Kızını öldürmekle suçlanan babaya önce müebbet, sonra beraat
İstanbul Kadıköy'de 2001 yılında kızını öldüren babaya yeni deliller göz önünde bundurularak müebbet hapis cezası verildi. Ancak istinaf beraat kararı verdi, zanlı tutuklanmadı. Anne Handan Yılmazer karar tepkili: Adalet istiyorum
Artı Gerçek - Kadıköy'de 2001 yılında 12 yaşındaki Hande Çinkitaş, babası tarafından başına çekiçle vurularak öldürüldü. Yerel Mahkeme cinayetle suçlanan baba Nezih Çinkitaş ve üvey anne Şehnaz Çinkitaş'a beraat kararı verdi. Ancak olaya ilişkin 20 yıl sonra yeni deliller ortaya çıktı.
Hande Çinkitaş'ın annesi Handan Yılmazer de bu delilleri göstererek, verilen beraat kararına itiraz ederek İstinaf Mahkemesine başvurdu. Bu sırada yeni delilleri göz önünde bulunduran yerel mahkeme, baba Nezih Çinkitaş'a 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek alt soydan akrabayı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Bu ceza iyi hal indirimi uygulanarak müebbet hapis cezasına çevrildi. Ancak müebbet hapis cezası verilmesine rağmen sanık baba tutuklanmadı. Bölge adliye mahkemesi, delillerin toplanmış olması, cezanın süresi ve mahkumiyet kararına dayanarak sanık Nezih Çinkitaş'a tutuklama kararı yerine yurt dışı çıkış yasağı ile İstanbul il sınırını terk etmeme şeklinde adli kontrol kararı verdi.
İstinaf mahkemesi de yerel mahkemenin sanık Şehnaz Çinkitaş hakkında verdiği beraat kararına karşı itirazı reddetti, beraat kararını uygun buldu.
'ADALET İSTİYORUM'
Bu karar karşısında yıkıldığını belirten anne Handan Yılmazer, "Ben adalet istiyorum. Yüreği yanmış bir anne olarak adalet istiyorum. İnanın, dünkü duruşmadan sonra üstümden kamyon geçti resmen neye uğradığımı şaşırdım. Müebbet veriliyor ama tutuklanmıyor" dedi.
'MÜEBBET VERİLİYOR AMA TUTUKLANMIYOR BÖYLE ADALET Mİ OLUR?'
Kızının ölüm haberini polis ekiplerinden aldığını anlatan Handan Yılmazer şunları söyledi:
"Polis 'kızınızı kaybettiniz' dediği zaman ben kendimi kaybetmişim. Gözümü açtığımda kardeşimin evinde buldum kendimi. Sonrasında dava açtım. Mahkemeleri görüldü. Kendilerine 19-20 yıl sonra DNA sonucunda tutuklama kararı alındı. Üç ay içeride yattılar. Üç ay ev hapsi şeklinde toplam 6 ay hapis yattılar.
Daha sonra hakim beraat kararı verince biz avukatımla İstinaf mahkemesine başvurduk. Kızımın öldürüldüğünü öğrendiğimde polisler söylenirdi. Acaba babası mı öldürdü? Asla konduramadım çünkü kızım babasını çok seviyordu.
Daha sonra kendimi toparlamaya başladığımda psikolojik olarak normale döndüğümde neden olmasın dedim. Her şey olabilir dedim. Çünkü mahkemelerde onun uygunsuz tuhaf şeylerini duyduktan sonra midem bulandı. Neye karar vereceğimi şaşırdım. Şüphem git gide arttı. Hangi ruh haliyle yaptığını onu da bilmiyorum. Ruh yok zaten. Ruh olanlar yapmaz bunu. Tutuklandığında bir nebze sevinir gibi oldum. Adalet yerini buluyor diye düşündüm. Daha sonra beraat ettirilince neye uğradığımı şaşırdım.
Kime güveneceğimizi şaşırdım. Ben böyle bir adalet görmedim. Serbest bırakıldılar. Ben adalet istiyorum. Yüreği yanmış bir anne olarak adalet istiyorum. İnanın, dünkü duruşmadan sonra üstümden kamyon geçti resmen neye uğradığımı şaşırdım. Müebbet veriliyor ama tutuklanmıyor. Sebebi ne biri çıksın bana bunun açıklamasını yapsın. Böyle adalet mi olur? Katiller dışarıda geziyor. Ceza alınca tabii ki bir nebze sevindim mutlu oldum. Tutuksuz olduğunu duyunca üzüldüm. Ben adalet istiyorum. Kızımın kanı yerde kalmasın. Ömrüm, nefesim yettiği sürece haklarım neyse sonuna kadar arayacağım" dedi.
SORUŞTURMA 19 YILDIR DEVAM EDİYOR
Handan Çinkitaş'ın avukatı Hasan Kocabey, kararın kamu vicdanını rahatsız ettiğini belirterek, "4 Ocak 2001 tarihinde öz baba Nezih Çinkitaş ve üvey anne Şehnaz Çinkitaş'la birlikte aynı evde yaşarken hunharca katledildi. Yani olay tarihinden itibaren kanaatimizce olay yerinin bu sanıklar tarafından kurgulanması, şekillenmesi ve yeniden düzenlenmesi nedeniyle 19 yıl boyunca soruşturma devam etti" ifadelerini kullandı.
Ayrıca Avukat Hasan Kocabey konuşmasının devamında "2020 yılında Adli Tıp Kurumundan gelen olay yerinde bulunan bir bıçak üzerinde o bıçağın keskin kenarında majör yoğunlukta baba Nezih Çinkitaş'ın DNA örneğine rastlanana kadar. 19 sene sonra baba Nezih Çinkitaş ve üvey anne Şehnaz Çinkitaş tutuklandı. Yaklaşık üç ay bir tutukluluk süreci geçirdiler. 3 ayda ev hapsiyle bu tedbir devam etti. Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği beraat kararı verdi. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi'ne dosyamız gitti. Duruşmalı olarak dosyanın yürütülmesini talep etmiştik. Ve duruşmalı olarak dosya yürüdü. En son istinaf dilekçelerini dikkate alarak dün bir karar verdi" dedi.
'Bu DOSYADA BABASINA MAHKEME, İYİ HAL İNDİRİMİ VERMEMELİ'
Avukat Kocabey, "Her ne kadar dosyada Şehnaz Çinkitaş da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılansa da bir beraat kararı verildi. Baba Nezih Cinkitaş'a 'Alt soya karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Biz bu kararın yani ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına ilişkin verilen kararla tedbir kararının birbiriyle örtüşmediğini, bir insana ömür boyu hapis cezası verirseniz onun karşılığında bu adamın mahkemeden hemen çıkıp cezaevine gitmesi gerektiği kanaatindeyiz. Babaya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Bu karar duruşmadaki iyi hal, tutum ve davranışları lehine değerlendirilerek müebbet hapis cezasına çevrildi. Yani 12 yaşındaki bir kızın canavarca hisle babası tarafından öldürüldüğü bir dosyada babasına mahkeme takdiri iyi hal indirimi vermemeli diye düşünüyorum. Bu noktada mahkeme kararının hatalı olduğunu düşünüyorum" diye belirtti. (DHA)