Kuran kursunda istismara maruz bırakılan çocuklara ‘işkence’ yapılmış
Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Erzurum Palandöken’deki Hacı Bahattin Evgi Yatılı Erkek Kuran Kursu’nda 7 oğlan çocuğunu cinsel istismara maruz bırakan belletmenin, üç çocuğa hırsızlık yapmaları için markete gönderdiği ve ellerine kolonya dökerek yaktığı iddia edildi. BirGün'den Mustafa Bildircin'in haberine göre, Kuran kursundaki çocuklar için yürütülen üç ayrı soruşturmayı yakından takip eden Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı, Av. Müjde Tozbey Erden, Kuran kursunda kamuoyuna yansıyanların dışında da birçok skandalın yaşandığını ortaya koydu. Erden, belletmenin sınıftaki 13 çocuğu da ayrı ayrı vücutlarını kanatacak ve morartacak düzeyde dövüp, tekmelediğini söyleyerek, "Çocukların ellerine kolonyalar döküp ateşe veriyormuş. Çocuklarda korku yaratıp taleplerini kabul ettiriyormuş" dedi.
Erzurum’da Kuran kursunda 7 çocuğu istismar eden belletmen hakkında, "12 yaşından küçük mağdurların nitelikli cinsel istismarı, çocuğu müstehcen yayınları okumaya ve seyretmeye teşvik, cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak, müstehcen yayınların üretiminde çocukları kullanmak, hakaret, sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı, eziyet, işkence ve suça teşvik" suçlamalarıyla iddianame hazırlandı. İddianame kapsamında Erzurum 4’üncü Ceza Mahkemesi’nde dava açılırken ilk duruşma tarihi 31 Mayıs olarak belirlendi.
Konuyla ilgili ikinci bir dosya da Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı’nda işleme alındı. Bu kapsamda yurttaki çocukların ve ailelerin şikâyetleri alınırken Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatları tüm ifadelere katıldı. Derneğin, avukatların ve ailelerin şikâyetleri üzerine soruşturmalar başlatıldı.
‘GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA VE İHMAL SUÇALAMASI’
Av. Erden, yine derneğin, ailelerin ve avukatların şikâyeti üzerine Kuran kursu yetkilileri hakkında üçüncü bir soruşturma dosyası hazırlandığını aktardı. Buna göre, çocukların sekiz ay boyunca istismara, şiddete maruz kalmasına rağmen diğer yetkililerin durumu fark etmemesi ya da göz yumması nedeniyle "görevi kötüye kullanma ve ihmal" suçlamalarıyla Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bir soruşturma yürütülüyor. Erden, "Yine Erzurum'da avukatlarımız ile ifadelere katılarak, çocuklarımız ile ailelerimizin yanlarında yer aldık" diye konuştu.
‘ÇOCUKLAR AYLARCA HER ŞEYİ SAKLAMIŞ’
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin desteği ile beş aileyi daha şikâyetçi olmaya ikna ettiklerini belirten Erden, şunları kaydetti:
"Aslında bazı aileler çocuklarının bedenlerindeki morluk ve kan izlerini görmüş. Ancak öğretmenlerinin, ödevlerini yapmayan çocuklarını cezalandırdığını düşünüp müdahale etmemiş ve çocuklarını korumamışlar. Aylar sonra bir çocuğumuzun cinsel istismarı ailesine anlatması üzerine olaylar ortaya çıkmış. Ailelerin öncelikle çocuklarına sevgi ve güveni aşılamaları gerekiyor. Çocuğun ailesinden korkmaması, ailesine güvenmesi, her şeyi anlatabileceği hissine sahip olması gerekiyor. Bu olayda çocuklarımız, ailelerinden utandıkları ve korktukları için aylarca her şeyi saklamışlar."
‘YETKİLİLERİN ŞİDDETİ BİLDİKLERİ VE GÖZ YUMDUKLARI’
Erzurum’da yaşanılan olayda denetimin öneminin ortaya çıktığını da vurgulayan Erden, "Bu kuran kursunda denetim yapılmadığı gibi; aylarca kameralar tavana döndürülmüş vaziyette olmasına rağmen hiçbir yetkili, öğretmen kameraların neden dönük olduğunu sormuyor. Bu durum dahi yetkililerin şiddeti bildikleri ve göz yumdukları anlamına geliyor maalesef. Aynı zamanda kendileri de çocuklara farklı zamanlarda şiddet uyguladıkları için, kendi içlerinde şiddeti normalleştirdikleri anlamına geliyor. Denetimler, her zaman devlet organları tarafından yapılmalı. Maalesef ülkemizde iktidar tarafından Cumhuriyetin en önemli kazanımlarından olan laiklik ortadan kaldırıldığı için din eğitimi veren kurumlarda denetim yapılmadığı gibi, karanlığın yayılması devlet eliyle mümkün oluyor."
PERSONELLER VE MÜFTÜ AÇIĞA ALINDI
Erzurum’da çocukların cinsel istismara maruz bırakıldığı Kuran kursunda görevli 7 personel ile Palandöken İlçe Müftüsü, "Soruşturmanın selameti" açısından görevlerinden uzaklaştırıldı. Açığa alınan personel ile müftüye yönelik daha önce Diyanet soruşturma başlatmış ancak bu soruşturma cezasızlıkla sonuçlanmıştı.