'İçki yasağı': Hukukçulara göre İstanbul Valiliği’nin yetkisi yok

'İçki yasağı': Hukukçulara göre İstanbul Valiliği’nin yetkisi yok
İstanbul Valiliği’nin ‘içki yasağı’ genelgesi tepki çekti. Peki, Valilik genelge yoluyla özgürlükleri kısıtlayabilir mi? Kabahatler Kanunu hangi durumlarda geçerli? Bu genelge ne anlama geliyor? Avukat Mustafa Aydın Başalmaz anlattı...

Osman ÇAKLI


İSTANBUL – İstanbul Valiliği’nin içki satışı ve tüketimine dair genelgesi tartışmaya yol açtı. İstanbul Valilik, kamusal alanda içki içilmesine fiilen yasak getirildiği yönündeki tepkileri reddedip "alkol kullanım ve satışına ilişkin yeni bir uygulama kararının bulunmadığını" ileri sürse de, hukukçulara göre örtülü bir yasaklama girişimi mevcut.

Avukat Mustafa Aydın Başalmaz, Valiliğin genelgeler ile toplumsal yaşamı sınırlama yetkisinin olmadığını vurgularken, söz konusu açıklamanın muğlak bırakılmasıyla da örtülü bir yasaklama çabasının olduğunu söyledi.

'TÜRKİYE'DE KAMUSAL ALANDA İÇKİ İÇMEK YASAK DEĞİL'

Başalmaz, yasalara göre kamuya açık yerlerde, park ve piknik alanı gibi yerlerde içki içmenin yasak olmadığını söyledi. Başalmaz, “Türk Ceza Kanunu'nda ve Kabahatler Kanunu'nda buna dair bir düzenleme bulunmuyor. İçki tüketenlerin çevreyi rahatsız edici davranışlarda bulunması durumunda yaptırım uygulanabiliyor. Bu yaptırım, somut olaya göre idari veya adli olabiliyor. Bununla birlikte içki tüketmeyen bir kişi de idari veya adli yaptırıma tabi olan davranışlar sergileyebilir” dedi.

‘AÇIKLAMAYA GÖRE TEKELDEN ALINAN İÇKİ PARKLARDA TÜKETİLEMEZ’

Tartışma yaratan Valilik genelgesinin ve tepkiler üzerine yapılan açıklamanın farklı uygulamalara işaret ettiğini belirten Başalmaz, “Ruhsatı olan bir bardan ya da tekelden alınan içkinin plajda, sahilde ya da mesire alanında tüketilmesi, valiliğin ikinci açıklamasına göre yasak. Valilik ‘biz mevcut mevzuatı hatırlattık’ diyor. Ancak normalin dışına işaret eden uygulama görünüyor. Açıklama ile kolluğa çevrenin rahatsız edilmemesi amacıyla içkinin tüketilmesini ’önle’ deniliyor” ifadelerini kullandı.

‘İNSANLAR RAHATSIZ OLUYOR DİYE ENGELLEME YAPILABİLİR’

İstanbul Valiliği, kamusal alanda içki içilmesinin yasaklanmadığını, sadece mevcut mevzuatın "hatırlatıldığını" iddia ettiği açıklamasında, "Alkol satışı ve tüketilmesi; ruhsatı bulunan işletmeler dışında yapılmaması (Park, piknik ve mesire alanları, sahil bandı, plaj vb. alanlarda)" ifadelerini kullanmıştı. Avukat Başalmaz, alkolün hem satışının hem tüketilmesinin önlenmesinden bahsedilmesi hakkında şu yorumu yaptı:

"Açıkça ‘içki içilmesi yasaklanmıştır’ denmiyor. Ama bunu azaltmaya dönük bir çaba olduğu söylenebilir. Valilik kararında geniş yorumlanmaya açık nitelikte ifade var. Bu karara dayanarak, 'İnsanlar rahatsız olabilir' gerekçesiyle direkt bir engelleme yapılması söz konusu olabilir. Fakat bunun normalde yaptırım kapsamına giren bir durum üzerine olması gerekir."

‘GENELGE İLE KAMUYA AÇIK ALANDA İÇKİ TÜKETİLMESİ ÖNLENEMEZ’

Başalmaz, Valiliğin ‘genelge’ ile insanların temel hak ve hürriyetlerini kısıtlayamayacağını, böyle bir yetkisinin bulunmadığını vurguladı:

“Bilindiği üzere pandemi döneminde genelgeler ile temel hak ve hürriyetlere çeşitli kısıtlamalar getirilmişti. Sokağa çıkma yasağı ve kamusal alanda maske takma zorunluluğu bunların en önemlileriydi. Bu kararlar hukuki dayanaktan yoksundu.

Yine bu kararlara uymayan kişilere uygulanan idari para cezaları da hukuki dayanaktan yoksundu. İstanbul Valiliği’nin açıklaması niteliği itibariyle bir genelgedir. Genelge, hiyerarşik olarak üst olan amirin, mevcut kanunların uygulanması için astlarına verdiği talimattır. Genelgeler ile yeni bir kural konulamaz. Bu nedenle genelgeler ile vatandaşların hak ve hürriyetlerine ilişkin düzenleme yapılamaz. Dolayısıyla genelge ile kamuya açık alanda içki tüketilmesini önlemeye yönelik adım da atılamaz.”

Avukat Başalmaz, açıklamadaki muğlaklık ile toplumun önemli bir kesiminin yaşam tarzına müdahale zemini oluşturulmaya çalışıldığını belirtti.

NE OLMUŞTU?

İstanbul Valisi Davut Gül'ün imzasını taşıyan 17 Ağustos tarihli genelgede, kentte "kamu düzenini bozan ve halkın huzurunu kaçıran olaylara karışan şahısların ekseriyetle alkollü oldukları" savunulmuştu. Bugün gündeme gelen genelgede, “Alkol satışı ve tüketilmesi ruhsatı bulunan işletmelerin dışında park, piknik ve mesire alanı, sahil bandı, plaj vb alanlarda çevrenin rahatsız edilmemesi, olumsuz görüntülerin oluşmasına mahal vermemek amacıyla alkol satışı ve tüketilmesinin önlenmesi…” ifadeleri yer alıyordu.

Türkiye'de halka açık yerlerde içki içilmesi yasak değilken ve içkili olup çevreye zarar verenlere Kabahatler Kanunu çerçevesinde zaten ceza kesilirken yayımlanan bu genelge, kamusal alanda içki yasağı olarak tepki çekmişti.

Valilik ise daha sonradan yaptığı açıklamada "yeni bir karar alınmadığını, mevcut yükümlülüklerin kurumlara hatırlatıldığını" ileri sürdü. Fakat yeni açıklamada da, kamusal alanda içki tüketilmesi hakkında şu ifadeler yer aldı: " Alkol satışı ve tüketilmesi; ruhsatı bulunan işletmeler dışında yapılmaması. (Park, piknik ve mesire alanları, sahil bandı, plaj vb. alanlarda)." (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar