ÖTV'den sonra meyve suyunda meyve oranı düştü
Firmalar, meyve suyunu daha da sulandırdı: İçinde yüzde 40 meyve olan içeceklerde meyve oranı yüzde 10'a kadar düşürüldü.

Meyve nektarlarına getirilen yüzde 10'luk Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) sonrasında bazı meyve suyu üreticileri meyve oranını düşürme yoluna gitti. İçinde yüzde 40 meyve olan bir içecekteki meyve oranının yüzde 10’a kadar indirildiği ifade edildi. Meyve oranının düşürülmesinden en çok tüketici ve çiftçiler etkilenecek.
Hürriyet'ten Burak Coşan'ın haberine göre, yılbaşında meyve nektarına getirilen ÖTV ve artan maliyetler gerekçesiyle üreticileri farklı yollara başvurdu. İçinde yüzde 25 ile yüzde 99 arasında meyve bulunan ve meyve nektarı olarak adlandırılan meyve sularındaki meyve oranları bazı firmalarca düşürülmeye başladı.
MEYVE SUYU DEĞİL, MEYVELİ İÇECEK
Örneğin içinde yüzde 40 meyve barındıran meyve nektarındaki meyve oranını yüzde 10'a kadar düşürenler oldu. Böylece Türk Gıda Kodeksine göre meyve oranı yüzde 10’a düşürülünce içeceğin kategorisi de değişti. İçinde yüzde 10 ile yüzde 24 arasında meyve barındıran içecekler 'meyve suyu' değil 'meyveli içecek' olarak adlandırılıyor. Sektör temsilcileri, meyve oranını düşüren firmaların yasalara aykırı bir şey yapmadığını söylüyor.
ÇİFTÇİLER ETKİLENECEK
Meyve Suyu Endüstrisi Derneği (MEYED) Başkanı İlker Güney, "Artan maliyetler ve meyve nektarına getirilen ÖTV, bazı üreticileri zorladı. Bu yüzden meyve nektarından meyveli içeceğe bir kayış oldu. Bu olay yasalara aykırı değil. Zaten meyve suyu ambalajında içeceğin içindeki meyve oranı yazılıyor. Meyve oranı yüksek olunca fiyat da tabi ki yüksek oluyor. Artan maliyetleri ve ÖTV'yi de ekleyince son tüketicinin alacağı ürünün fiyatı da yükselmiş oluyor. Meyve suyu üreticileri, tüketici pahalı olan ürünü alamayacağı için böyle bir yol izliyor. Ancak burada asıl dikkat edilmesi gereken yer çiftçiler ve onların ektikleri meyve ağaçları. Meyve suyu pazarında şeftalinin payı yüzde 35, kayısının ise yüzde 15. Yani pazarın yüzde 50'sine bu ikisi hakim. Meyve nektarından meyve içeceğine kayış demek tarımsal olarak da risk anlamı taşıyor. İleride meyvesini satamayan çiftçinin bu ağaçlar yerine başka şeyler ekmesi ya da hiçbir şey ekmemesi gibi bir tehlike ortaya çıkabilir. Şu an için sektörün büyük kısmının bu işe girmediğini söyleyebiliriz. Yüzde 10’luk kısın oran düşürme yolunu seçti. Son dönemlerde enerji maliyetleri de dahil birçok girdide artış oluyor. Maliyetler daha da artarsa meyveli içeceğe geçiş hızlanır" dedi.
DAHA AZ MEYVE
Hürriyet'e konuşan Dimes Grup CEO'su Ozan Diren de iç piyasadaki meyve talebinin düştüğünü belirterek, "Örneğin 10 bin ton civarında vişne konsantresine talep varken, bu 3-4 bin tonlara kadar geriledi. ÖTV'nin çiftçiye de zararı oldu. Normalde yüzde 35-40-50 meyve içeren ürünler üretilirken bu oranı yüzde 10'a kadar düşüren firmalar oldu. Yani meyve suları daha çok sulandırıldı. ÖTV maliyetini, meyveyi azaltarak çözmeye çalıştı firmalar" dedi.
GELİŞMİŞ ÜLKELER YÜZDE 100 İÇİYOR
Artan maliyet baskısı ve ÖTV ile birlikte değişin durumu anlatan Anadolu Etap Genel Müdürü Demir Şarman, "Geçmişte yüzde 35 saf vişne suyu kullanıp vişne suyu nektarı üreten kimi üreticiler, tamamıyla gıda kodeksine uygun olarak yüzde 20 saf vişne suyu kullanarak meyveli içecek kategorisinde üretimine geçiş yapabiliyor. Ürün ambalajlarında ve etiketlerinde açıklayıcı bilgileri tüketiciler ile paylaştıkları sürece bu yasal bir üretim ve ticarettir. Ama sonuç itibariyle, ekonomik nedenlerle, vatandaşlarımız da daha az meyve özü olan içecekleri tüketmek durumunda kalıyor. Gelişmiş ve refah seviyesi yüksek ülkelerde yüzde 100 meyve suyu tüketimi artarken, gelişmekte olan ülkelerde maalesef hâlâ nektar ve meyveli içecekler tercih ediliyor" dedi.