR lı olabilir.
Zira Erdoğan’ın 7 Haziran öncesindeki atarlı tavırları muhalefet partilerine yaramıştı.

erdoğan Analiz Ruh hali 7 Haziran