KESK Adana'dan TÜİK verilerine tepki: Gerçekleri açıkla, sahte rakamlarla ekmeğimizle oynama

KESK Adana Şubeler Platformu, TÜİK'in açıkladığı enflasyon verilerine tepki gösterdi. Gerçek rakamların açıklanması için çağrı yapılan açıklamada, " Her gün daha fazla yoksullaştırılmaktan bıktık" denildi.

KESK Adana'dan TÜİK verilerine tepki: Gerçekleri açıkla, sahte rakamlarla ekmeğimizle oynama

ADANA - KESK Adana Şubeler Platformu, TÜİK’in gerçekleri yansıtmayan enflasyon rakamlarına göre değil, yoksulluk sınırının üstünde insanca yaşamaya yetecek bir ücret talebiyle basın açıklaması yaptı. Adana’da bulunan TÜİK binası önünde açıklama yapan KESK Adana Şubeler Platformu adına basın açıklamasını SES Adana Şube Eşbaşkanı Erol Eren okudu.

Eren, KESK olarak memur ve emekli maaşlarının insanca yaşamaya yetecek yoksulluk sınırının üzerinde olacak şekilde artırılmasını istediklerini söyledi. TÜİK’in gerçekleri yansıtmayan enflasyon rakamlarına göre değil, yoksulluk sınırının üstünde insanca yaşamaya yetecek bir ücret talep eden Eren, “Uygulanan sermaye yanlısı politikalarla Türkiye’de çocuğundan yaşlısına, kadınından erkeğine, emekçinden işçisine herkes yoksulluğun pençesine hapsedildi. Toplumun bütün kesimleri en temel yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamakta dahi güçlük çeker hale getirildi. Artık yoksulluk değil, derinleşen yoksulluktan söz eder olduk” dedi.

'YOKSULLUK DAHA DA DERİNLEŞİYOR'

2024 yılının ilk saatlerinde itibaren vergilerde, harçlarda, cezalarda, köprü ve otoyol geçiş ücretlerine yapılan zamlara dikkat çeken Eren, “Bu zamlar, diğer ürünlere yapılacak olan zamların habercisidir. Hal böyleyken inanırlığını yitiren TÜİK başka alemlerde yaşamaya, uydurma enflasyon verileriyle emekçinin, emeklinin, işçinin yoksulluğunu daha da derinleştirmeye devam ediyor. Resmi enflasyon rakamları bugün açıklandı. TÜİK’e göre enflasyon; aylık yüzde 2.93, altı aylık yüzde 37.5, yıllık yüzde 64.77 olmuştur. Bağımsız iktisatçılardan oluşan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG)’ın bugün açıkladığı verilerine göre aralık ayında enflasyon aylık yüzde 4.12 artmıştır, yıllık ise yüzde 127.21 olarak gerçekleşmiştir” diye konuştu.

'ZAM KASIRGASI HIZ KESMEDEN SÜRMEKTEDİR'

Ülkedeki her beş kişiden birinin açlık sınırının altında bir gelirle yaşamaya çalıştığını belirten Eren, şöyle devam etti:

"Ülkeyi yönetenler bugüne kadar onlarca Ali Cengiz oyunu ile yaşadığımız gerçek enflasyonu gizlemeyi bir süreliğine başardılar. Ama geldiğimiz noktada yıllardır sahnelenen bu oyunların sonuçlarını gizlemek artık mümkün değildir. Aralık ayı verilerine göre, açlık sınırının16 bin 483 liraya, yoksulluk sınırının 46 bin 837 liraya yükseldiği günümüzde ülkedeki her beş kişiden biri açlık sınırı altında bir gelirle yaşamaya çalışmaktadır.

Asgari ücretin açıklandığı 27 Aralık tarihinden hemen sonra sadece 7 gün içinde Motorlu Taşıtlar Vergisine yüzde 58.46, kamuya ait otoyol ve köprü geçiş ücretlerine yüzde 76, Yap-İşlet-Devret modeliyle işletilen otoyol ve köprü geçiş ücretlerine yüzde 50 oranında zam yapılmıştır. Elektrikten doğalgaza, gıda ürünlerinden kiralara kadar uzanan zam kasırgası hız kesmeden sürmektedir."

'TÜRKİYE'DE ASGARİ ÜCRET GİDEREK ORTALAMA ÜCRET HALİNE GELİYOR'

Eren sözlerini şöyle tamamladı;

“6,5 milyon kamu emekçisi ve emekli, yandaş konfederasyonların ve iktidarın sahte enflasyon rakamlarını bir kuruş aşmayan TİS mutabakatlarının bedelini yıllardır ödemeye devam etmektedir. Geldiğimiz noktada Türkiye'de asgari ücret giderek ortalama ücret haline geliyor. Devlet dairelerine bile “bu işyerinde asgari ücret uygulanmaktadır” tabelaları asılmasına ramak kalmıştır. Bu durumun nedenleri arasında, gerçekleri ters yüz etmek için takla attırılan TÜİK rakamları bulunmaktadır.

'HER GÜN DAHA FAZLA YOKSULLAŞTIRILMAKTAN BIKTIK'

Resmi enflasyonun yoksulun cebinden alınan bir vergiye dönüştürülmesi, bu verginin zenginin cebine aktarılması bulunmaktadır. Emeğin ulusal gelirden aldığı payı düşüren politikaları hayata geçirip büyüme nutuklarına, istikrar nutuklarına halkın inanmasını beklemek bulunmaktadır. Yine belirtelim ki resmi enflasyon rakamlarına göre yapılan maaş-ücret artışları ile her gün daha fazla yoksullaştırılmaktan bıktık. Bu sahte TÜİK rakamlarının üzerine eklenen birkaç puanın “refah payı” olarak yutturulmak istenmesinden artık bıktık. KESK olarak memur ve emekli maaşları insanca yaşamaya yetecek yoksulluk sınırının üzerinde olacak şekilde artırılsın diyoruz.” (ARTI GERÇEK)