İstanbul’da 228 gayrimenkulü olan Suudi: Dolandırıldım

Dinçer GÖKÇE

İSTANBUL - Şimdilerde 80’li yaşlarda olan Suudi Arabistan vatandaşı Abdullah Mohammed Almeniya 5-6 yıl önce, İstanbul’da gayrimenkul satın almaya karar verdi. İddiaya göre Almeniya, İstanbul'da gayrimenkul danışmanlığı yapan Musa Özcan ile Hac ziyareti esnasında tanıştı. Özcan, yüklü bir servetin sahibi olan Almeniya ve oğluna yatırım yapabilecekleri projeleri gösterdi.

221 DAİRE 7 DÜKKAN ALDI

Yürütülen görüşmeler sonrası İstanbul Bağcılar’da bulunan 'Batışehir', 'N Residence' ve 'Double Park Residence' adlı projelerde toplam 221 daire ve 7 dükkan alınması konusunda karar kılındı. Söz konusu gayrimenkuller alındı, ödemeleri yapıldı. Almeniya, onlarca gayrimenkulün kiralarının toplanması ve işlerinin takibi için de Özcan’a 16 Nisan 2017’de vekâletname verdi. Özcan ile Almeniya’nın ilişkisi birkaç ay sonra sıkıntıya girdi.

TAPULARDAKİ ŞERHLER İLE ORTAYA ÇIKTI

Musa Özcan’ı azleden Almeniya bu kez 13 Haziran 2017’de, Özcan ile ortak şirketi olan Cenk Erkoca’ya vekaletname verdi. Ancak iddiaya göre Erkoca, söz konusu gayrimenkulleri başka kişi ve şirketlere kiraladı. Şimdilerde, ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘güveni kötüye kullanma’ davasına konu olaylar zinciri ise, Almeniya’ya ait çok sayıdaki tapuda bulunan şerhlerin fark edilmesi ile başladı. Daire ve dükkânların 30 yıllığına üçüncü kişi veya şirketlere kiralandığı, bu sözleşmelerin de tapuya şerh edildiği anlaşıldı.

Durumu fark eden Almeniya bu kez 27 Kasım 2018’de Cenk Erkoca’yı azletti. Suudi milyarder bu aşamadan sonra, sahibi olduğu gayrimenkullere ilişkin kapsamlı bir araştırma yapılması talimatı verdi. Almeniya aynı zamanda büyük bir hukuk bürosu ile de görüşerek olayın yargıya taşınmasını istedi.

AVUKATLARI: ÖRGÜTÜN ELİNE DÜŞTÜ

Almeniya adına Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusunda, bu kişinin dolandırıldığı iddia edildi. Savcılık başvurusunda “Müvekkilimiz, planlı bir şekilde hareket eden bir örgütün eline düştü. Ve taşınmazları üzerinde menfaat elde edildi. Tapulara 30 yıllık şerhler düşülerek müvekkilin tasarruf yetkisi sınırlandı. Müvekkil aldatıldı” denildi.

BİLİRKİŞİ: ORTAK HAREKET ETTİLER

Savcılığa sunulan dilekçelerde, onlarca gayrimenkulün aylık 50-100 lira gibi düşük bedellerle, şüphelilerin şirketlerine kiralandığı öne sürüldü. Savcılık, soruşturması kapsamında bilirkişi raporu talep edildi. Bilirkişi Satılmış Büyükcanayakın’ın hazırladığı 13 sayfalık raporda, şüphelilerin ortak hareket ederek Almeniya’yı zarara uğrattığı öne sürüldü.

7 KİŞİ HAKKINDA DAVA AÇILDI

Hazırlanan rapor sonrası savcılık, Musa Özcan, Cenk Erkoca, Hakan Yılgın, Erdal Özbilgi, Ahmet Selimoğlu, Alper H. Çelebi ile İlker Çaykara hakkında 'Nitelikli dolandırıcılık' ve 'Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma' suçlaması ile dava açıldı. Hazırlanan iddianameyi Bakırköy 52. Asliye Ceza Mahkemesi kabul etti ve sanıkların yargılanmasına geçildi.

KİRALARI HESABINA GÖNDERDİK

Sanık Erdal Özbilgi savunmasında “Ben sözleşme harici bir bedel veya kazanımda bulunmadım. Güveni kötüye kullanmadım. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi. Suçlamaları kabul etmeyen İlker Çaykara ise, dükkanların 500 liraya verildiğini, 30 yıllık sözleşmelerin de tapuya şerh düşüldüğünü kaydetti. Bir diğer sanık Ahmet Selimoğlu da ödemeleri Almeniya’nın şahsi hesabına gönderdiklerini belirtti.

‘KİRA PARALARINI CEBİME ATMADIM’

Sanık Cenk Erkoca yaptığı tüm işlemlerden Almeniya’nın haberdar olduğunu iddia ederek “Kira bedellerinin bir kısmını uhdeme geçirdiğim iddiaları doğru değil. Ben menfaatime eylemde bulunsaydım bu ilgilendiğim dairelerin başka firmalara verilmesini sağlamazdım, bunun için aracı olmazdım, zira her bir kiraladığım daire nedeniyle komisyon alacaktım, ben bir zarar vermediğim için bir zarar var ise de gidermek istemiyorum dedi” diye konuştu.

Sanık Hakan Yılgın da Cenk Erkoca’nın, Almeniya’ya ait, elindeki dairelerden bir kısmın toplu olarak kendisine devrettiğini belirterek “Müştekinin anlaşmış olduğu denetleme firması kiralar ile ilgili devamlı bizimle görüşme sağlıyordu, bu nedenle müştekinin benimle yapılan sözleşmeden haberdar olmama gibi bir durumu söz konusu olamaz” sözleri ile kendisini savundu. Sanık Alper Çelebi “Sözleşme ilişkisi halen sürdüğü için halen katılan hesabına ödemelere devam ediyoruz” diye konuştu.

Konuya ilişkin telefonla ulaştığımız Musa Özcan'ın avukatından ise dönüş olmadı. Almeniya'nın avukatı ise yorum yapmaktan kaçındı.