Mardin tedirgin ve suskun: Sonuç sandıkta belli olacak

Mardin'de baskı, korku ve suskunluk hakim. O nedenle hangi partinin sandıktan zaferle çıkacağını şu an için kestirmek zor.

Mardin tedirgin ve suskun: Sonuç sandıkta belli olacak

Remzi BUDANCİR

ARTI GERÇEK- Kürt kentlerinde sürdürdüğümüz seçim gezimizin dördüncü durağı Mardin. Kürt, Türk, Arap, Süryani, Ezidi ve Ermenilerin yan yana yaşadığı Mardin Mezopotamya’nın tüm renklerini yansıtıyor.

6 İLÇEDE HDP, 4 İLÇEDE İSE AKP ÖNDE

Mardin’de HDP birinci parti. 1 Kasım 2015 seçimlerinde Meclis'e gönderilen 6 milletvekilinden 4’ü HDP’nin, 2’si ise AKP’nin. DBP’de olan Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne OHAL’in ilan edilmesinin ardından kayyım atandı. Belediyesi kayyım tarafından yönetilen Mardin’in Dargeçit, Kızıltepe ve Nusaybin ilçelerinde sokağa çıkma yasakları döneminde büyük yıkımlar yaşandı. Çatışma, yıkım, ölümün eksik olmadığı kent şimdi 24 Haziran seçimlerine hazırlanıyor.

Mardin’de de diğer illerde olduğu gibi seçimler HDP ve AKP arasında geçiyor. En son 1 Kasım’da yapılan genel seçimlerde HDP il genelinde yüzde 69 oranında oy almıştı. HDP’yi takip eden AKP’nin oy oranı yüzde 28. Kent merkezinde HDP önde. Mardin’in 10 ilçesinden AKP Midyat, Artuklu, Ömerli ve Yeşilli’de önde. Dargeçit, Derik, Kızıltepe, Mazıdağı, Nusaybin ve Savur’da HDP açık farklı birinci parti. AKP bu 6 ilçede pek varlık gösteremiyor.

KENT MERKEZİNDE HALK TEDİRGİN

OHAL, baskılar ve gözaltılar Mardin’de de kendini hissettiriyor. Kent merkezinde diğer illere oranla durum biraz daha sakin, ancak halkta büyük bir korku var. Eski Mardin’de esnafla sohbet ederken seçimlere ilişkin görüşlerini soruyoruz. AKP’ye oy vereceğini söyleyenler de iktidarın politikasından şikayetçi, ekonomik sıkıntılar yaşadıklarını ifade ediyorlar. Bu görüşlerini yazmak istediğimizi söylediğimizde ise "Hayır başımıza bir iş gelir" kaygısıyla susuyorlar. Kentte korku ve kaygının hakim olduğu net bir şekilde anlaşılıyor.

Mardin tedirgin ve suskun: Sonuç sandıkta belli olacak - Resim : 1
Mehmet Tosun

EN RAHAT HDP’LİLER KONUŞUYOR

Kentte kendilerini en rahat ifade edenler HDP’liler. Soruşturma, gözaltı ve tutuklamaları yoğun yaşadıkları için korku duvarını aşmış görünüyorlar. 54 yaşındaki Mehmet Tosun, seçim büroları kalabalık olmasa da herkesin fikrinin net olduğunu, halkın kime oy vereceği bildirini hatırlatıyor. Tosun, HDP’li vekillerin ve cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ın tutuklu olmasına ise tepki gösteriyor: Bizim irademize kelepçe vurulmuş. Birinci sorunumuz bu. Başkanlarımız cezaevlerinde. En önemlisi cumhurbaşkanı adayımız dört duvar arasında. Bir umutla bizi bekliyor. Mutlak düşüncemiz onu oradan çıkarmak. Allah’ın izni ile onu oradan çıkaracağız. Seçimler ikinci tura gidecek.

Mardin tedirgin ve suskun: Sonuç sandıkta belli olacak - Resim : 2
İYİ Parti adayları Tuna Işıkhan ve Hakan Erdem

"KOMŞU KOMŞUSUNA GÜVENEMEZ HALE GELDİ"

Korku ve kaygının yoğun yaşandığı kentte İYİ Parti Mardin milletvekili adayları Tuna Işıkhan ve Hakan Erdem esnaf ziyareti yapıyor. Hava yağışlı olmasına rağmen yoğun çalışma yürütülüyor. Hakan Erdem seçim çalışmasının iyi gittiğini, ancak basının kendilerine yer vermediğini söylüyor. Tuna Işıkhan ise toplumun kutuplaşmasından yakınıyor. Halkta korku ve kaygı olduğunu ifade eden Işıkhan şunları anlatıyor: "Mardin eskiden Türkiye’nin Avrupa’sıydı, medeniyetler şehriydi. Mardin gitti, başka bir Mardin geldi. İnsanlar konuşmak istemiyor. Hür iradesini sunamıyor. Herkes korkuyor. Ev gezmelerinde çok net görüyoruz. Herkes tedirgin. Birbirine komşu olanlar bile bir birine güvenemez hale geldi. Herkes acaba başıma bir şey gelir mi kaygısı yaşıyor. İnsanlar hür iradeleri ile konuşamıyorlar. Adaletin yerine gelmesi gerekiyor."

HDP’NİN ÜÇÜNCÜ SIRA ADAYI TUMA ÇELİK

Mardin çok kimlikli ve çok inançlı bir kent. Süryaniler 1915 yılından bu yana katliam, sürgün ve asimilasyon politikalarına maruz kaldı. HDP’nin listesinde yıllardır asimilasyon politikalarına karşı direnen Süryanilerde var. Avrupa Süryaniler Birliği (ESU)Türkiye Sorumlusu, Sabro Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Tuma Çelik, Mardin’de HDP’nin üçüncü sıra adayı. Tuma Çelik ile Mardin’in Midyat ilçesinde bir araya geliyoruz. Yoğun bir çalışma içinde olan Çelik'le yaşadıkları sorunları, asimilasyon politikalarını ve bölgedeki sorunları konuştuk.

- Süryaniler açısından sormak gerekirse Mardin’de kaç Süryani var ve talepleri neler?

Aslında Mardin sadece 1990'larda değil, tarih boyunca sürekli acıların yaşandığı bir coğrafyadır. Halklar kendi doğal şartlarında bırakıldıklarında huzurlu bir yaşam sürdürmelerine rağmen Mardin coğrafyasında, bizim Turabdin dediğimiz coğrafyada Süryaniler, Kürtler ve Araplar hep bir arada yaşadılar. Bu aslında güzel bir yaşamdı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş aşamasında Süryanilerin nüfusu yaklaşık 200 bindi. Bugün ise 25 bin civarında. 100 yıl içinde Türkiye’nin nüfusu 4 kat arttı. Süryanilerde ise 10 katı nüfus azalması söz konusu. Bu şu anlama geliyor. Buradaki insanlar bir şekilde göç etti veya ettirildi.

Mardin tedirgin ve suskun: Sonuç sandıkta belli olacak - Resim : 3
HDP adayı Tuma Çelik

"SÜRYANİLERİN MALLARINA EL KONULUYOR, İADE EDİLMİYOR"

- Süryaniler katliama uğradı, sürgünler yaşadı, mallarına el konuldu. El konulan Süryani malları geri iade edildi mi? Süryanilerin talepleri nedir?

Biz Türkiye’de yaşayan herkes gibi, herkesin sahip olduğu haklara sahip olmak istiyoruz. Süryanilerin hakları, kimlikleri ile sahip oldukları değerlerle yok edilmek istendiği bir dönemi yaşıyoruz. Birkaç sene önce kanuni değişikler yapılarak bizim mallarımıza tekrar el konuldu. Birçok yayın organı, birçok insan "Süryani malları geri verildi" diyerek, bunu çok iyi bir adım gibi yansıttı. Zaten bu mallar bizimdi. Elimizden alınan malların hepsi iade edilmedi. Kilise, manastır, mezarlık ve bunlara bağlı bu 110 tane araziden sadece 56 tanesi iade edildi. Şu anda bile Süryanilerin mallarına el konuluyor. Süryaniler mallarına el konulması ve varlıklarının yok sayılmasını 'biz burada istenmiyoruz’ şeklinde anlıyor. 1990’lı yıllarda fiziki saldırılarla bu yapılmaya çalışıldı, son dönemde ise mal varlıklarına el koyma ve varlıklarının yok sayılması ile bu gerçekleşiyor.

- Siz bir Süryani olarak HDP’den milletvekili adayısınız. Şu anda Mardin'in ilçelerindeki durum nedir?

Bu topraklara rengini, özelliğini veren Süryaniler yok oldu. Biz bunu değiştirmeye çalışıyoruz. Bu topraklara hayat veren insanların yeniden buraya gelmesini, bu topraklara hayat veren kültürün yeniden yeşermesini istiyoruz. Bunu sadece biz görmüyoruz; buradaki Kürtler de Araplar da bunu net olarak görebiliyorlar. Midyat Süryanilerin, taş evlerin egemen olduğu bir ilçe. Ama şimdi baktığınızda evet o taş evler hala duruyor ama farklı bir kültür ve yaşam biçimine boğulmuş durumdalar.

"KENTLERİMİZ YIKIM YAŞADI"

Geçtiğimiz dönemlerde şehirlerimiz yıkıldı. Nusaybin'de, Dargeçit'te yıkımlar yaşandı. Bu şehirlerin içerisindeki insanlarımız katledildi. Ortak bir yaşamı, barışı savunan düşünceler köreltilmeye, yok edilmeye çalışıldı. 1990’lardan sonra ciddi bir faili meçhul cinayetler dönemi yaşandı. Daha sonraki süreçte 2015 sonrasında yaşanan olaylarla birçok yara açıldı. Tüm bunların kapanabilmesi için yeniden yaşanmaması için topluma güven vermek gerekiyor. Dolayısıyla biz bu güveni vermeye aday birinci parti durumundayız. HDP’nin, HDP anlayışının başarılı olmasıyla da buradaki yaraların kapanabileceğine inanıyoruz. HDP olarak bölgeden ciddi bir netice, oy bekliyoruz.

"SANDIKLAR TAŞINARAK İNSANLARIN GÜVENLİĞİ TEHLİKEYE ATILIYOR"

- Seçim çalışması nasıl gidiyor? Seçim güvenliği ile ilgili bir sorun yaşanıyor mu Mardin'de?


Bugün OHAL koşullarının yaşandığı bir dönemdeyiz ve birçok bölgede hala yasaklar söz konusu. Bazı bölgelerde giriş çıkış yasakları devam ediyor. Bazı bölgelerde insanlar rahat bir şekilde hareket edemiyor. Birçok yerde sandıkların taşınması söz konusu. Bu köylerin çoğunda geçmiş seçimlerde sandıklar kurulmuştu. Tabii iktidar, bunu güvenlik gerekçesine dayandırıyor. Ama biz bunu bu şekilde okumuyoruz. Çünkü sandıkları taşınacak olan köylerde bu güne kadar hiçbir güvenlik sorunu yaşanmadı. Çok basit bir örnek vermek istiyorum. Kustan köyü bugüne kadar hiçbir sıkıntının yaşanmadığı köylerden biridir. Bir Süryani köyüdür. Oradaki sandık 15-20 kilometre uzak olan bir yere taşındı. Bu insanların güvenlik gerekçesi ile başka yere yönlendirilmesi daha tehlikeli bir durum oluşturur. Eğer ortada bir güvenlik sorunu varsa oradaki insanların niye 20 kilometrelik bir yolu gitmelerine sebep oluyorsunuz. Güvenliği o köyde de sağlayabilirsiniz. Sandıktan ziyade oy güvenliğini sağlamaya çalışıyorlar. Ya da bazı insanların oy kullanmasını engellemeye çalışıyorlar. İnsanların iktidarın olmasını istediği sonuçlara ulaşmak için aldığı bir karar olduğunu düşünüyorum.

- İnsanlar kokuyor. Konuştuğumuz birçok kişi düşüncesini açıklamak istemiyor. İnsanlar neden korkuyor?

Şimdi daha geçenlerde basına yansıyan birkaç haber vardı. Bunlardan bir tanesi Şırnak ve Mardin'deki belediye kayyumlarının ya da valilerin, kaymakamların değişik yerlere gidip seçimler konusunda baskı yaptıkları, dile getirdikleri partilere oy verilmediği takdirde olumlu sonuçlarının olmayacağı yönündeydi. Bu sadece haber değil. Olup olmadığını bilmiyorum, tartışmak da istemem. Böyle bir haberin çıkıyor olması bile buradaki insanların üzerinde ciddi bir psikolojik etki yaratıyor. İnsanlar bu tür baskılardan, başına bir şey gelmesinden dolayı korkuyor.

ASKERİ NİZAMİYEDEN İLÇEYE GİRİLİYOR

Tuma Çelik ile Midyat’ta görüştükten sonra 2015 yılında sokağa çıkma yasakları ve çatışmaların yaşandığı Dargeçit ilçesine doğru yola koyuluyoruz. Dargeçit ilçesinin girişi askeri nizamiyeye çevrilmiş durumda. Araçlar didik didik aranıyor, ilçeye giren herkes GBT taramasından geçiriliyor. İlçe merkezine Çelik ile birlikte giriyoruz. İlçe merkezinde bulunan pazar alanında halk zılgıt ve sloganlarla Çelik’i karşılıyor. Polis kamerası ise kitleyi an an kayıt altına alıyor.

"SİMANIZ TANIDIK DEĞİL, GBT SORGUSU YAPMAMIZ GEREKİYOR"

Halk selamlaması bittikten sonra HDP heyeti seçim bürosuna geçiyor. Biz tekrar pazar alanına geçip seçimlere ilişkin görüş almak istiyoruz. İlçe merkezinden pazar alanına doğru yürürken beklenen oluyor ve polis ekibi bizi durduruyor. "Simanız tanıdık değil, kimliklerinize bakacağız" diyor. GBT sorgusundan geçiriliyoruz.

POLİSİN ADIM ADIM İZLEDİĞİ İLÇEDE "KONUŞMAK YASAK"

Milletvekillerinin 30 dakika önce gezdiği pazar alanına tekrar dönüyoruz ancak bu kez farklı bir hava ile karşılaşıyoruz. HDP’lileri selamlayan, coşku ile zılgıtların yükseldiği pazar alanı bu kez sessizliğe bürünmüş. Coşkulu esnaf bir anda içine kapanmış, yönelttiğimiz sorulara cevap vermekten kaçınıyor. Etrafta zırhlı araçlar, her adımımızda biz de yurttaşlar da izleniyor. Sokakta soru sorduğumuz bir yurttaş, "Ne söyleyeyim. Size konuşmanın yasak olduğunu söyleyeyim" diyor. Yandaki sivil polis aracını farkeden yurttaş, "Başıma iş açmayın" diyerek konuşmaktan kaçınıyor.

Mardin’de hem baskı hem de korku hakim. Kentte yaşayan halkların temel beklentisi barış, huzur ve adalet. Kent içine kapanmış durumda. Hangi partinin 24 Haziran’da zaferle çıkacağını şu an kestirebilmek güç. Hükümetin politikaları bu kentte de tepki ile karşılanıyor. Halk her ne kadar sessiz kalsa da HDP'nin kentteki mevcut durumunu koruyacağı ve hatta oylarını arttıracağı görüşü hakim.

Mardin midyat