Bahçeli'den CHP'ye İmralı eleştirisi: Umarım minder dışına çıkmazlar... Süreç için yasal düzenleme açıklaması
Komisyonun dinleme faslını geride bıraktığını söyleyen Bahçeli, 'Sürecin siyasi, demokratik ve hukuki boyutunun süratle yapılabilmesi için bugüne kadar sergilenen özverinin devamını temenni ediyorum' dedi. Bahçeli, CHP'yi de İmralı'ya gitmemekle eleştirerek, 'Umarım minder dışına çıkmazlar' dedi.
Artı Gerçek - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gündemdeki gelişmeler ilişkin Türkgün gazetesine verdiği söyleşinin üçüncü bölümü yayınlandı.
CHP’nin, tarihin yanlış yerinde durduğunu belirten Bahçeli, "Yönetime karşı yapılan yolsuzluklardan arınma çağrısı doğrudur. CHP yönetiminin herkesi suçlaması omurgalı bir tavır değil. Yüzyılın en vahim yolsuzluğunun aydınlanması ve adaletin tecellisi şart" dedi.
SIRADA RAPOR YAZIMI VAR
Meclis’te kurulan ‘Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun dinleme ve istişare aşamasının geride kaldığını belirten Bahçeli, sırada geçiş sürecini ilgilendiren raporun yazımı olduğunu söyledi.
Papa’nın Türkiye ziyaretinde şova dayalı dini ve tarihi ritüellerin Türk milletini rahatsız ettiğini belirten Bahçeli, "Gizil propagandaya ve kapalı mesajlara itirazımız var. Müslüman mahallesinde salyangoz satmanın alemi yok" dedi.
SÜRECİN HUKUKİ BOYUTU
Bahçeli'nin röportajından öne çıkan başlıklar şöyle;
"TBMM’de tesis edilen Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu 18’inci toplantısını yapmıştır.
Dinleme ve istişare aşaması geride kalmıştır. Komisyonun üç değerli milletvekili İmralı’da PKK’nın kurucu önderiyle görüşmüştür.
Şimdi sırayı geçiş sürecini ilgilendiren Komisyon raporunun yazımı almıştır.
Bundan mütevellit, yasal düzenlemelerin ikmali için TBMM’de ortak bir iradenin tecelli edeceğine inanıyorum. Sürecin siyasi, demokratik ve hukuki boyutunun süratle yapılabilmesi için bugüne kadar sergilenen özverinin aynısıyla devamını temenni ediyorum.
Silaha ve şiddete dayalı sistematik terör döneminin kapanması için milli irade kıyamdadır, hiç olmadığı kadar yapıcı ve destekleyici bir kıvamdadır.
'SON DÜZLÜĞE GEÇİLMİŞTİR'
Geniş ve gerçekçi bir mutabakat ortamı vardır.
“Terörsüz Türkiye” hedefi dahilinde görüşü ve düşüncesi olan herkes neredeyse dinlenmiştir.
Demokratik mekanizma tam ve eksiksiz çalışmıştır.
Tayin ve tespit edilecek yol haritasıyla 2026 yılından itibaren Terörsüz Türkiye vasat ve varlık bulmalıdır.
Zaman kalmamıştır. Son düzlüğe geçilmiştir. Milletimiz heyecanla barışı kucaklayacaktır. Toplumsal huzur egemen olacaktır.
Komisyona üye veren her partinin sorumluluk ahlakıyla hareket ettiğini değerlendiriyor, hepsine teşekkür ediyorum.
'CHP TARİHİN YANLIŞ YERİNDE DURUYOR'
CHP, maalesef tarihin yanlış yerinde duruyor.
CHP’nin mahkeme kapılarına düşmesi öncelikle bir hukuk konusudur. Buna rağmen bu partinin iç denge ve düzene kavuşması temennimdir. Ne var ki CHP’de işler sarpa sarmıştır.
CHP yönetimine karşı yapılan yolsuzluklardan arınma çağrısı doğru bir çağrıdır. Dün Sayın Kılılçdaroğlu’nu ağlayarak ve tezahüratlar eşliğinde uğurlayanlar, şimdi kapıyı göstermektedir.
Görülen odur ki, CHP üç S’li bir alanda bocalamaktadır: Söğütözü, Saraçhane ve Silivri.
Rüşvet, yolsuzluk ve irtikap davaları Aziz Atatürk’ün partisini mahvı perişan etmiştir.
CHP yönetiminin her önüne geleni suçlaması doğru ve omurgalı bir tavır değildir.
Aynada başka bir şey görmek istiyorlarsa aynayı değil aynanın karşısındaki görüntüyü değiştirmeleri akla yatkın en makul tercihtir.
CHP’nin istikrarsızlığı, tarihsel çizgisinden derin kopuşu Türk siyaset ve demokrasi hayatını olumsuz etkileyecektir.
Bu partideki iç çalkantı kendi meseleleridir.
Buna dair yorum yapmak bize düşmez ve bizim işimiz değildir.
Ancak CHP’nin hesabını vermesi gereken, hatta yüzleşmesi kaçınılması olan korkunç bir rüşvet ve yolsuzluk suçlaması vardır.
Hazırlanan iddianamenin içeriği gerçekten de çok ciddidir.
Yüzyılın en vahim yolsuzluğunun aydınlanması ve adaletin tecellisi şarttır.
Bizim de Türk yargısına güvenimiz tamdır.
Sayın Özgür Özel’in savcı ve hâkimlerimizle uğraşması, her vahim iddiayı siyasileştirerek karalaması doğru değildir.
Son iki yıl içinde gerçekleşen 4. Kurultay’da da Genel Başkanlığa seçilen Sayın Özgür Özel’i kutluyor, bundan sonraki siyasi mücadelesinde aklıselim ve teenniyle hareket etmesi temennisiyle başarılar diliyorum. Bu temennimi kendisini arayarak bizzat ilettim.
CHP'YE: UMARIM MİNDER DIŞINA ÇIKMAZLAR
İmralı’ya bile gitmekten korktular, kaçtılar; esasa değil de usule itirazlarını da ürkek ve yavan sözlerle açıkladılar.
Türkiye’nin en önemli sorunun çözümünde kaçak güreştiler. Ümit ederim ki gerçeği görecek basirete kavuşurlar ve minder dışına çıkmazlar.
PAPA'NIN ZİYARETİ
Öncelikle şunu ifade edeyim, Milliyetçi Hareket Partisi adına görüş paylaşan Genel Başkan Yardımcımız Sayın Edip Semih Yalçın’ın açıklaması bizim resmi açıklamamızdır, nitekim desteğim tamdır.
Papa 14.Leo, Vatikan Devlet Başkanı ve Katolik dünyasının ruhani lideridir. Ülkemize ziyareti Sayın Cumhurbaşkanımızın daveti üzerine gerçekleşmiştir.
Bizim bu ziyarete diyeceğimiz bir şey yoktur.
Yapılan görüşmelerde Türkiye-Vatikan diyaloglarıyla, Filistin başta olmak üzere güncel mahiyetli bölgesel ve küresel gelişmeler ele alınmıştır.
Papa’nın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, “Türkiye’nin tarihsel ve coğrafi konumunun barışın tesisinde merkezi rol oynadığını” söylemesi oldukça anlamlıdır.
Bizim eleştiri noktamız Papa’nın Vatikan Devlet Başkanı olarak yaptığı temaslar değil, Katolik dünyasının ruhani lideri olarak gerçekleştirdiği, hattızatında şova dayalı dini ve tarihi ritüellerle milletimizi rahatsız etmesidir.
İznik Neofitos Bazilikası’ndan tutun da, İstanbul Maçka’da kurulu bulunan Wolkswagen Arena’daki ayinlere varıncaya kadar sahnelenen gizli propagandaya ve kapalı devre işlenen mesajların muhtevasına esastan ve usulden itirazımız vardır.
1700 yıl önce toplanan bir konsilin, bu topraklardaki ilk başkentimiz olan İznik’ten tekrar canlandırılma hevesine, İznik yerine Nicaea’yı ikame etme sinsiliğine seyirci ve suskun kalamayız.
Basit korkulara takılıp kalmayız. Hadiselere kompleksli bakmayız.
Ancak asırlar boyunca yazılan senaryoları, oynanan oyunları da görmezden gelemeyiz.
Fakat Müslüman mahallesinde salyangoz satmanın da bir alemi yoktur.
Ben de olan biteni gördükten sonra ATV’de yayımlanan Kuruluş Orhan dizisinin senarist ve yapımcısı Sayın Mehmet Bozdağ’ı arayarak, gösterimdeki bu dizinin Türk tarihi ve Anadolu coğrafyası açısından öğretici, uyarıcı ve uyandırıcı bir işlevi olduğunu söyledim.
ABD’nin Ankara Büyükelçisi’nin de 2026 yılında Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılacağını söylemesi yetki aşımı, sorumsuz bir taşkınlık değilse nedir? Mezkur kararı bu sefir mi verecek, yoksa Türkiye Cumhuriyeti mi?
Bizim meselemiz Papa’nın ziyareti veya diplomatik girişimleri değildir.
Meselemiz Konsil hafızasının ve karanlıkta kalmış hatıralarının tekrar diriltme faaliyetleridir." (HABER MERKEZİ)
Bahçeli'den SDG'ye 10 Mart mutabakatı çağrısıPolitika
Bahçeli'den Bese Hozat'a yanıt, Barzani'nin ziyaretine eleştiriPolitika