Fatih Altaylı'dan Diyanet davasına tepki: Hapis yatacaksam haysiyetimle yatarım, fikrim zerre kadar değişmez

Artı Gerçek - Gazeteci Fatih Altaylı, Maraş depremlerinde ailesi ölen refakatsız duruma gelen çocuklara hakkında "Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz" denilen "fetva" nedeniyle "sapık" nitelemesi yaptığı Diyanet çalışanları adına hakkında açılan dava için "Şerefle gider, şerefle kendimi savunurum" dedi Altaylı, "Bu davada da şerefle yargılanırım. Hapis yatacaksam da haysiyetimle yatarım. Ama fikrim zerre kadar değişmez" ifadelerini kullandı.

Altaylı, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'nun internet sitesinin "Deprem bölgesinden sıkça sorulan sorular" bölümünde "Koruyucu aile olmanın hükmü nedir?" sorusuna "Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz" yanıtı verilmesine tepki göstermişti. Altaylı, “Yahu siz gerçekten sapıksınız anladık da Diyanet gibi bir kurumda ne işiniz var. Sapıklar. Gidin porno sektörüne girin. Atatürk’ün millete doğru düzgün din bilgisi verilsin diye kurduğu kurumu sapık muhayyileniz ile kirletmeyin" demişti.

Altaylı, bu tepkisi nedeniyle 6 aydan 4 yıla kadar hapsinin istenmesi üzerine, Youtube kanalından açıklama yaptı. "Bu davaya şerefle gider, şerefle kendimi savunurum. Bu bana açılan ne ilk ne de son dava" diyen Altaylı, "Beni Tansu Çiller dava etti, Erbakan etti, Ecevit hiç etmedi, Tayyip Bey daha önce dava etti. Tayyip Erdoğan seçim kazandığı gün ben de ona dava kaybetmiştim. Bana herkes dava açabilir. Önemli olan ben kendimi savunacağım. Ben haklıysam ben kazanacağım, onlar haklıysa adil bir karar verilmesi dışında talebim olmaz" ifadelerini kullandı.

Altaylı şöyle devam etti:

"Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ilgili biriminden kim davacı oldu bilmiyorum, galiba hepsi birden davacı olmuştur. Daha benim elime bildirim geçmedi. Ben de medyadan gördüm. 6 aydan 4 yıla kadar hapis istemi var. Tam depremin ertesinde, bizim en az 200 bin insanımızı kaybettiğimiz depremin ertesinde birileri depremzede kız çocukları evlat edinebilir ve onları nikahınıza alabilirsiniz diye bir fetva veriyorsa, bu fetvayı verenlerin kim olduğunu bilmem ama ağır laflar ederim. Bu kabul edilemez.

İnsanın gözünün önüne şu geliyor; deprem olmuş, ben ölmüşüm, geride bıraktığım kızımla ilgili birileri böyle konuşuyor, ahkam kesiyor. Bu insanı delirtir. Bu fikrimden beni davayla döndüremezler. Bu kabul edilebilir bir cümle değildir. Depremin ertesinde ilk konuştuğun şey... 'Depremde anasız babasız kalan kız çocukları evlat edinip nikahınıza alabilirsiniz' diyen kimse bununla ilgili çok ağır konuşurum. Bu davada da şerefle yargılanırım. Hapis yatacaksam da haysiyetimle yatarım. Ama fikrim zerre kadar değişmez." (HABER MERKEZİ)

Diyanet suç duyurusunda bulundu, gazeteci Fatih Altaylı hakkında 'hakaret'ten dava açıldı