‘İklim Grevi’ için bir araya geldiler
İklim değişikline dikkat çekmek için “Küresel İklim Grevi” adı altında bir araya gelen çevreciler yok oluşla karşı karşıya kaldıklarını dile getirdi.
Mersin Nükleer Karşıtı Platform, iklim değişikliğine dikkat çekmek için "Küresel İklim Grevi" adı altında Özgür Çocuk Parkı’nda çevrecilerle buluşma etkinliği düzenledi. Etkinliğe platform üyelerinin yanı sıra birçok siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. "Küresel yok oluşa dur de! İklimi değil, sistemi değiştir" ve "Nükleer Santral istemiyoruz" pankartlarının asıldığı etkinlik alanında "İklim krizinin faturasını gençlik ödemeyecek", "Okulu kırıp geldik sistemi yıkacağız! Ekolojiyi savunacağız", "Rant sağlama bilimi aşıla" gibi çok sayıda dövizler taşındı. Sık sık "İklim grevine ses ver doğa talanını durdur" sloganları da atıldı.
Alanda Mersin Akkuyu Nükleer Santrali, Hasankeyf, Amazon orman yangınları gibi son dönemde gündem olan yerlerin fotoğrafları da asılırken çevreciler yurttaşlara ekolojik sorunları anlatarak duyarlılık çağrıları yaptı.
‘YOK OLUŞA SÜRÜKLENİYORUZ’
Çevreciler adına açıklama yapan Nükleer Karşıtı Platform üyesi Elmas Kara, dünyanın dört bir tarafından iklim krizine karşı geleceğe sahip çıktıklarını dile getirdi. Dünya, şirketlerin bitmek bilmeyen kar hırsları yüzünden yok oluşa doğru sürüklenmekte olduğuna dikkat çeken Kara, "Küresel ısınmayla birlikte uzun dönemde gözlenen yağış ve rüzgar değişimlerini de içeren iklim krizi küresel kapitalizmin ihtiyaçları öne alındıkça daha da derinleşmektedir. BM tahminlerine göre iklim değişikliği bu yüzyılda bir milyar kişinin iklim mültecisi olmasına sebep oluyor. Ayrıca iklim krizi yüzünden göç etmek zorunda kalanların yüzde seksenini kadınlar oluşturuyor. Dünya meteoroloji örgütü 2018’de iklim krizi nedeni ile aşırı hava koşullarının sebep olduğu doğal afetlerin 62 milyon kişiyi etkilediğini açıkladı. İklim krizi bu kadar derinleşmişken bankalar hala fosil yakıt şirketlerine para aktarmaya ve bu yok oluşta birbirlerini zengin etmeye devam ediyor" diye belirtti.
‘TALAN PROJELERİ DURDURULMALIDIR’
Ekolojinin çok fazla zarar gördüğünü dile getiren Kara, ülkelerinde ise altın madeni uğruna Türkiye’nin karaciğeri olan Kazdağları’nın yok edildiğini, Hasankeyf’in baraj altında bırakıldığını aktardı. Kara, "Kısacası yaşanan iklim krizi dünya üzerindeki her şeyi yok oluşun kıyısına sürüklüyor. Hal böyleyken insanlık doğaya ve diğer bütün canlıların yaşam haklarına sahip çıkmak zorundadır. Hükümetler ‘iklim acil durumu’ ilan ederek, enerji ve maden şirketlerinin çıkarına değil, halkın ve doğanın yararına göre hareket etmeli ve doğayı talan eden tüm projeler durdurulmalıdır. Türkiye’nin de imzalamış olduğu Paris Anlaşması onaylanmak üzere TBMM genel kuruluna sunulmalıdır" dedi.
Son olarak Kara, doğanın yok olmasının yaşamın yok olmasıyla eş değer olduğunun altını çizerek herkesi yok oluşa karşı mücadele etmeye çağırdı. (MA)