İHD Ankara Şubesi Eş Başkanı Fatin Kanat beraat etti

İHD Ankara Şubesi Eş Başkanı Fatin Kanat beraat etti
Ankara'da görülen duruşmada, 'terör örgütü propagandası yapmak' suçlamasıyla yargılanan İHD Ankara Şubesi Eş Başkanı Fatin Kanat beraat etti. Kararı Artı Gerçek'e değerlendiren Kanat, "bu dava hiç açılmamalıydı" dedi.

Cengiz Anıl BÖLÜKBAŞ


ANKARA - İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi Eş Başkanı Fatin Kanat’ın 'terör örgütü propagandası yapmak' suçlamasıyla yargılandığı davanın dördüncü duruşmasında beraat etti.

Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, yazar Fikret Başkaya'nın yanı sıra çok sayıda insan hakları savunucusu takip etti. Davada Kanat ve avukatları hazır olarak bulundu.

‘İNSAN HAKLARINI SAVUNMAK İÇİN TALİMATA İHTİYACIMIZ YOK’

Duruşma mütaalaya karşı Kanat’ın savunmasıyla başladı. Savcının basın açıklamalarını kendi siyasi görüşüne aykırı olduğu için ‘kanuna aykırı’ olarak nitelendirdiğini söyleyen Kanat, Anayasa ve AİHM mevzuatlarına göre güvence altında olan basın açıklamasının kanuna aykırı olmadığını belirtti. Savcılık makamının hukuk makamı olduğunu vurgulayan Kanat, “Terörle mücadele ise siyasilerin ve kolluğun görevidir. Barışçıl bir eylemin ‘terörle mücadelenin sekteye uğramaması’ için suç görülmesine ilişkin bir cümlenin, bir hukukçu tarafından kurulmaması gerekir, kurulacaksa somut deliller gerekir. Bu ağız kolluk ağzıdır, oysa savcı yargı makamıdır. Bu eylemlerin hepsi ülkenin, Ankara’nın merkezinde gizli saklı olmadan, şiddete başvurmadan yapılan eylemlerdir” dedi.

Kanat, suçlamaya delil olan açıklamaların seçilerek dosyaya konulduğunu söyledi. Mütaalada sadece Kürtler savunuluyormuş gibi davranıldığını ancak hak ihlaline uğrayan herkes için mücadele ettiklerini vurgulayan Kanat şunları söyledi:

“Türkiye’nin en büyük sorunlarından birisi Kürt sorunu. Bu yüzden başvuranların Kürt olması gayet doğal. Biz bize başvuranların dilini, ırkını, siyasi görüşünü sorgulamayız. En temel hak yaşam hakkıdır. Bu hak cezaevlerinde kalan herkes için geçerlidir. Bu sorunları dile getirmek bizim görev ve sorumluluğumuzdur. Bunun için hiçbir örgütün talimatına ihtiyacımız yoktur. Özü insan hakkı olan açıklamalarımızı suç saymak ulusal ve uluslararası tanınmış hakları yok saymak demektir. Beraatimi talep ediyorum”

‘MÜTAALAYA SAVCININ SİYASİ GÖRÜŞÜ KAYNAKLI ETMİŞ’

Kanat’ın avukatlarından Levent Kanat ise, insan haklarını önemseyen bir mütaalayı beklediklerini ama mütaalanın böyle olmadığını söyledi. Savcının iddialarının bir bütün olarak hukuksal normlara uygun olmadığını dile getiren Kanat, “Daha çok savcının siyasal görüşünün kaynaklık ettiği suçlamaları, mevkisini kötüye kullanarak mütaala olarak bize sundu. Üç eylemin de “örgüt talimatı” ile yapıldığını iddia ediyor. Bu hukuksal açıdan kabul edebileceğimiz bir şey değil. Savcıya göre Roboski Katliamı’na yönelik açıklama yapmak neden suç? Bu açıklamalarda şimdiye kadar bir şiddet eylemi görülmüş mü? Bu konuya ilişkin şimdiye kadar tutanak dahi tutulmamış” dedi.

İnsan hakları örgütlerinin insan onurunu korumak üzere çalışma yürüttüğü, bunun için siyasi görüşlerin önemli olmadığını vurgulayan Kanat, şunları söyledi: “Buna karşı mücadele etmek görevdir. Bunu yapmazsanız insan hakları örgütü olamazsınız. Bu ülke insan haklarını İHD sayesinde öğrendi. Bugün İHD bunlardan dolayı yargılanıyor. Siz birini suçluyorsanız somutlamak lazım. Ancak burada genel olarak suçlama yöneltiliyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil.”

Kanat’ın ardından avukat ve İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan savunma yaptı. İHD’nin yasal bir dernek olduğunu ve çalışmalarının da legal olduğunu ifade eden Türkdoğan, son zamanlarda derneğin çalışmalarından dolayı isnat edilen suçlamaya benzer çok sayıda suçlamalara maruz kaldıklarını aktardı.

Hapishanelerde yaşanan hak ihlallerini dile getirmenin insan hakları mücadelesinin önemli bir parçası olduğunu ifade eden Türkdoğan, Anayasa Mahkemesi’nin insan hakları faaliyetlerine yönelik “örgüt propagandası” suçlamasının ifade ve örgütlenme özgürlüğüne aykırı olduğu yönünde kararlar verdiğini hatırlattı. Türkdoğan, “Yapılan açıklamalarda emniyetin bütün birimleri orada. Ortada yasadışı bir şey yok. Devlet vatandaşına tuzak kuramaz. Bu demokrasinin ihlali demektir. Propaganda suçlamasının delilleri olmamıştır. Delilleri oluşmayan suçlamadan beraat talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Savunmaların ardından mahkeme başkanı Fatin Kanat’a “Ceza verilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul ediyor musunuz?” diye sordu. Kanat ve avukatları kabul etmediklerini belirtti.

KANAT BERAAT ETTİ

Verilen yarım saatlik aranın ardından mahkeme kararını bildirdi. Mhakme heyeti Fatin Kanat'ın beraatine hükmetti.

KANAT: BU DAVA HİÇ AÇILMAMALIYDI

Kararı Artı Gerçek'e değerlendiren İHD Ankara Şubesi Eş Başkanı Fatin Kanat, beraat kararının çıkması gereken bir karar olduğunu söyledi. Bu davanın hiç açılmaması gerektiğini ifade eden Kanat, "Yıllardan beri insan hakları savunuculuğu yapıyoruz. Açıklamalardan bazılarının seçilip 'örgüt propagandası' suçlaması çıkarılması çok abes. Biz kimsenin dilini, dinini, ırkını sorgulamayız. Öyle olsa hak savunucusu olamayız. Savcının polis fezlekesinden daha kötü mütalaa hazırlaması canımızı sıktı. Ancak verilen karar umarım bundan sonraki davalarda emsal olur" değerlendirmesinde bulundu.

fatin-kanat.jpg
Fatin Kanat



NE OLMUŞTU?

Fatin Kanat hakkında 2022 tarihinde düzenlenen iddianamede, “Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi” tarafından 2019 yılında İHD Ankara Şube Binası önünde yapılan dokuz basın açıklaması ve “Roboski için Adalet Girişimi” tarafından 2018 yılında İHD Ankara Şube Binası önünde yapılan basın açıklamaları suçlamaya delil olarak gösterildi. İddianameyi hazırlayan savcı, açıklamaların “örgüt talimatı” ile yapıldığını ileri sürdü. 19 Ekim 2022 yılında savcı esas hakkında mütaalasını açıkladı. İHD’nin “örgüt güdümünde” hareket ettiğini iddia eden savcı, Kanat’ın 2016 ve 2019’da gerçekleştirilen eylemler sebebiyle isnat edilen suçtan cezalandırılmasını istedi.

Öne Çıkanlar