Öcalan'dan Barış Anneleri'ne mesaj: Özgür kadın kimliği ve bilincinizle mücadele etmelisiniz
PKK Lideri Abdullah Öcalan, Barış Anneleri konferansına mesaj gönderdi. Öcalan, “Sizler annelik kimliğiniz yanında aynı zamanda özgür kadın kimliği ve bilincinizle mücadele etmelisiniz" dedi.

Artı Gerçek- Barış Anneleri Meclisi, 3'üncü konferansını Diyarbakır'da ÇandAmed Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştiriyor. Konferansa Barış Annelerinin yanı sıra Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) il, ilçe örgütleri ve belediye eşbaşkanları, DEM milletvekilleri, DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ve ilçe örgütleri ile sivil toplum kuruluşları katıldı.
Konferansın yapıldığı salona, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın posterleri, yaşamını yitiren Barış Anneleri ile katledilen kadınların fotoğrafları asıldı.
Konferansta Barış Annelerinin mücadelesini konu alan sinevizyon gösterimi yapıldı.
ÖCALAN KONFERANSA MESAJ GÖNDERDİ
PKK Lideri Abdullah Öcalan da konferansa bir mesaj gönderdi.
Öcalan mesajında şu ifadeleri kullandı:
"Ben, en çok annemden öğrendim. Hayatın gerçeğini, sabrı ama en çok da onurlu dik duruşu… Bu onur ve dik duruşun sahibi olan Barış Annelerini selamlıyor konferansınıza başarılar diliyorum.
Kadınlar nasıl istiyorsa öyle yaşamalı ama özgür yaşama da cesaret etmeleri gerekir. Kadınlara saygımın bir gereği olarak ‘özgürlük düşüncede başlamalı’ ilkesini esas aldım.
Barış mücadelesinin en ön saflarında yer alan ve yaşamı savunan barış anneleri olarak her zaman barış ve özgürlük mücadelemizin en ön saflarında yer aldınız.
Tabii ki anneler olarak mücadelemizdeki yeriniz tartışılmazdır. Ancak geleneksel toplumun kadına dayattığı anne olmak eş olmak durumunu aşmanın önemli olduğuna inanıyorum. Sizler annelik kimliğiniz yanında aynı zamanda özgür kadın kimliği ve bilincinizle mücadele etmelisiniz.
İlk anacıl toplumun çıktığı bu coğrafya aynı zamanda ilk toplumsal sorun ve çelişkilerin de çıktığı mekândır. İlk toplumsal sorun ve çelişki kadını köleleştirmesi ile başlamıştır. Kadının köleleştirilmesi ile toplumun köleleştirilmesi at başı gider.
Bilinenin aksine köleleşme, devletin ortaya çıkması ile değil kadının köleleştirmesi ile başlamıştır. Gelişen bu çelişki ve toplumsal sorun bugün yaşadığımız sorunların kaynağını oluşturmaktadır.
Bu sorunsallıktan çıkmanın yolu demokratik komünal bir yaşamı hep birlikte inşa etmektir.
27 Şubat’ta başlattığımız Barış ve Demokratik Toplum çağrısı kadın hareketine, Barış Annelerine de görev ve sorumluluk yüklüyor.
Yeni bir dönem başlıyor. Demokratik komünal sisteme dayalı sosyalist bir yaşamı örgütlemek barış ile mümkün olacaktır. Bu vesile ile tüm Barış Annelerimizi selamlıyor çalışmalarında başarılar diliyorum."