Meclis Araştırma Komisyonu İliç'teydi: 'İşçiler şirketi defalarca uyarmış; ihmaller zinciri var'

Meclis Araştırma Komisyonu İliç'teydi: 'İşçiler şirketi defalarca uyarmış; ihmaller zinciri var'
TBMM İliç Araştırma Komisyonu üyeleri incelemelerini Artı Gerçek'e anlattı. Komisyon üyeleri, "ihmal değil, ihmaller zinciri var" dedi. CHPli Yavuzyılmaz, şirketin işçilere ulaşmanın yanında liç kütlesindeki altını da çıkarmaya çalıştığını söyledi.

Müzeyyen Yüce


İSTANBUL - Erzincan’ın İliç ilçesinde bulunan Çöpler Altın Madeninde 13 Şubat’ta siyanürlü toprak kayması sonucu dokuz işçi göçük altında kaldığı maden faciasında dört işçinin cansız bedeni günler sonra çıkarılabildi. Aradan geçen 86 güne rağmen toprak altında kalan beş işçiye henüz ulaşılamadı.
Maden ocağında meydana gelen facianın tüm yönleriyle ortaya çıkarılması amacıyla TBMM’de geçen ay kurulan 'İliç Maden Kazası Araştırma Komisyonu' 7 ve 8 Mayıs tarihlerinde İliç’e giderek bölgede incelemelerde bulundu, faciada hayatını kaybeden işçilerin aileleri ile görüştü. AKP Antalya Milletvekili Atay Uslu’nun başkanlık ettiği komisyonda yer alan CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisi temsilcileri, iki gün süren incelemelere ilişkin gözlemlerini Artı Gerçek’e değerlendirdi.

'10 MİLYON TON FAZLA YÜKLEME YAPILMIŞ’

CHP’nin komisyon üyesi Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, bölgedeki ihmalleri içeren birçok sorunu yerinde tespit ettiklerini söyledi. İliç’te faciaya neden olan altın madenindeki yığın liç sahasının kapasitesinin 58 milyon ton olması gerekirken yapılan yüklemeyle 68 milyon tona ulaştığına dikkat çeken Yavuzyılmaz, “Daha önce de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilerinin sunumu ile bu durum belgelenmişti. Bizim de sahada yaptığımız incelemeler bu bulguları doğruluyor. Bakıldığında aradaki fark 10 milyon ton. Burada aşırı bir yükleme yapıldığı netleşmiş oldu” dedi.

1.jpg

‘AİLELER ÜZGÜN VE ÖFKELİ’

Göçük altında kalan işçilerin ailelerinin de madendeki ihmallere vurgu yaptığını, kaymaya neden olan pek çok belirtinin daha önceden fark edilmesine rağmen önlem alınmadığını aktardıklarını kaydetti.
Bu noktada ailelerin hem üzgün hem de öfkeli olduklarını belirten Yavuzyılmaz, alınmayan tedbirler ile ilgili sorumluların tespit edilerek cezalandırılmalarını talep ettiklerini ifade etti.

‘ŞİRKET DOĞAYA YAYILAN 520 MİLYON DOLAR DEĞERİNDEKİ ALTINI ELDE ETMEK İSTİYOR’

Yavuzyılmaz, halen göçük altında bulunan beş işçinin çıkarılması için çalışmaların sürdüğünü, 20-25 gün gibi bir süre daha devem edeceğini söyledi.

'ÇALIŞMALAR SADECE İŞÇİLERİ ÇIKARMAK İÇİN DEĞİL'

Maden faciası sonrasında doğaya yayılan yığın liç kütlesi içindeki altının 8 ton civarında olduğunu, bu altının da piyasa değerinin 520 milyon dolar olarak tahmin edildiğine vurgu yapan CHP’li Yavuzyılmaz, şöyle konuştu:

“Şirketin sadece madende göçük altında kalan işçileri kurtarmak için yoğun bir çaba içinde demek eksik olur. Aynı zamanda da işçilerin cansız bedenlerine ulaşarak çıkardıktan sonra doğaya yayılan yığın liç kütlesi içindeki altını da elde etmek istiyor. Dolayısıyla bu doğrultuda da çalışmaları var.”

2.jpg

‘HAFTAYA KOMİSYONDA MADEN YETKİLİLERİ DİNLENECEK’

DEM Parti’nin komisyon üyesi Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü ise ortada bir ihmalin olduğunun kesin olduğunu ancak ihmalin boyutlarının araştırma sonucunda belli olacağını kaydetti. Hem maden sahasında yapılan incelemeler hem de işçilerin aileleri ile görüşmeler doğrultusunda olası risklerin günler öncesinden fark edildiğini aktaran Hülakü şunları söyledi:

“Özellikle işçilerin aileleri ile yaptığımız görüşmelerde şirketin defalarca işçiler tarafından sözlü olarak uyarıldığını, maden sahasındaki çatlakların bildirildiğini, şirketin de bunun farkında olduğunu dinledik. Zaten hali hazırda facia yaşandığında dokuz işçinin göçük altında kalması da şirketin durumun farkında olduğu tezini güçlendiriyor. Şimdi önümüzdeki hafta maden şirketini dinleyeceğiz. Araştırma sonucunda bulguları kamuoyu ile paylaşacağız” ifadelerine yer verdi.

‘İHMALLER ZİNCİRİ VAR’

İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz da dokuz işçinin göçük altında kalmasıyla sonuçlanan maden faciasına giden süreçte 'ihmaller zinciri' olduğunun altını çizdi ve ekledi:

“Bu ihmallerde kim ne kadar suçlu, kimin ne kadar hata payı olduğunu hem şirketi hem de alanda hali hazırda araştırma yapan uzmanları dinledikten sonra daha net göreceğiz. Göçük altında kalan işçilerin aileleri ile yaptığımız görüşmelerde de birçok konuda bilgi sahibi olduk. Maden sahasına indiklerinde şirket yetkilileri tarafından herhangi bir kaza oluşabilme riskine karşı işçilerin aşağıda bekletildiği, aşağıda beklerken göçük altında kaldığı bir süreç var. Tüm bu ihmalleri araştırıp çalışma sonucunda kamuoyuyla paylaşacağız. Ayrıca işçilerin ailelerin komisyonda dinlenmesi gerektiğini komisyon başkanına ilettik.”

‘80 GÜNDÜR HER GÜN EŞİM GELECEK DİYE KAPIYA KOŞUYORUM’

Ailelerle yapılan görüşmelerde çok üzgün olduklarına şahitlik ettiklerini ifade eden Uz, “Hala göçük altında olan işçilerden bir tanesinin evine gittiğimizde eşi, “80 gündür her gün eşim gelecek diye kapıya koşuyorum” dedi. Tabi ki aileler için kabullenmek çok zor. Uzun ve sıkıntılı süreçlerden geçiliyor. Ailelerin bizden en önemli talebi en küçük ayrıntıyı atlamadan ihmali olanlarla ilgili cezalandırmaların yapılması yönünde. Biz de titizlikle araştırma yapıyoruz” dedi.

‘İŞÇİLERİN EVLERİNDE ÜÇ AYLIK TAZİYE EVİ OLMANIN GETİRDİĞİ YÜKÜ VE YORGUNLUĞU GÖRDÜK’

Sahada yaptıkları incelemeler doğrultusunda bu felaketin Anadolu tabiriyle ‘bağıra bağıra’ geldiğini kaydeden Saadet Partisi Ankara Milletvekili Mesut Doğan da hem işçiler ile hem de işçi aileleri ile yapılan görüşmelerde maden sahasındaki çatlakların çok önce oluşmaya başladığının ifade edildiğini söyledi. Hala göçük altında olan işçi ailelerin evlerinde üç aylık taziye evi olmanın getirdiği yükü ve yorgunluğu gördüklerini anlatan Doğan, “Hala göçük altından çıkarılamamış işçilerin ailelerine ne diyeceğimizi bilemiyoruz. Çünkü aileler maden altında kalan yakınların öldüğüne inanmıyor. Baş sağlığı dileyemiyoruz. Çok hassas bir süreç yaşanıyor İliç’te. Bir an önce yakınlarına canlı veya cansız ulaşmak istiyorlar. Aileler aynı zamanda da sorumluların tüm çıplaklığıyla ortaya çıkarılmasını ve cezalandırılmasını istiyor” diye konuştu.

Öne Çıkanlar