Kalp krizi geçiren hasta acilde sıra beklerken öldü: 45 dakika müdahale edilmedi

Kalp krizi şüphesiyle Antep Şehir Hastanesi'ne başvuran 37 yaşındaki Mehmet Ali Şirin sıra beklerken öldü. Artı Gerçek'e konuşan Ayşe Şirin, acil servise eşine 45 dakika boyunca müdahale edilmediğini belirterek, "Eşim hastanenin ihmalinden öldü" dedi

Sinan ŞAHİN

ANTEP- Mehmet Ali Şirin, 29 Haziran'da kalp krizi şüphesiyle Antep Şehir Hastanesine başvurdu. Şirin, eşi Ayşe Şirin ile sıra beklerken vefat etti. Artı Gerçek'e konuşan Ayşe Şirin, tüm ısrarlarına rağmen doktorların 45 dakika boyunca eşine müdahale etmediğini belirtti.

'ACİLDE 45 DAKİKA MÜDAHALE EDİLMEDİ'

Artı Gerçek'e konuşan Ayşe Şirin, "29 Haziran gecesi eşim rahatsızlanınca iki çocuğumuzu komşulara bırakarak apar topar Antep Şehir Hastanesi acil servisine gittik. Eşim acile yürüyerek girdi. Ben 3-4 kez triaj odasına girdim. Tirajdaki hemşireler bizi doktorlara yönlendirdi. Tüm doktorların odalarına girip eşimin durumunun ciddi olduğunu ve kalp krizi geçirme riskinin bulunulduğunu, göğüs kafesinde baskı olduğunu söyledim. Doktorlar beni dikkate almadı. Özellikle bir kadın doktor beni azarlayarak 'dışarı çık, sıranı bekle’ dedi. Odadan çıkardı beni. Bu şekilde üç doktorun odasına girdim ve hepsinden de dışarı çıkarıldım. Bu süre zarfında 45 dakika gibi bir zaman geçti. Eşim o esnada sürekli kolunu ovalıyor. Görüntülerde de yer alıyor" dedi.

'HASTANENİN İHMALİNDEN ÖLDÜ'

Daha sonra eşinin fenalaşarak yüzüstü yere yığıldığını anlatan Şirin, "Hiçbir müdahale yapılmadı. Feryat etmeye, bağırmaya başladım. Doktor gelip, 'neden bağırıyorsun' diye beni tekrar azarladı. Güvenlik görevlileri de bana bağırdı. Hasta yakınları da onlara tepki gösterdi. Daha sonra eşim o haldeyken yüzü koyun sedyeye koydular. Nefes alması zorlaştı. 'Kalp krizi geçiriyor' dediğimiz halde bize sormadan eşime diazem yapıldı. EKG falan da çekmemişlerdi. Doktorlar durumun ciddiyetini anlayıp hemen kırmızı alana götürdüler. Oradaki doktorlar nabzına bakıp, 'Bu hasta ex’ dediler. Daha sonra kalp masajına başlıyorlar ama iş işten geçmişti. Eşim hastanenin ihmalinden öldü" diye konuştu.

'SONUNA KADAR HAKKINIZI ARAYACAĞIM'

Olayla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını belirten Şirin, "O esnada müdahale edebilirlerdi. Doktorlar bizi dinlemedi bile. İhmal üstüne ihmal var. Hukuki sürecimiz devam ediyor. Sonuna kadar hakkımızı aramaya devam edeceğim. İki küçük çocuğum var. İhmali bulunan doktorların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyorum" dedi.

'İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ 578 TL İĞNE PARASI İSTEDİ'

Eşinin ölümünden bir hafta sonra İl Sağlık Müdürlüğünün kendisinde 578 TL iğne parası istediğini ifade eden Şirin, "Eşim hastanenin acil servisinde yere yığıldıktan sonra bana sakinleştirici iğne yaptılar. O anda kimliğimle giriş yapmadığım için bana yaptıkları iğnenin parasını istemişler. İl Sağlık Müdürlüğü benden 578 Lira iğne parası istiyor. Eşim orada yerde yatıyor, ben o anda kayıt yapmayı mı düşüneyim. Bu nasıl bir zihniyet? Bu hastaneler nasıl yönetiliyor?" diye konuştu.

'SORUŞTURMA İZNİ ALMAYA ÇALIŞIYORUZ'

Art Gerçek'e konuşan Ayşe Şirin'in avukatı Serap Taştemel de "Soruşturma sürecinde Mesleki Sorumluluk Kurulu’dan doktorlar hakkında soruşturma izni verilmesi gerekiyordu. Halen oradan bir sonuç alamadık. Sağlık Bakanlığına idari başvuruda da bulunduk ancak başvurumuza dönüş sağlanmadı. Antep 5. İdare Mahkemesinde tazminat davası açtık. Dava devam ediyor. Ama süreci uzatmaya çalışıyorlar gibi geliyor bize. Görüntülerde bir görevli Ayşe Hanımın elinden triaj evraklarını alıyor. Evraklara şuan ulaşılamıyor. Savcılığa başvurup bu evrakları talep ettik ancak İl Sağlık Müdürlüğü 'arşiv yetersizliğinden onları veremiyoruz' diye cevap vermiş. Şehir Hastanesinde arşiv yetersizliği mi olur? Sistemde kayıtlı iki aylık evraklara erişilemiyormuş. Şu an tek istediğiniz şey soruşturma izinin hızlıca alabilmek" diye konuştu.

İmamoğlu: Halkın yoksulluğu artıyor