Necmettin Fendik davasından mahkeme polisi akladı: İlerde suç işlemeye çekinir
Yüksekova'da 9 çocuk babası Necmettin Fendik'i katleden polise verilen 1 yıl 8 aylık hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı. Kararda, "Sanığın tespit edilen kişilik özelliklerine göre ileride suç işlemekten çekineceği hususunda mahkemede olumlu kanaat oluştuğu" ifade edildi.

Artı Gerçek- Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde 18 Temmuz 2017'de evine yapılan baskında katledilen Necmettin Fendik'in ölümüne dair özel harekat polisi A.F.K.’ye verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı. Yüksekova 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi kararında, polisin "kasıtlı bir suç işlediğine dair" sabıka kaydının bulunmaması ve "kişilik özelliklerine göre ileride suç işlemekten çekineceği” hususu göz önünde bulundurularak cezada indirime gidildiğini kaydetti.
Kararda, polisin sesli uyarıda bulunduğu, ayak seslerinin gelmesi üzerine kapının koçbaşı ile kırıldığı, kapının açılmasıyla birlikte sanık polisin, diğer polislerin üzerinde düştüğü iddia edilerek, "Sanığın operasyonel risk nedeniyle silahının namlusunda mermi bulunduğu ve ateşe hazır halde olduğu, sanığın kolunun düşme esnasında yere çarparak elindeki silahın ateş alması neticesinde kapıya yakın olan maktul Necmettin Fendik’in düşmesi yahut yere doğru siper alması sırasında boynundan yara aldığı, daha sonra hastaneye kaldırılan maktulün hastanede vefat ettiği” ifadelerine yer verildi.
MAHKEMENİN 'SİLAH' İDDİASI
İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün 28 Mart 2018’de savcılığa gönderdiği yazıda, ev aramasına ilişkin kamera görüntülerinin mevcut olmadığına işaret edilerek, Fendik’in evinde, emniyete yapılan ihbarda bahsi geçen silah ve şüphelilere rastlanmadığı kaydedilmişti. Yine söz konusu silaha dair inceleme yapılması ve parmak izlerinin ortaya çıkarılması için yapılan talepler de reddedilmişti.
Ancak gerekçeli kararda, Fendik'in elinde silah bulunduğu ileri sürüldü. Kararda, “Maktulün vurulması sırasında maktulün de elinde silah olduğunun tespit edildiği, polisler tarafından ikazda bulunulmasına karşın uzun süre kapının açılmadığı, elde edilen deliller itibariyle beş polisin içeriye silahla ateş ettiklerine ilişkin katılanların beyanlarının doğru olmadığı, evde buna ilişkin mermi izi veya boş kovan bulunmadığı, keza gece saati olması, olay sırasında maktulün ışığı yakmaması nedeniyle maktulün kapı açıldığında da net görülmediği, sanığın özel harekat polisi olması nedeniyle maktulü bilerek vurmak istemesi halinde göğsünden yahut daha net vurabileceği bir yerden vurma imkanı varken olay sırasında maktulün de yere düşmesi yahut yere doğru siper alması neticesinde ateşlenen silahtan gelen mermi ile boynundan vurulduğu, otopsi tutanağı ve aldırılan bilirkişi raporları itibariyle sanığın maktulü kasten vurduğuna ilişkin bir sonuca ulaşılamadığı…” denildi.
SORUMLULUK VAR AMA CEZA YOK
Kararda, sanık polisin elindeki silahının "objektif ya da subjektif nedenler sonucu ateş alarak olay yerinde bulunanlara yahut çevresinde bulunabilecek herhangi bir kişiye isabet edebileceğini bilebilecek durumda olduğu" vurgulandı. Ancak devamında sorumluluk vurulan Fendik'e atıldı. Kararda, "(...) kapının uzun süre çalınması ve sesli ikazlarda bulunulmasına karşın ışıkları yakmadan elindeki silahla kapıya doğru yönelen maktulün de olayın bu şekilde gerçekleşmesinde subjektif sorumluluğunun bulunduğu, keza polis memurlarının ikamet içerisine silah bıraktıklarına yönelik beyanların hayatın olağan akışına uygun düşmediği” iddia edildi.
Kararda, "operasyonel risk ve olayın gerçekleştiği dönem göz önünde bulundurulduğunda sanığın eylemini kasten gerçekleştirdiğine ilişkin dosyada yeterli delil bulunmadığı, sanığın eyleminin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmesi neticesinde taksirle gerçekleştiği kanaatine varılmıştır” diye kaydedildi.
MAHKEME SANIĞIN GELECEĞİNİ DÜŞÜNDÜ
Sanık polise verilen cezada yapılan indirimin gerekçelerine de kararda yer verildi. "Sanığın aşamalardaki istikrarlı ve olayın oluşuna uygun savunması, sanığın fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri" gerekçeleri nedeniyle cezada 1/6 oranında indirim yapıldığı ifade edildi.
Kararda, devamla şunlar belirtildi:
"Sanığa hükmolunan ceza miktarı, cezanın nevi, sanığın kasıtlı bir suç işlediğine dair sabıka kaydının bulunmaması, tespit edilen kişilik özelliklerine göre ileride suç işlemekten çekineceği hususunda mahkememizde olumlu kanaat getirilmiş olması hususları birlikte göz önünde bulundurularak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilerek denetim süresinin herhangi bir yükümlülük olmadan geçirilmek suretiyle sanığın 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına karar verilmiştir.”
NE OLMUŞTU?
Hakkari'nin Yüksekova ilçesine bağlı Güngör Mahallesi’nde 16 Temmuz 2017'de polisler Necmettin Fendik'in evine "ihbar" üzerine baskın düzenledi. Fendik, baskın sırasında polisin açtığı ateş sonucu ağır yaralandı. Saatlerce yaralı halde bekletilen Fendik, hastaneye götürüldüğü sırada vefat etti. 9 çocuğu ve eşinin gözleri önünde vurgulan Fendik'in katledilmesine dair sadece bir polis hakkında 'taksirle ölüme sebebiyet verme' suçundan dava açıldı.
Polis, A.F.K., sürekli Fendik'in elinde silah olduğunu savundu. Ancak olaya dair emniyetin gönderdiği yazıda herhangi bir silaha rastlanmadığı vurgulandı. Polis, "Kalkancıyım ben. Baskın esnasında kapıyı koçbaşıyla kırarken arkamdaki polislere bir şey olmasın diye kapıya yapıştım. Düştüğüm anda maktulün elinde silah olduğunu gördüm. Düşmemle birlikte silahım ateşlendi ve vuruldu. İlk müdahaleyi biz yaptık. Sonra hastanede öldü. Benim şuana kadar 30'a yakın arkadaşım şehit olmuştur. İçeride bomba, silah ne olduğu önemli değil. İçeriye girer, verilen emri yerine getiririz" sözleriyle kendini savundu.
Yargılama süreci devam ederken, olay günü evdeki yorganların arasında 40 bin TL'nin çalındığı ortaya çıktı. Fendik'in eşi Kudret Fendik'i çağıran savcılık, önce 7 bin, ardından ise 15 bin ve son olarak 20 bin TL para teklifinde bulundu.
Fendik ailesinin avukatları, duruşmalarda sık sık polisin tutuklanması yönünde talepte bulundu. Ancak bu talep her zaman reddedildi. Fendik’in ölümüne ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda, emniyetin ihbar mesajını teyit etmeden hareket ettiği, Fendik’in elinde silah bulunmadığı, 'hazurun' olarak gösterilen tanığın aramaya katılmadığı ve etkin bir soruşturma yapılmadığı kaydedildi.
Avukatlar ve Fendik ailesinin tüm taleplerini reddeden mahkeme, davanın 21’inci duruşmasında kararını açıkladı. 29 Kasım 2024'te duruşmada sanık polise 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi ancak Hükmün Açıklamasının Geriye Bırakılmasına (HAGB) karar verildi. (MA)