Hataylı depremzede: İki sene geçti, ne gelen oldu ne giden
6 Şubat depremlerinde Hatay'da evinin çatısı yıkılan daha sonra eşyaları yanan depremzede Mustafa Ateş, aradan iki yıl geçmesine rağmen hâlâ tek oda bir yerde yaşadıklarını belirtti. Ateş, "Biz böyle yaşamaya devam mı edeceğiz? İki sene geçti. Ne gelen oldu ne giden" dedi.
Artı Gerçek- Hatay'ın Dörtyol ilçesi Yeşilköy Mahallesi'nde yaşayan Mustafa Ateş'in Maraş merkezli 6 Şubat depremlerinde evinin çatısı çöktü. Üç gün sonra da evinde yangın çıktı ve tüm eşyaları yandı. Emekli maaşıyla yeni bir ev yaptırma imkânının olmadığını ifade eden Ateş, ne yapacağını bilemediğini söyledi.
'BİZ BÖYLE YAŞAMAYA DEVAM MI EDECEĞİZ?'
Depremlerin üzerinden 2 yıl geçtiğini hatırlatan Mustafa Ateş, "Maraş depreminde benim evim yıkıldı. Bana 'hafif hasar' verdiler. Kendi imkânımla çadır yaptım, öyle 3-4 ay çadırda kaldım; yağmur yağıyor sel fırtına. Ağaçlar üzerimize yıkılır diye korkuyoruz. Sonradan ben kendi imkânlarımla bir tane baraka yaptım içinde oturmak için. Emekliyim, benim maaşım kurtarmıyor ancak karnımı doyurabiliyorum. Yarı aç karnımız. Biz böyle yaşamaya devam mı edeceğiz? İki sene oldu geçti. Ne bir gelen oldu ne bir giden oldu. Bir de depremde benim evim yandı, üç gün sonra. Devletten hiçbir yardım görmedim, bütün eşyalarım yandı. Hiçbir şey alamadım. Hiç eşyam da yok. Ben böyle yalnız kaldım. Evim de yok, bir oda bir yerde yaşıyorum. İki sene oldu bir şeyim yok. Bir gömleğin bir ceketim var üzerimde" diye konuştu.
'BELEDİYEYE BAŞVURDUK, YARDIM ALAMADIK'
Mustafa Ateş'in eşi İlknur Ateş ise "Maraş depremlerinde evdeydik. Sabah ezanı sıralarıydı deprem olduğunda. Biz yan taraftaki odada kalıyorduk. Deprem olduğu zaman dışarıya kaçmaya çalıştık, bayağı bir uğraştık. Dışarıya çıktık sonunda. Arkadaşın arabası vardı içinde oturuyorduk. Öğlen depreminde de çatımız yıkıldı. Eşim emekli. Bütçemiz yetişmiyor, biz ev yapamıyoruz. Hafif hasar raporu verdiler. Evimiz de yandı o arada, eşyalarımız yandı. Biz yardım için belediyemize başvuru yaptık ama bir şey elde edemedik. Öyle duruyoruz. Eşyalarım çadırda, şu an hepsi duruyor. Çatımız açık şu an. Biz burada 4 kişiydik, oğlum şu an ayrı oturuyor" dedi. (ANKA)