'Öldü' denilerek morga kaldırılmıştı: Ağır hasta mahpus Boltan için 'cezaevinde kalabilir' raporu verildi

'Öldü' denilerek morga kaldırılmıştı: Ağır hasta mahpus Boltan için 'cezaevinde kalabilir' raporu verildi
Bir eli olmayan, yüzde 80 görme yetisini kaybeden ve beyninde şarapnel parçası bulunan mahpus Civan Boltan için 'cezaevinde kalabilir' raporu verildi. Anne Nazime Boltan, "Adalet olsaydı bunlar yaşanmazdı" dedi.

Artı Gerçek - İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) ağır hasta mahpuslar listesinde olan Civan Boltan hakkında Adli Tıp Kurumu (ATK) bir kez daha 'cezaevinde kalabilir' raporu verdi.

Diyarbakır'da 24 Nisan 2012 tarihinde yaşanan silahlı çatışma sırasında ağır yaralanan ve 'öldü' denilerek, morga kaldırılan ancak daha sonra yaşadığı anlaşılan Boltan’ın bir eli ampute edildi, sol gözü görme yetisini kaybetti, sağ gözünde yüzde 80 görme kaybı var. Beyninde ise şarapnel parçasıyla yaşamak zorunda kalan Boltan için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yapılan başvuruda Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin işkence ve kötü muamele yasağının düzenlendiği 3. maddeyi ihlal etmekten suçlu bulundu. Ancak 'ihlal' kararı üzerine yeniden yapılan yargılamada Yargıtay 3. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği “ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası”nı onayladı. Gerekçe olarak da AİHM kararının uygulanabilmesi için TCK'de değişikliğe gidilmesi gerektiği belirtildi.

Tedavi için tahliye talebiyle dosyası ATK’ye gönderilen Boltan hakkında yine 'cezaevinde kalabilir' yönünde rapor düzenlendi.

'NE ADALET NE DE VİCDANLARI VAR'

Hasta mahpusların serbest bırakılması için 1 yıl 3 ay sürdürülen Adalet Nöbeti’nin katılımcılarından olan Boltan’ın annesi Nazime Boltan, ATK’nin kararına tepki gösterdi. ATK’nin siyasi mahpuslara yönelik tutumuna değinen anne Boltan, “Tahliye edilenler ise sırf cezaevinde yaşamını yitirmesinler diye bırakılıyorlar. Zaten bırakıldıktan kısa bir süre sonra da yaşamını yitiriyorlar. Ancak fuhuştan, kadın cinayetlerinden, darbeden hüküm giyen tutuklular serbest bırakılıyor. Adalet ve vicdan olsaydı sesimize kulak verilir, herkes eşit davranılırlardı” diye belirtti.

5 YILDIR OĞLUNU GÖREMİYOR

Oğlunun Diyarbakır'dan Bolu’ya sevk edilmesiyle görüşme olanaklarının sınırlandırıldığını dile getiren Boltan, “Sağlık sorunlarımdan dolayı yolculuk edemediğim için 5 yıldır görüşemiyorum. İki haftada bir yapılan telefon görüşmesinde 10 dakikalığına sesini duyabiliyorum. Amed’e getirilmesi için verdiğimiz dilekçeler sonuçsuz kaldı. Tutsakların ailelerinden uzak yerlere sürgün edilmeleri zulümden başka bir şey değildir. Kimi anne ve baba, hasta ya da yaşlı olmalarından dolayı yolculuk yapamıyor, yıllarca çocuklarının görüşüne gidemiyor. Bu hasretle yaşamını yitiren anne ve babalar var. Türkiye’de adalet olsaydı bunlar olmayacaktı” ifadelerini kullandı.

Oğluyla yaptığı telefon görüşmesinde yaklaşık 3 ay önce İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürüldüğünü öğrendiğini belirten Boltan, “Bir gözü ve bir kolu olmamasına, beyninde şarapnel parçası olmasına rağmen ATK yine rapor vermedi. Bu nasıl bir adalet, bunca hastalıklara rağmen sadece götürülüp getirilmiş. Eziyet etmekten başka bir şey yapmamışlar” diyerek tepki gösterdi.

'ÇÖZÜM İMRALI’DA'

Kürt sorunu gibi cezaevlerinde derinleştirilen sorunların da PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasıyla çözüleceğini söyleyen Boltan, şöyle devam etti: "Yıllardır neden İmralı’yla bir görüşme sağlanmıyor. Bunu anlamış değilim. Eğer bir çözüm olacaksa oradan başlar. Oradan da tüm topluma yayılır. Tüm halk ve sivil toplum örgütleri İmralı etrafında kenetlenmelidir. Çünkü çözüm İmralı’dadır." (MA)

Öne Çıkanlar