İkbal ve Ayşenur'u öldüren Semih Çelik davasında takipsizlik kararı

Artı Gerçek- Dört Ekim'de Eyüpsultan'da katledilen Ayşenur Halil ve Edirnekapı surlarında katledilen İkbal Uzuner'le ilgili soruşturmada savcılık takipsizlik kararı verdi. Takipsizlik kararının katil Semih Çelik'in olaydan sonra intihar etmiş olması nedeniyle alındığı öğrenildi.

Verilen kararda, evde yapılan incelemede herhangi bir dağınıklığa rastlanılamadığı, 2 genç kadının tırnaklarında Semih Çelik’e ait DNA tespit edilemediği, İkbal Uzuner'in surların üzerindeyken herhangi bir bağrışmasını duyan bir kişiye rastlanılamadığı ve bu sebeplerle 2 gencin Semih Çelik’e direnç gösterdiklerine dair herhangi bir delil elde edilemediği kaydedildi.

BABASINA 'REİS SENİ NASIL KESMEMİ İSTERSİN?' DEMİŞ

Semih Çelik’in kendisini ve İkbal Uzuner’i öldürmek istediğine ilişkin kayıtların olduğu belirtilen kararda, Semih Çelik'in babası ile bir gün önce yaptığı görüşmede "Reis seni nasıl kesmemi istersin?" dediği, olay günü Ayşenur'u katletmeden hemen önce ise annesine "Akşama kadar yaşayacak mıyız?" dediği aktarıldı.

ÜÇÜNCÜ BİR KİŞİ TESPİT EDİLMEDİ

Verilen kararda, Semih Çelik’e yardım eden üçüncü bir kişinin tespit edilemediği, bu eylemlere yönlendirdiği düşünülen satanizm düşünce yapısı ile Discord (inceller) veya Telegram isimli uygulamalara yönelik herhangi bir delil elde edilemediği de kaydedildi.

Verilen kararda, Semih Çelik'in babasının ifadesine göre Semih'in 16 yaşına gelene kadar inançlı birisi olduğunu, namaz kıldığını, pandemi döneminden sonra deist olduğunu söylediğini, lisede okurken okumayacağını söylemesi üzerine okuldan aldıklarını, açık liseyi bitirdiğini, yaklaşık üç yıl önce Semih'e psikolojik ilaçlar yazıldığını ancak bu ilaçları kullanmadığını, oğlunun kasap olmak istediğini, kasap dükkanında işe başladığını, iki yıl önce uyuşturucu madde kullanmaya başladığını, yaklaşık 3 aydır uyuşturucu alacak parasının olmaması sebebiyle uyuşturucu madde kullanmadığını, ara ara eve şarap, bira gibi alkoller aldığını, yaklaşık bir yıl önce oğlunun odasına girdiğinde insan psikolojisini korkutan şeytana benzer kara kalem resimler gördüğünü, oğluna bu durumu sorduğunu ve "Düşünce yapılarımız farklı" dediğini, başka açıklama yapmadığını söylediği belirtildi.

NE OLDU?

Üniversite öğrencileri Ayşenur Halil (19) 4 Ekim tarihinde Eyüpsultan semtinde ölü bulundu, İkbal Uzuner (19) de tarihi Edirnekapı surlarında katledildi, İkbal Uzuner'i surlarda katlettikten sonra intihar eden Semih Çelik'in Ayşenur Halil'i de daha önce öldürdüğü ortaya çıktı.

Olaydan sonra protestolar başladı. Katliamın yaşandığı Edirnekapı surları önünde buluşan gençler ve kadınlar, kadın cinayetlerini ve bu tür cinayetlere, şiddete karşı iktidarın tutumunu protesto etti. İktidarı, İstanbul Sözleşmesi'ni, 6284 sayılı yasayı uygulamaya çağıran gençler, kadınların sistematik bir şekilde şiddet karşısında çaresiz bırakıldığını, cezasızlığın şiddet salgınını büyüttüğüne dikkat çekildi. Edirnekapı surları önünde başlayan protestolar diğer kentlere de yayıldı.

Cinayet sonrası siyasi partiler, kadın dernekleri ve sivil toplum örgütleri tarafından Türkiye genelinde protestolar yapıldı, tek sorumlunun Semih Çelik olmadığı vurgulandı. Cinayete tepki gösterenler İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi ve kadına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin kanunun yeterince etkin bir şekilde uygulanmamasına dikkat çekti. (ANKA, HABER MERKEZİ)