'Halil Falyalı' yasa dışı bahis çetesi davası başladı

'Halil Falyalı' yasa dışı bahis çetesi davası başladı
Halil Falyalı'nın liderliğini yaptığı iddia edilen 250 sanıklı yasa dışı bahis çetesi davasında tutuklu sanık Erkan Koçak, "Fazlaca şahsa meyve satışı gerçekleştirdiğimden dolayı hesaplarıma farklı tarih ve zamanlar para gelmesi doğaldır" savunması yaptı.

Artı Gerçek - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) 2022 yılında öldürülen Halil Falyalı'nın liderliğini yaptığı iddia edilen 13'ü tutuklu 250 sanıklı yasa dışı bahis çetesi hakkında açılan davada sanıkların yargılanmasına başlandı.

Ankara 20'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya 13 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar, avukatlar ve sanık yakınları katıldı. Kimlik tespitlerinin ardından hakim, sanıkların savunmalarını aldı. Örgüt yöneticiliğiyle suçlanan tutuklu sanık Baran Karaağaç (26), 2020 yılında iş aradığını belirterek, "Kıbrıs'ta bir iş olduğunu duydum. Gittim, başladım, orada yaptığım iş kripto para kazanan müşterilerin hesabına para yatırmaktı. Orada çalıştığım sürece maaşım dışında bir menfaat elde etmedim. Halil Falyalı'yla herhangi bir ortamda bulunmadım. Böyle bir oluşumun içinde olduğumu bilseydim hiçbir işlem yapmazdım. Sabit bir ikametim var. Annem rahatsız ve onunla ben ilgileniyorum. Bildiğim her şeyi anlattım, tahliyemi talep ediyorum" dedi.

‘YASA DIŞI BİR ORGANİZASYONUN PARALARINI AKLAMIYORUM’

Örgüt yöneticiliğiyle suçlanan tutuklu sanık Doğan Karakaya (26) da suçlamaları reddederek, "Yapılan transferlerin hiçbiriyle alakam yoktur. Kripto cüzdanımda para olduğu iddia ediliyor; param olsa çekerdim, hiçbirinden haberim yok. Tahliyemi talep ederim" ifadelerini kullandı.

Örgüt üyeliğiyle suçlanan tutuklu sanık Erkan Koçak (50) ise "Ben yasa dışı bir organizasyonun paralarını aklamıyorum. Benim yasa dışı bahis organizasyonları ile herhangi bir alakam yoktur. Aynı zamanda hesaplarımın da bu yapılarla bir alakası yoktur. Fazlaca şahsa meyve satışı gerçekleştirdiğimden dolayı hesaplarıma farklı tarih ve zamanlarda farklı kişilerden para gelmesi doğaldır. Tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.

Örgüt üyeliğiyle suçlanan tutuklu sanık Enes Güven (30) de suçlamaları reddederek, "Adıma kayıtlı şirketin ticari banka hesaplarının maddi menfaat karşılığında kullanımlarına verdiğim şahıs veya şahıslarca yasa dışı bahis işlerinden elde edilen gelirlerin aklanması aşamasında kullanılacağını bilmiyordum. Ben bu işlemler karşılığında sadece 25 bin TL maddi menfaat elde ettim. Söz konusu banka hesapları üzerinden yasa dışı bahis işleri ile ilgili gerçekleştirilen para transferlerini ben yapmadım, tahliyemi talep ederim" dedi.

Örgüt yöneticiliğiyle suçlanan tutuklu sanık Güray Kıroğlu (27) da suçlamaları kabul etmediğini belirterek, tahliyesini istedi.

‘PARALARIN GELDİĞİ VE GİTTİĞİ YERLER BELLİDİR’

Örgüt üyeliğiyle suçlanan tutuklu sanık Hasan Ay (34) da suçlamaları kabul etmeyerek, "Hesabıma gelen hiçbir para, yasa dışı bahisten gelmemiştir. Yaptığım bütün işlemler faturalıdır. Paraların geldiği ve gittiği yerler bellidir. Çok mağdur durumdayım, üç tane çocuğum var psikolojileri bozuldu. Tahliyemi talep ederim" diye konuştu.

Örgüt üyeliğiyle suçlanan tutuklu sanık Mehmet Muhammet Erişen (53) de herhangi bir bahis sitesinde yönetici veya başka bir konumda olmadığını ileri sürerek, "Yasa dışı bahisle ilgili olarak kimse ile iletişime geçmedim. Herhangi bir yasa dışı bahis organizasyonunda yer almadım. Bu para transferleri ve yasa dışı bahisle ilgili olarak kimse ile ortaklık veya maddi menfaat sağlamadım, tahliyemi talep ederim" ifadelerini kullandı.

Duruşmaya sanık beyanlarıyla devam ediliyor.

İDDİANAME

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın düzenlediği iddianamede, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Spor Toto Teşkilat Başkanlığı şikayetçi olarak yer aldı. Suç örgütü yöneticisi 35 kişinin de aralarında bulunduğu 250 sanık hakkındaki iddianameye göre soruşturma, '7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a muhalefet' ettikleri ve 'suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini akladıkları' tespit edilen suç örgütüne yönelik başlatıldı. İddianamede, KKTC'de 8 Şubat 2022'de öldürülen Halil Falyalı'nın kurucu ve yöneticisi olduğu suç örgütünün, yasa dışı bahisten elde ettiği mal varlıklarını, örgüt mensuplarının banka hesaplarına gönderdiği belirtildi. Sanıklara 'Suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve yönetmek', 'Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama', '7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanuna Muhalefet' ve 'Suç örgütüne üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etme' suçlarından 51'er yıl 9'ar aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Sanıklara ait 19 şirket de atılı suçlardan mali açıdan sorumlu tutuldu.

HALİL FALYALI'NIN ÖLDÜRÜLMESİ

Falyalı, iktidar aleyhine ifşa videoları üzerine hakkında suç örgütü liderliğinden arama kararı çıkarılan Sedat Peker'in iddialarıyla gündeme gelmişti. 8 Şubat 2022 günü saat 19.00'da Girne'ye bağlı Çatalköy'de, 20 Temmuz Caddesi üzerinde arabasında seyir hâlindeyken silahlı saldırıya uğramıştı. Otomatik silahlarla düzenlenen saldırıda, şoför Murat Demirtaş olay yerinde ölmüştü. Vücudunun çok sayıda yerinden isabet alan Falyalı da Lefkoşa'da kaldırıldığı Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde öldü.

Cinayetle ilgili 14 Şubat 2022 tarihinde yapılan aramalarda olay yerinin yaklaşık bir kilometre batısındaki dere yatağına atılmış iki kalaşnikof, bu silahlara ait 4 şarjör ve 39 mermi ile 9 mm çapında tabanca, tabancaya ait şarjör ve 13 mermi bulunmuştu. Balistik incelemelerde bu silahların olayda kullanıldığı saptanmıştı.

Soruşturmanın Kıbrıs’ın kuzeyindeki ayağında Veysel Sare, Musa Çiçek ve Ömer Tunç yakalanırken, Türkiye’de ise 9, 12 ve 13 Şubat'ta düzenlenen operasyonlarda yakalanan Mustafa Söylemez'in de aralarında bulunduğu sekiz şüpheli gözaltına alınmıştı. Veysel Sare, Musa Çiçek ve Ömer Tunç yargılanmak üzere 4 Mart 2022 tarihinde cezaevine gönderilmişti.

Türkiye’de tutuklu olan sanıklar hakkındaki karar 19 Ocak 2024 tarihinde açıklanmıştı. İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, sanık Mustafa Söylemez'i, 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan 2 kez müebbet hapis cezasına çarptırmıştı. Mahkeme, diğer sanıklar Abdurrahim Çelik, Cengiz Şener ve Ender Yıldız'ı, 'tasarlayarak öldürmeye yardım' suçundan 12 yıl 6 ay olmak üzere toplam 25'şer yıl hapisle cezalandırmıştı. Sanık Mehmet Faysal Söylemez’in “Tasarlayarak iki kez adam öldürme” ve “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme” suçlarından sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle beraat kararı vererek tahliyesine karar verilmişti. Mahkeme ayrıca tüm sanıklar hakkında “Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” suçlarından ise beraat kararı verirken, Sanık Metin Süs hakkında üzerine atılı tüm suçlardan beraatine karar vermişti. Mahkeme heyeti, sanık Cemil Önal hakkında ise “Tasarlayarak adam öldürme” suçundan 2 kez ve “Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” suçundan hakkındaki davanın ayrılmasına hükmetmişti. (HABER MERKEZİ - DHA)

Öne Çıkanlar