Karaalioğlu, AKP'yi 'fikir'den vurdu

Karar yazarı, fikri olarak bir uçtan bir uça savrulmaların altında pozisyonları korumanın yattığını yazdı

Karaalioğlu, AKP'yi 'fikir'den vurdu

HABER MERKEZİ- Karar yazarı Mustafa Karaalioğlu, bir anda 'Atatürkçü' kesilen AKP'nin fikri değişkenliklerini eleştiren bir yazı kaleme aldı. Karaalioğlu, AKP ile birlikte fikir değiştirenler için de "Bir uçtan bir uca geçip sonra tekrar eski uca dönüşler de vam ama bir kere yola çıktın mı zaten nerede duracağını kim bilebilir. Uçtan uca gitmekten daha yorucu olanı hangi uçta akşamlayıp hangisinde uyanacağını bilmemek" diye yazdı.

Karaalioğlu'nun "Bir fikrin değil fikrin sonuna doğru" başlıklı yazısının bir bölümü şöyle:

"Bir uçtan bir uca gitmek kadar bir fikri değersizleştiren başka şey yoktur. En laf dinlemez Atatürk düşmanıyken birdenbire büyük hayrana dönüşmek gibi. Yahut da coşkuyla Avrupa Birliği’ni müdafaa ederken bir sabah uyanıp haçlı ittifakı bahsini açıp Brüksel’e lanet okumak gibi. Dün, tehlikeler gözüne sokulduğu halde, belanın gelmekte olduğuna dair apaçık ikazlara rağmen devir o devir deyip şuursuzca desteklediği FETÖ’yü bugün sadece foya meydana çıkmasın diye sabah akşam yine şuursuzca eleştirmek gibi…

Misalleri saymaya kalksak sütunlar almaz. Hatta bir uçtan bir uca geçip sonra tekrar eski uca dönüşler de var ama bir kere yola çıktın mı zaten nerede duracağını kim bilebilir. Evvela milliyetçi, sonra anti-milliyetçi olup en nihayet geriye dönerek değil milliyetçiye ve hatta bronzdan bir ulusalcıya dönüşenler de vardır. Tıpkı, önce Rusyacı olup, uçak düşürüldükten sonra heyecanla Moskova’nın göbeğine Hak Yol İslam yazmaya hazırlanırken, yeni haberle tekrar Kalinka terennüm edenler gibi. Uçtan uca gitmekten daha yorucu olanı budur. Hangi uçta akşamlayıp hangisinde uyanacağını bilmemek…

***

Yalpalamak asla fikir değildir; değişmek veya gerçeği anlamak da değildir. Fikir, prensip ve fikir namusu ister. Değişmek ise zamanın ruhuna saygı gerektirir en azından empatiye lüzum duyar. Yani herhalde en azından bir hakikat kırıntısına ihtiyaç gerektirir. O çabadan iyi kötü bir netice hasıl olur.

Böylelerinin ise bir meseleye katkısı olamaz. Ne Atatürkçülük bahsine, ne ülkeye, ne de FETÖ ile mücadeleye faydası vardır. Bilakis, bulaştıkları her fikri mesainin kalitesini düşüren, tartışmayı seviyesizleştiren ve neticede sözden, tefekkürden ve tarihten ikrah ettirerek cemiyeti zehirlemekten başka bir faaliyet icra etmezler. Yalpalayıp yalpalayıp bir köşede sussalar zararı yok ama sadece kendi önemsiz pozisyonları için, hakikati çarpıtmaktan da imtina etmezler. Dün tabulara karşı bayrak açmışken bugün başka tabunun peşinde başka bayrak sallamak bundandır. Bir ülkenin fikri seviyesi ne bir uçta ne öteki uçta olabilir. Zamanı gelir bazı düşünceler sertleşir, bazı fikirler coşkuya kapılır ama herşey aynı uçta yani, aynı fikri cephede olup biter."

Karar